EPDK’dan biyokütle santrallere yakın markaj

EPDK, biyokütle santrallerinin verimini daha da artırmak için sahaya iniyor. Buna göre EPDK, biyokütle santrallerini yerinde inceleyecek, usulsüz uygulamalar engellenecek ve santraller daha verimli hale getirilecek.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan yapılan açıklamada yenilenebilir enerjinin sürekli devam eden doğal süreçlerde var olan enerji akışından elde edilen enerji türü olduğuna dikkat çekilerek “Yenilenebilir enerji kaynaklarının en büyük özelliği, enerji üretiminin çevresel etkilerinin azaltılmasına yardımcı olmalarıdır. Ülkemiz açısından yenilenebilir enerji kaynaklarının diğer bir faydası ise bu kaynakların yerli kaynak olmaları sebebiyle enerjide dışa bağımlılığın azalmasına katkı sağlamaları. Elektrik üretiminde en yaygın olarak kullanılan yenilenebilir enerji kaynak türleri ise: güneş, rüzgar, hidroelektrik, jeotermal ve biyokütle” ifadeleri kullanıldı.

BİYOKÜTLE SANTRALLERİ SADECE MİLLİ ENERJİ ÜRETMİYOR, ÇEVREYE DE KATKI SAĞLIYOR

EPDK açıklamasında, biyokütle santrallerinin çevrenin korunması için de büyük önem taşıdığına işaret edilerek “Bu santraller hem elektrik üretiyor hem de -başta kentsel atıklar olmak üzere- tarım, hayvancılık ile endüstriyel faaliyetler sonucunda ortaya çıkan atıkların bertaraf edilmesini sağlıyor. Ayrıca, bu faaliyetler sonucunda ekonomik değer de üretiliyor.” denildi.

Ülkemizde biyokütle enerji sektörünün de hızlı bir gelişim içerisinde olduğu belirtilen açıklamada, bunda “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun” ve “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Belgelendirilmesi ve Desteklenmesine İlişkin Yönetmelik” ile temin edilen teşvik mekanizmasının etkisinin büyük olduğu aktarıldı. Başta kentsel atıklar olmak üzere, “biyokütle” kaynaklarından üretilen elektriğin 10 yıl süreyle ve 13,3 USD Cent / kWh fiyatla alım garantisine sahip bu santrallerde yerli makine-ekipman kullanılması halinde bu fiyata ilave teşvikler verildiği de ifade edildi.

TEŞVİKLER İLE BİRLİKTE YATIRIMCININ BİYOKÜTLEYE İLGİSİ ARTIYOR

EPDK bugüne kadar kurulu gücü yaklaşık 2600 MW olan 300’ün üzerinde biyokütle kaynaklı tesis veya proje için önlisans/lisans verildiğini açıkladı. Ayrıca, 60 civarında proje için yapılmış olan önlisans başvurusuna ilişkin işlemlerin de hala devam ettiği, bu tesis ve projelerden kurulu güçleri toplamı yaklaşık 670 MW olan 137 tesisin işletmede veya kısmi işletmede olduğu bilgisi verildi. Türkiye’nin sahip olduğu potansiyel ile biyokütle alanında çok daha iyi bir noktaya gelmesinin mümkün olduğu dile getirilen açıklamada, bu amaçla EPDK’nın sahaya inmeye hazırlandığı ve hedefin biyokütle santrallerinin verimini arttırmak, mevzuata aykırı eylemlerin önüne geçmek olduğu kaydedildi.

VERİMLİLİK ARTACAK, MEVZUATA AYKIRI UYGULAMALAR ENGELLENECEK

Konuyla ilgili açıklamaya göre EPDK biyokütle santrallerinin lisanslama sürecinde, ilgili projelerde kullanılacak kaynağın varlığına ve miktarının yeterliliğine yönelik inceleme ve değerlendirme yapıyor. Ancak, işletmede olan biyokütle santrallerinin üretim miktarlarını incelendiğinde, bu tip santrallerin bazılarında beyan edilen üretim kapasitelerine ulaşılamadığının tespit edildiği bilgisi paylaşıldı. Bu durumun sebepleri arasında tedarik edileceği beyan edilen atık miktarına ulaşılamaması ve santrallerde uygun teknolojinin kullanılmaması bulunuyor. Kaynak tedarikindeki aksamalar ya da yatırımın hatalı yapılması durumunda beyan edilen üretim kapasitesine ulaşılamadığı, bu yüzden tesislerin yüksek verimlilikte çalışamadığı ifade edildi.

EPDK, sahada yapacağı denetimlerle bu sorunları ortadan kaldırmayı ve biyokütle sektörünün verimliliğini arttırmayı hedefliyor. Bu süreçte özellikle biyokütle santrallerinde biyogaz yerine doğal gaz kullanmak gibi mevzuata aykırı eylemlerin de önünü geçilecek. Lisans sahiplerinin ilgili mevzuatı sıkı sıkıya takip etmeleri sağlanarak bu alanda azami verimlilik elde edilecek.