TÜREB Ataseven: Eksi fiyat yerlileşme önünde engel

TÜREB Başkanı Mustafa Serdar Ataseven, 710 MW kapasiteyi içeren RES bağlantı kapasitesi yarışmalarının ilk gününü ve yarışmalarda ortaya çıkan eksi fiyata ilişkin Gas&Power’a özel değerlendirmelerde bulundu.   Yarışmalar öncesi eksi fiyatın çıkabileceğini öngörerek değerlendirmelerde bulunduklarını ve eksi fiyatın yatırımcıları ithal ürün kullanımına iteceğini söyleyen Ataseven şunları söyledi: “Biz her zaman eksi fiyat çıkabileceğini öngörmüştük ve […]

TÜREB Ataseven: Eksi fiyat yerlileşme önünde engel
Servet Uzun
  • Yayınlanma21 Haziran 2017 19:05
  • Güncelleme22 Haziran 2017 07:44

TÜREB Başkanı Mustafa Serdar Ataseven, 710 MW kapasiteyi içeren RES bağlantı kapasitesi yarışmalarının ilk gününü ve yarışmalarda ortaya çıkan eksi fiyata ilişkin Gas&Power’a özel değerlendirmelerde bulundu.

 

Yarışmalar öncesi eksi fiyatın çıkabileceğini öngörerek değerlendirmelerde bulunduklarını ve eksi fiyatın yatırımcıları ithal ürün kullanımına iteceğini söyleyen Ataseven şunları söyledi: “Biz her zaman eksi fiyat çıkabileceğini öngörmüştük ve dile de getiriyorduk. Bu tekliflerde eksi fiyat çıkması demek YEKDEM’den ve dolayısıyla yerli katkıdan faydalanamadığı için yabancı komponent alımına gidilecek demek. Böyle olunca da daha ucuz finansman kaynağı olan ilgili ülkelerin ihracat kredilerine yönelinecek. Dolayısıyla da bu durumun yerlileşme önünde bir sıkıntı yaratacağını düşünüyoruz.

 

Biz daha çok yerli ve yenilenebilir diyoruz fakat bugünkü yarışmalarda çıkan eksi fiyatlar yatırımcıları yurt dışından gelen yerli olmayan komponentlere itecek diye düşünüyoruz. Eksi fiyat veren şirketler YEKDEM teşviğini hiç almayacak, elektriğini piyasa fiyatlarıyla satacak. Piyasa fiyatlarından teklif ettiği fiyatı da tekrar ödeyecek. Yani piyasa fiyatından 1,15 indirim yapmış olacak” dedi.

 

EKSİ FİYATLAR SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL

 

Eksi fiyatları sürdürülebilir görmediklerini ifade eden Ataseven, “Eksi fiyatları asla sürdürülebilir görmüyorum. Sebebi şu yenilenebilir enerji kaynaklarından ürettiğiniz yatırımları finanse edebilmeniz için bir baz fiyatının olması gerekiyor. YEKDEM’de de bu baz fiyatı sağlıyorduk biz. Fakat şimdi bir baz fiyatı oluşmayacak ve piyasa fiyatı üzerinden ileriye yönelik bir tahmin yapılacak ve siz de bankayı bu tahmin ettiğiniz fiyata ikna etmek zorunda kalacaksınız. Bugünkü ekonomik koşullarda da bu pek mümkün değil. Buradaki bağlantı kapasitesinin eksi fiyat teklifiyle hayata geçmesi zor. Dolayısıyla hem bağlantı kapasiteleri tahsis edildiği için kullanılamaz hale gelecek hem de yeni gelen yatırımcıya kapasite olmadığı için yeni yatırım imkanı sağlanamayacak” şeklinde konuştu.

 

EKSİ FİYATLAR SEKTÖRÜN ÖNÜNÜ KISMEN TIKAYACAK

 

Konuyla ilgili değerlendirmelerinde eksi fiyatın sektörün kısmen de olsa önünün tıkanmasına neden olacağını sözlerine ekleyen TÜREB Başkanı Ataseven, “Eksi fiyatlar sektörün önünü tamamen olmasa da kısmen tıkayacak diyebiliriz. Çünkü bu fiyatlarla yerli tesislerin yapılabileceğini pek öngörmüyorum. Biz her zaman yerli ve yenilenebilir diyoruz. Bu fiyatlar düşüncemize ters bir durum. Çünkü ilgili ülkelerin ihracat finansmanları daha ucuz.Hatta Türkiye’deki fiyatlardan yüzde 40 daha ucuz. Dolayısıyla yerli komponentlerle ürettiğiniz tesisin finansmanı yerine yabancı komponentlerle yurt dışı ihracat kredileri kullanılarak bu yatırımlar yapılacağı için tercih edilmeyecek. Bu da yerli rüzgar politikamızla pek uyuşmuyor. Yerli rüzgar sanayisini destekleyecek bir durum olmamış oluyor” dedi.
Ataseven değerledirmelerini şöyle sürdürdü:

 

YEKA MODELİ DOĞRU BİR MODEL

 

YEKA modeli doğru bir model. Orada sözleşmeden itibaren 15 yıl boyunca teklif ettiğiniz alım fiyatı sabit. Onda bir tahmin yapmanıza gerek yok. Bankalar finansman modelini kurarken rahatlıkla sizin teklif ettiğiniz fiyatı üretim raporlarına göre finansman modeline yerleştirebiliyorlar. Ama eksi fiyatta ileriki fiyat belli olmadığı için 10 yıllık bir tahmin lazım. Bu tahmini de bankaya kabullendirmek gerekiyor zor bir durum.

 

YEKA modeli piyasa fiyatına göre daha doğru bir model çünkü onda sabit fiyat var. Eksi fiyatta sabit bir baz fiyat oluşmayacak.

 

Yenilenebilirdeki temel hedefimiz daha çok yerli daha çok yenilenebilir enerji. İlk gün çıkan fiyatlar da bu yerlileşme politikasıyla bağdaşmıyor. Bu uygulama yerlileşmenin önünü tıkıyor.

 

2017’DE RÜZGARDA 6,5-7 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM PORTFÖYÜ PİYASA SUNULACAK

 

2015’de başvurusu alınan yarışmaların tamamlanması sektörü rahatlatacak. 2015’den beri inşa halindeki RES’lerde sürekli bir düşüş vardı. Şimdi YEKA öncesinde 710 MW’lık bir kapasite için yarışmaları yapıldı. Bu yaklaşık 1 Milyar Dolarlık yatırım anlamına gelir. Bir de YEKA ihaleleri yapılacak. Bunlar da yaklaşık 1 veya 1 Buçuk Milyar Euro’luk yatırımlar diye öngörebiliriz. Sonrasında sektör olarak 710’dan geriye kalan 2290 MW’lık kapasitenin yarışmasını bekliyoruz. Bu da yaklaşık 4 milyar Dolar civarında bir yatırım anlamına geliyor. Hepsini topladığımızda 6 buçuk, 7 Milyar Dolarlık bir yatırım portföyü piyasaya sunulmuş olacak, 2017 itibariyle.

 

Geriye kalan 2290 MW’lık kapasitesi için yarışmanın sektör olarak bu yıl içerisinde yapılmasını ve tamamlanmasını istiyoruz. 2018 yılında müracaatları alınacak olan 2000 MW kapasite için de özellikle bir karışıklık olmaması için 2017 de sonuçlandırılırsa sektör olarak bir yıl YEKA, bir yıl rüzgar müracatı alınırsa Türkiye’deki rüzgar sektörü daha sağlıklı bir şekilde gelişecektir.
1 yıl birini 1 yıl birini yapınca saha çatışmaları olmayacak sektör daha sağlıklı ilerleyecektir diye düşünüyoruz.