
JESDER, sektör ile ilgili kurum ve kuruluşlarla önerilerini paylaşarak, enerji üretimine uygun sahaların korunması ve geliştirilmesi için yatırımcılarla kamu kurumları arasındaki koordinasyonu sağladı. Aydın başta olmak üzere Ege Bölgesi çevresinde yoğun şekilde faaliyet göstermeye başlayan JES’lerin (Jeotermal Elektrik Santrali) doğaya ve insan sağlığına zarar vermemesi için gerekli tedbirleri almasını sağlayan JESDER, özellikle Aydın’da süregelen “insan […]
Konuyla ilgili olarak konuşan JESDER Başkanı Sayın Ufuk Şentürk; “Dernek olarak 3 yılı geride bıraktıklarını, bu süreç içerisinde yatırımcıların sorunlarını çözerken aynı zamanda da doğaya da zarar vermemek için üye yatırımcıların santrallerinde gerekli teknik tedbirleri almasını sağladık” diye konuştu. Şentürk ayrıca; “Jeotermal çalışmaların yoğunlaştığı son yıllarda, santrallerin hava kirliliğine yol açtığı ve santrallerden çevreye çeşitli kimyasalların salındığı iddia edilen Aydın ili kapsamında toplam 48 adet elektrik santrali bulunuyor. Bu jeotermal sahalarından yükselen ve fabrika bacalarını andıran beyaz gaz sütunu duman değil esas itibariyle su buharıdır. Bitki, tarla ve barajlardaki buharlaşmanın sıvı-gaz yakıtların araçlarda ve endüstriyel tesislerde yanması sonucu oluşan su buharının devasa boyutu dikkate alındığında, havaya yükseldiği gözle görüldüğü için dikkat çeken bu buhar sütununun ve diğer jeotermal faaliyetlerin çevrenin nem oranına kayda değer bir etkisi gözlenmemektedir” dedi.
Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği Başkanı Ufuk Şentürk; Jeotermal Elektrik Santrallerinin insan sağlığına etkileri konusunda bu yıl bir değerlendirme yaptıklarını, iddia edildiği gibi jeotermalin değil, daha yıllar önce jeotermal yatırımları başlamadan, tarımda kullanılan hidrojen peroksidin insan sağlığını olumsuz yönde etkilediğinin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğü tarafından yapılan testler sonucu kanıtlandığını belirtti. JESDER Başkanı; Hidrojen peroksidin, incirden verim almak için kullanılan bir kimyasal olduğunu, meyve kabuğunun renginin beyazlatılmasında ve açık renkli görünmesinde sıkça kullanıldığını dile getirerek, bu maddenin hem ekonomik, hem de sağlık açısından ciddi zararları olduğunu söyledi.
Özellikle Aydın’da ortaya atılan, “Jeotermal Santraller Kanseri Artıyor” iddiasının da asılsız olduğunu belirten Ufuk Şentürk; TÜİK verileri incelendiğinde; Jeotermal çalışmalarının başladığı son 5 yıldan bugüne; Aydın genelinde kötü huylu tümör hastalıklarına bağlı olarak gerçekleşen ölümlerin oranının 2010 yılında yüzde 21’lerdeyken, 2017’ye kadar sürekli olarak azalış göstererek yüzde 17’lere indiğini sözlerine ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 Petroleum Istanbul 2025’te ‘Akademi Alanı’ Uluslararası Boyut Kazanıyor21 Nisan 202514:13 TORA, Beko yazarkasalı UTTS sistemleriyle 3300 istasyonda montaj gerçekleştirdi21 Nisan 202513:59 OEDAŞ’ın Can Dostlar projesine uluslararası ödül21 Nisan 202513:36 TSKB “Düşük Karbon Kahramanı” ödülünün sahibi oldu21 Nisan 202513:34 SEDAŞ, Gebze D-100 Karayolu’ndaki aydınlatmaları yeniledi21 Nisan 202513:31