İş dünyası, elektriğini yenilenebilir enerjiden üretmeyen ülkelerde kalmak istemiyor

Dünyanın farklı bölgelerinden iş dünyası liderlerinin çoğu, tedarik zincirlerini 5 yıl içinde yenilenebilir enerjiye dayalı elektrik sistemlerine daha iyi erişimi olan pazarlara taşımayı düşünüyor.

İş dünyası, elektriğini yenilenebilir enerjiden üretmeyen ülkelerde kalmak istemiyor
Petroturk | Enerji Haberleri
  • Yayınlanma22 Nisan 2025 11:58

Sivil toplum kuruluşları Fosil Yakıtların Ötesi (Beyond Fossil Fuels), E3G ve We Mean Business Coalition öncülüğünde Savanta tarafından kilit ekonomiler ve gelişmekte olan pazarlarda iş dünyası liderleriyle temiz enerji dönüşümüne ilişkin bir anket gerçekleştirildi.

Anket, Türkiye, ABD, Avustralya, Brezilya, Kanada, Almanya, Hindistan, Endonezya, İtalya, Japonya, Meksika, Polonya, Güney Afrika, Güney Kore ve Birleşik Krallık’ta iş dünyası liderleriyle yapıldı.

Anketin AA muhabiriyle paylaşılan sonuçlarına göre, şirketler yenilenebilir enerjiden elektrik üretimini destekliyor ve bu kapsamda hızlı bir dönüşüm sürecinden geçiyor.

Orta ve büyük ölçekli şirket yöneticilerinin yüzde 97’si kömür ve diğer fosil yakıtları terk etmeyi, yaklaşık yüzde 78’i ise 2035’e kadar veya daha erken bir tarihte yenilenebilir enerjiye dayalı bir elektrik sistemine geçişi destekliyor. Bu veriler, iş dünyasının yenilenebilir enerjiye geçiş konusundaki tutumunda küresel bir dönüm noktasına işaret ediyor.

Yöneticilerin dörtte üçü yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji güvenliği arasında güçlü bir bağ olduğuna inanıyor, yüzde 77’si yenilenebilir enerji kaynaklarını ekonomik büyümeyle ilişkilendirirken, yüzde 75’i yenilenebilir enerji kaynaklarını istihdam yaratmanın anahtarı olarak görüyor.

Hükümetlerin yenilenebilir enerji yatırımlarına öncelik vermesini isteyen şirket yöneticilerinin yüzde 87’si gelecek 10 yılda kömürle çalışan elektrik kullanımına son verilmesini talep ediyor. Orta ve büyük ölçekli işletmelerin yüzde 43’ü 2030’a kadar kendi operasyonlarında kömür kullanımını bırakmayı ve yüzde 27’si 2035’e kadar bu hedefe ulaşmayı planlıyor.

Rekabet gücü tehlikede

Söz konusu yöneticilerin üçte ikisi kömürün aşamalı olarak kullanımdan kaldırılmasını ve yerine yenilenebilir enerji, şebekeler ve depolama tesislerinin getirilmesini ve bu dönüşümün yeni gaz altyapılarını kalıcı hale getirmeden gerçekleştirilmesini istiyor. Meksika, İtalya ve Japonya gibi gaza bağımlı ülkelerde işletmeler yenilenebilir enerjiye doğrudan geçişi destekliyor.

Dünyanın en büyük dördüncü gaz yataklarına sahip ABD’de ankete katılanların yüzde 65’i, kömür sonrası dönemde yenilenebilir enerjiye doğrudan geçişi tercih ediyor.

Öte yandan, iş dünyası liderlerinin yarısından fazlası operasyonlarını ve yüzde 49’u da tedarik zincirlerini 5 yıl içinde yenilenebilir enerjiye dayalı elektrik sistemlerine daha iyi erişimi olan pazarlara taşıyacaklarını ifade ediyor. Üst düzey yöneticilerin yüzde 89’u tedarik zincirlerini 10 yılda farklı pazarlara taşıyabileceklerini belirtiyor.

Şirketlerin bu yönde önlemler alması halinde, ülkelerin uluslararası rekabet gücü ve gelirlerinin önemli ölçüde etkilenebileceği düşünülüyor.

Aynı zamanda işletmelerin çoğu, hükümetlerin harekete geçmemesi durumunda yatırımlarını taşıyabileceklerine ilişkin de uyarı veriyor.

Ülkelerin iş dünyası liderlerine göre, güçlü kurumsal desteğe rağmen birçok hükümet yenilenebilir enerjiye net geçiş planlarından yoksun ve politikalar gecikiyor.

Türkiye’de iş dünyası tamamen yenilenebilir enerjiye geçişi destekliyor

Ankete katılan Türkiye’deki iş dünyası liderlerinin yüzde 98’i de elektrik üretiminde fosil yakıt kullanımına son verilmesini isterken, yüzde 81’i gelecek 10 yıl içinde tamamen yenilenebilir enerjiye geçilmesini ve yarısından fazlası ise bu dönüşümün 5 yıl içinde gerçekleştirilmesini talep ediyor.

Üst düzey yöneticilerin çoğu, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğin artırılmasının Türkiye’nin ekonomik rekabet gücünü ve ekonomik büyümesini artıracağını düşünüyor.

Temiz enerjiye hızlı geçişin iklime sağlayacağı faydalara ek olarak, üst düzey yöneticilerin yüzde 60’ı fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçişi enerji güvenliğini artırmanın ve yüzde 62’si de atıl varlıklardan kaçınmanın bir yolu olarak görüyor.

Türkiye’deki şirket yöneticilerinin neredeyse dörtte üçü 2035’e kadar şirket elektriğinin büyük bir kısmının yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edileceğini öngörürken, bir kısmı Türkiye’de yenilenebilir enerjinin yaygınlaştırılmasına yönelik mevcut politikanın yetersiz olduğunu düşünüyor.

Türkiye’nin yenilenebilir enerji potansiyeli yüksek

Fosil Yakıtların Ötesi Kampanyacısı Duygu Kutluay, anketin Türkiye’deki sonuçlarına ilişkin değerlendirmesinde, küresel çapta iş dünyası liderlerinin yatırımlarını artık yenilenebilir elektriğin daha yüksek ve güvenilir olduğu ülkelere yapma düşüncelerini anımsatarak, “Bu durum, yüksek yenilenebilir enerji potansiyeline sahip Türkiye için de önemli bir uyarı.” dedi.

Türkiye’nin elektrik üretiminde fosil yakıtların payını sıfırlayacak yenilenebilir enerjiye dayalı bir sistemi bir an önce planlaması gerektiğini kaydeden Kutluay, “Bu süreç temiz enerjiden tüm toplumun faydalandığı ve işçiler başta olmak üzere kimsenin mağdur olmayacağı bir adil dönüşüm planı ile hayata geçirilmeli. Ancak bu şekilde Türkiye, hızla değişen küresel ekonomik koşullar içinde rekabet gücünü koruyabilir ve varlığını devam ettirebilir.” değerlendirmesinde bulundu.

Temiz enerjiye geçiş kararlılığı, yatırım ve ekonomik büyüme için fırsat

E3G Üst Yöneticisi (CEO) Nick Mabey, şirket yöneticilerinin yaklaşık yüzde 80’inin gelecek 10 yıl içinde yenilenebilir elektrik sistemlerine hızlı bir geçişi güçlü şekilde desteklediğini belirtti.

İş dünyasının aynı zamanda yenilenebilir elektriğe geçişi kolaylaştıracak daha güçlü hükümet politikaları istediğini dile getiren Mabey, “Bu politikalara erişim, nereye yatırım yapılacağına karar verilirken en önemli öncelik olacak. Yenilenebilir enerjinin ekonomik ve güvenlik faydalarına yönelik bu güçlü destek, hükümetlere Birleşmiş Milletler İklim Konferansı COP30 öncesinde iddialı, küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefiyle uyumlu ulusal iklim planlarını belirleme konusunda güven vermeli.” ifadelerini kullandı.

We Mean Business Coalition CEO’su Maria Mendiluce, fosil yakıtlardan uzaklaşma artık bir tartışma olmadığını, uzun vadeli rekabet avantajı, istihdam yaratma ve enerji fiyatlarında istikrar için temiz enerjiyi temel alan şirketlerin yön verdiği ekonomik bir gerçeklik olduğunu belirtti.

İş dünyası liderlerinin yenilenebilir enerjiye yatırım yaptığını ve daha fazlasını yapmak istediğini kaydeden Mendiluce, hükümetlerin planlamayı hızlandırması ve yenilenebilir enerji, depolama ve şebekeler için izin gecikmelerini ortadan kaldırması gerektiğinin altını çizdi.

Mendiluce, iş dünyasının temiz enerji sistemi kurma konusundaki kararlılığının, ülkelerin yatırım çekmesi ve büyümesi için büyük bir fırsat olduğunu ifade ederek, hükümetler ve şirketlerin birlikte çalışması gerektiğini sözlerine ekledi.

AA