RES Anatolia’dan ‘rekor teklif’ değerlendirmesi

2015 Nisan ayında önlisans başvurusu alınan 3 bin MW’lık RES kapasite tahsisinin 710 MW’lık kısmı için yapılacak yarışmaların 320 MW’lık kapasite için yapılan ilk günü tamamlandı.   İlk gün yapılan yarışmalarda Aksaray-Kırşehir-Niğde bölgesi için verdiği 1,15 dolar cent/kWh rekor teklif ile ihalelerde verilen en düşük teklifin ve 60 MW’lık kapasitenin sahibi olan RES Anatolia’nın Genel […]

RES Anatolia’dan ‘rekor teklif’ değerlendirmesi
Servet Uzun
  • Yayınlanma21 Haziran 2017 16:51
  • Güncelleme22 Haziran 2017 08:10

2015 Nisan ayında önlisans başvurusu alınan 3 bin MW’lık RES kapasite tahsisinin 710 MW’lık kısmı için yapılacak yarışmaların 320 MW’lık kapasite için yapılan ilk günü tamamlandı.

 

İlk gün yapılan yarışmalarda Aksaray-Kırşehir-Niğde bölgesi için verdiği 1,15 dolar cent/kWh rekor teklif ile ihalelerde verilen en düşük teklifin ve 60 MW’lık kapasitenin sahibi olan RES Anatolia’nın Genel Müdürü Güray Erol yarışma sonrası Gas&Power’a özel değerlendirmelerde bulundu.

 

Yarışmaların gerçekleşmesini memnuniyetle karşıladıklarını söyleyen RES Anatolia’nın Genel Müdürü Güray Erol yarışma sonrası yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Öncelikle Nisan 2015’den beri beklenen bu ihalelerin gerçekleşmesinden dolayı çok memnunuz çünkü bu sektör aynı zamanda uluslararası bir endüstri. Yerli ve yabancı şirketleri açısından bekleme sürecinden sonuç sürecine geçmek iyi oldu. Çünkü ülkemizin yenilenebilir enerjiye oldukça ihtiyacı var” dedi.

 

TÜRKİYE’YE VE PROJEMİZE GÜVENİYORUZ

 

Rekor fiyat teklifinin Türkiye’ye ve projelerine duydukları güvenin gösterdiğinin altını çizen Güray Erol, “Rekor fiyatla ilgili birincisi Türkiye’ye ikincisi projemize şirketimize güvendiğimizi söyleyebilirim. 35 yıldır rüzgar enerjisinde çalışan bir firmayız. Toplam 12.000 MW’ı geçen bir portföyümüz var. 10-11 ülke tecrübesiyle çalışıyoruz. Piyasanın kabul ettiği ve kabul edebileceği var sayımları modelimizde çalıştırdık. Elimizden gelenin en iyisini yaptık. Ama bu sadece bugünün sonucu yarın ve Cuma gününü de bekleyeceğiz.

 

Bugün burada yer alan oyuncuların hepsi aynı zamanda YEKA’da da yer almak isteyen oyuncular. Bu projelerin hepsinin YEKA bölgesinde olduğunu düşünerek olayı başka bir gözle tek bir projeden bağımsız YEKA ile ilgili değerlendirmek lazım. Biz açıkçası uzun soluklu düşünüyoruz.

 

Yarışmada çıkan fiyatla YEKA’nın koşulları çok farklı. Ama bu yarışma bizim piyasayı ve Türkiye’yi ne kadar iyi değerlendirdiğimizin işareti. Yurtdışındaki yönetim kurulu üyelerimiz de bize bu konuda inandılar. Bu rakamlarla bu projelerin yapılabileceğini yatırımcısını da mahcup etmeyeceğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

 

RÜZGAR’DA FARKLI BİR DÖNEME GİRİLDİ

 

Çıkan eksi fiyatın rüzgarda henüz farkında olunmasa da farklı bir dönemin içerisine girildiğini gösterdiğini ifade eden Erol, “Sektör olarak pek farkında olmasak da farklı yeni bir durumun içerisine girdik. Dünya artık YEKDEM benzeri alım garantilerinin kısıtlandığı ve ortadan kalktığı bir noktaya geldi. Dolayısıyla teşvik mekanizmasına ihtiyaç duyulmayan tüm projeler dünyada yerini buldu. Fark ne, o ülkelerde 20-25 yıllık rüzgar tecrübesinden sonra bu noktaya gelinirken Türkiye’de 10 yıl gibi kısa bir sürede bu noktaya geldi. Bu durum Türkiye’nin biraz hızlı koştuğunu gösterir.

 

Gelinen fiyat noktasında, maliyetlerin düşmesi, proje geliştirmeye dair doğru ön görüler yapabilmemiz gibi çeşitli ögelerin etkisi var. 1 Kasım 2007’de başvurmuş şirketlerden bir tanesiyiz. O dönemde projeleri geliştirip lisansa taşımış şirketlerden bir tanesiyiz. Her projede gayet gerçek şeyler yaşadık. O tecrübeleri bugünkü yarışmalara aktarmak istedik” dedi.