Ege’nin jeotermal potansiyeli elektrikten tarıma birçok fırsat sunuyor

Türkiye’nin jeotermal enerji kurulu gücünün tamamına yakınının bulunduğu Ege Bölgesi, elektrik üretiminin yanında gıda, sağlık, seracılık, ısıtma, soğutma, sebze ve meyve kurutma gibi alanlarda yatırımcılara ve yöre halkına fırsatlar sunuyor. 

Jeotermal elektrik kapasitesinde mayıs sonu itibarıyla 845,58 megavatla Aydın ilk sırada yer alırken, bu ili 380 megavatla Manisa, 379,16 megavatla Denizli takip etti.

Türkiye’de mayıs sonu itibarıyla 1650 megavatı aşan jeotermal enerji toplam kurulu gücünün 1647 megavatını jeotermal potansiyeli ve özel sektör yatırımlarıyla Ege Bölgesi sağlıyor.

Yer altı ve reenjeksiyon koşullarına bağlı olarak yenilenebilir ve sürdürülebilir kaynak olarak öne çıkan jeotermal enerji, farklı teknolojilerin kullanımıyla elektrik üretimi olmak başta üzere gıda, sağlık, seracılık, ısıtma, soğutma, sebze ve meyve kurutma gibi alanlarda yatırımcılara ve yöre halkına fırsatlar sunuyor.

AVRUPA’YA GİDEN DOMATESLER “JEOTERMAL” İLE KIZARIYOR

MB Holding Onursal Başkanı Muharrem Balat, Türkiye’nin ilk özel sektör marifetiyle inşa edilen jeotermal enerji santrali (JES) olma özelliğini taşıyan Dora-1 JES’in 2006’dan bu yana Aydın’da kesintisiz elektrik üretimi yaptığını söyledi.

Yeni ve çevreci teknolojiler kullanarak sistemi modernize ettiklerini belirten Balat, tüm sistemin Merkezi Denetleme Kontrol ve Veri Toplama Sistemi (SCADA) ile yönetildiğini, jeotermal ve reenjeksiyon kuyularının ve vanaların çevreci sistemlerle kontrol edildiğini bildirdi.

MB Holding’in iştiraklerinden Aydın’da bulunan Sultan Sera Tarım ve Gıda AŞ Genel Müdürü Gaye Neslihan Budaklı da sadece jeotermal enerji santralinden gelen sıcak sunun yardımıyla 42 dekar alanda domates yetiştirdiklerini dile getirdi. 

Avrupa’nın örnek seralarından kabul edilen Sultan Sera’nın jeotermal kaynaktan sağlanan enerjinin kullanımıyla ısıtıldığını belirten Budaklı, “Yıllık bazda bir dekardan yaklaşık 40 ton domates hasat ediyoruz. Tesisimiz Türkiye’de jeotermal enerjiyi kullanarak tarımsal faaliyet yapan ilk tesis olma özelliğini taşıyor. Üretiminin büyük bir kısmını Avrupa ülkelerine satıyoruz. Jeotermal kaynak kullanımıyla yapılan ısıtma yurt dışı pazarlarda ciddi bir rekabet gücü yaratıyor.” dedi.

“ELEKTRİK ALIM GARANTİSİ 15 YIL OLMALI”

Jeotermal Enerji Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cem Özkök de jeotermal enerjinin dünya üzerinde doğrudan kullanımında Türkiye’nin, Çin, ABD, İsveç ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu lider beş ülkeden biri olduğunu söyledi.

Özkök, Çin’in son 10 yılda hava kirliliğiyle mücadelede jeotermal ısıtma sayesinde doğal gaz kullanımını azalttığına, 10 milyon konutun ısıtmasını jeotermal kaynaklardan sağladığına dikkati çekerek, “Türkiye’nin jeotermal enerji potansiyeli, elektrik yanında ısıtma ve seracılık alanında yoğun olarak kullanılabilir. Türkiye’de jeotermal enerjiden yüksek verimle kazanç elde edilebilmesi ve topluma daha fazla olanak sağlanabilmesi maksadıyla elektrik üretiminde alım garantisi süresinin 15 yıl olması gerekir.” dedi.

AA