Son trend: Yeşil istasyonlar

Gözde Emlik / İstanbul

Akaryakıt istasyonları günlük hayatta herkes için vazgeçilmez bir uğrak nokta. Öyle ki araç sahibi olmayanlar bile gün içinde gerek market gerek tuvalet için akaryakıt istasyonlarına uğruyor. Bu kadar önemli ve işlevsel bu yerlerin en önemli giderleri arasında enerji maliyetleri geliyor. Bir istasyonun oldukça fazla enerji maliyeti bulunuyor. 7/24 hizmet veren bu yerlerin aydınlatma, pompa, havalandırma sistemlerini çalıştırmak için oldukça fazla enerjiye ihtiyacı var, bu da ciddi oranda maliyet demek. Bu nedenle hem çevresel etkileri azaltmak hem karbon salımının önüne geçmek hem de maliyeti kontrol altına alabilmek için yenilenebilir enerji çok doğru bir alternatif. Akaryakıt istasyonlarının geniş ve açık olan çatıları göz önüne alındığında fiziksel koşullar güneş enerjisi sistemlerine fazlasıyla uygun. Güneş enerjisi sistemleri sayesinde akaryakıt istasyonları kendi ihtiyacı olan enerjiyi doğrudan karşılayabilir.

GÜNEŞ ENERJİSİ SİSTEMLERİ ENERJİYİ DEPOLAMA AÇISINDAN İSTASYONLARA ÖNEMLİ BİR KAYNAK

Son yıllarda ivmesi çok hızlı bir şekilde yukarı çıkan elektrikli araç sektörü de akaryakıt istasyonlarının dönüşüm sürecini başlattı. Türkiye’de elektrikli araç şarj soketi sayısı ise 22 bin 485 adede ulaştı. Hem fiziki koşulları hem altyapısıyla akaryakıt istasyonları bu dönüşümün en önemli oyuncuları.

2030 yılına kadar birçok ülkede üretim bandından inecek araçların neredeyse hepsinin elektrikli olmasına dair hedefler istasyonlarda araç şarj istasyonlarının kurulumlarını hızlandırdı. Güneş enerjisi sistemleri güneşten enerji elde etme ve bunu depolama açısından istasyonlara önemli bir kaynak. Bulutlu havalarda ve karanlık olduğunda enerji üretimi azalabilir, güneş enerjisinin depolanabilmesi bu nedenle çok önemli. Depolamanın lityum iyon bataryalarla yapılması bu noktada önemli. Solar panellerden elde edilen enerjinin lityum akülerde depolanması, sistemin ömrünü uzatırken paralel ve seri olarak birden fazla pilin bağlanması ile verimliliği üst düzeye taşır. Ayrıca depolanan enerji şarj istasyonlarına aktarılarak araçlar güneşten elde edilen enerjiyle şarj edilebilir.

EMİSYON YAYAN PROJE VE ÇALIŞMALARLA KARBON SALIMINDA AZALMA SAĞLANIYOR

Hali hazırda çevresel etkileri azaltmak, karbon salımının önüne geçmek için önlemler alan istasyonlar var. İstasyonların tuvaletlerinde su ve elektrik tasarrufu için sensörlü aydınlatma sistemi ve musluklar kullanılıyor. Bu sayede çevreci ve döngüsel ekonomiyi destekleyen projeler üreterek çevrenin korunmasına katkıda bulunuyorlar. Ayrıca sensörler vasıtasıyla kanopi ışıklandırılması yapılması, led aydınlatmaya geçiş, şeffaf paneller kullanılarak gün ışığından daha fazla yararlanma, fabrika buhar kayıplarının giderilmesiyle ilgili çalışmalar, ısıtma-soğutma hatlarının optimize edilmesi gibi daha az emisyon yayan proje ve çalışmalarla karbon salımında azalma sağlanıyor.

304 BİN 550 TON ATIK YAĞ TOPLANDI

Tüm bunların ötesinde PETDER üyesi olan istasyonlarda atık yağlar toplanıp geri dönüştürülüyor. PETDER bünyesinde uzun yıllardan beri devam eden ve tüm Türkiye’de atık madeni yağların toplanması ve ilgili rafinasyon ile geri kazanım tesislerine teslim edilmesini kapsayan “Atık Yağların Yönetimi Projesi” kapsamında, 2004 yılından 2023’e kadar (elde edilen son veriler) 20 yılda 81 ildeki 19 bin 585 farklı atık yağ üreticisinden 246 bin 46 sefer yapılarak toplam 304 bin 550 ton atık yağ toplandı ve çevrenin kirlenmesi önlenerek, döngüsel ekonomi çalışmalarına ve ülke ekonomisine katkı sağlandı. Atık yağların yönetimi projesinde başlangıçtan bu yana kullanılan kaynak miktarıysa 161 milyon TL’ye ulaştı.

Güneş enerjisi kullanımı, akaryakıt dağıtım şirketlerinin çevreye verdiği önemi göstermesi açısından da önemli bir imaj sağlar. Tüketiciler açısından çevreyi önemseyen ve duyarlı olan markaları daha popülerdir.