Türkiye enerji piyasalarına “borsa” kavramı geldikten sonraki 2-3 yıl içerisinde EPİAŞ hayata geçirildi. Doğal olarak bu gelişme ile birlikte özellikle “fiyat manipülasyonu” konusunda tedirgin olan piyasa açısından hem “şeffaflık” hem de fiyatı etkileyen diğer parametreler ve bunların etkilerinin ölçülmesi ve bu konuda adaletin sağlanması gerekliliği açısından kontrol mekanizmaları da sıkça gündeme geliyor. EPİAŞ’ın kuruluşunda yer […]
Türkiye enerji piyasalarına “borsa” kavramı geldikten sonraki 2-3 yıl içerisinde EPİAŞ hayata geçirildi. Doğal olarak bu gelişme ile birlikte özellikle “fiyat manipülasyonu” konusunda tedirgin olan piyasa açısından hem “şeffaflık” hem de fiyatı etkileyen diğer parametreler ve bunların etkilerinin ölçülmesi ve bu konuda adaletin sağlanması gerekliliği açısından kontrol mekanizmaları da sıkça gündeme geliyor.
EPİAŞ’ın kuruluşunda yer alan ve hibrit yapısı sebebi ile hayata geçirilmekte zorlanılan Piyasa İzleme Komitesi ile birlikte bu fonksiyondan beklentiler oldukça birikmiş durumda.
Bu bakımdan öncelikle piyasadaki izleme ile gözetim faaliyetlerinin tanımını yapmak gerekiyor. Bu konuda farklı yanlış anlamalar sebebi ile yaşanan kavram karmaşasına sıkça rastlanıyor. Belki de bu fonksiyonların beklendiği gibi hayata geçememesinin sebeplerinden bir tanesi de bu olabilir.
Bu fonksiyon genel anlamı ile regülatörlere verilmiş olup, ilk aşamada söz konusu emtia ya da piyasa ile ilgili olan tüm piyasaların tüm unsurları ile izlenmesini ve raporlanmasını tanımlar. Bununla beraber, izleme fonksiyonu elde ettiği verilere göre denetim ve yaptırım fonksiyonlarını da içerir ve bu sebeple de regülatörler tarafından yerine getirilir.
Piyasa gözetim faaliyeti ise belli bir spesifik piyasa içerisinde faaliyet gösteren tarafların şüpheli işlemlerinin raporlanması, olağan dışı işlem veya piyasa hareketlerinin raporlanmasını ifade eder. Gözetim faaliyeti genel olarak sorunlu olduğu piyasaya bu raporlamaları yapar ancak yaptırım veya denetim gibi fonksiyonları içermez.
Ancak her iki faaliyet için de bakılan konular benzerdir. Öncelikle manipülasyon konusunda bir standart aksiyon modeli bulunmalıdır. Oluşan fiyatın piyasa dinamikleri ile açıklanamaması halinde bu aksiyon silsilesi devreye girmelidir. Bu bakımdan sadece gözetim değil izleme fonksiyonu da devreye girebilir zira sorunun kaynağındaki küçük bir hareket diğer piyasaları da etkileme potansiyeline sahiptir.
Piyasalar arası etkiletişim açısından izleme fonksiyonu çok önemlidir, zira fiziksel piyasada meydana gelen bir hareket misli ile türev piyasaları etkileyebilir.
Türkiye örneğinde bu konu gerek EPDK gerekse SPK’nın konusu olarak belirlenmiştir. Yaptırım yetkisi bu kurumlarda olduğundan izleme faaliyeti ile koordinasyon çok önemlidir. Ayrıca uyumlu eylem olması bakımından Rekabet Kurumu’nu da bu denkleme dahil etmek gerekir.
Mevcut yapıdaki Piyasa İzleme Komitesini buna göre yeniden tasarlamak ve gözetim fonksiyonu ile beraber yaptırımları da buna göre kurgulamak elzemdir. Bu açıdan gerek EPDK ve SPK’nın gerekse EPİAŞ’ın model önerilerini geliştirip bir an önce piyasanın bu talebini hayata geçirmelidir.
Elbette ortaya çıkan kural ve yaptırımların, büyük küçük, kamu özel bakılmadan herkese aynı şeklide uygulanması da sağlanacak şeklide uygulama standartları kurulmalıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 Sorokin, Türkiye’nin enerjide merkez ülke olmasının önemini vurguladı22 Kasım 202411:06 ‘İstanbul Energy Forum’ başladı22 Kasım 202410:39 Bakan Bayraktar, Bulgar mevkidaşı Malinov ile Avrupa’ya elektrik ve gaz tedarikinin artırılmasını görüştü22 Kasım 202410:35 İç güvenlik alanında düzenlemeler içeren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi22 Kasım 202407:00 Zorunlu kış lastiği uygulamasında tarih belirlendi21 Kasım 202418:48