Karbonu alıp satarken enerji, üretim ve ihracat

Burada mühim olan küresel en büyük AB ETS ile uyumlu, kesinlikle sanayicimizi koruyacak bizim sistemimizin, piyasamızın olması.

Karbonu alıp satarken enerji, üretim ve ihracat
Filiz Karaosmanoğlu
  • Yayınlanma28 Mayıs 2024 10:25
  • Güncelleme29 Mayıs 2024 09:49

Değerli Okuyucularım, İklim değişirken, iklim değişikliğine dur demeye, iklimimizi korumaya gayret ederken, üretim-ihracat-Avrupa Birliği (AB) Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) üçlemesi, karbon piyasası, karbon ticareti, karbon kredisi ve sürdürülebilir tahviller en çok duyacağımız başlıklar oluyor.

Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu

Esas olan karbon ticaretinin sera gazı salımı yapanlar, sera gazı salım azaltımı yapanlar, karbon kredisi proje geliştiricileri, karbon kredisi komisyoncuları(simsarları), bağımsız denetçiler ve en önemlisi destekleyici mevzuatla düzgün ilerlemesi. İşte burada mühim olan küresel en büyük AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ile uyumlu, ancak kesinlikle sanayicimizi koruyacak bizim sistemimizin, piyasamızın olması. Ankara çalışıyor. İklim Kanunu ve ETS tasarımımızı bekliyoruz. Gönüllü Piyasa Standartları ile karbon ticaretimiz var. Satırlarımı, bu köşemi ülkemizdeki karbon ticareti yeşil akçe rekoruna ithaf ediyorum. Hep söylediğim ve yazdığım gibi karbonu alıp satmak kolay değil. Teknik emek gerek. Yetkinlik gerek. Karizmatik karboncu gerek.

10 yıl önce ilk İstanbul Karbon Zirvesi’ni “Karbon Yönetimi, Teknolojileri ve Ticareti” başlığı ile 2014’te yaptığımızda o günkü konumu ve bugünleri anlatmak hiç kolay değildi. Aralık 2013’te Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) kurulduğunda ana hedeflerimizden biri ülkemizde karbon yönetimi ve ticareti kapasitesi ile okuryazarlığı için toplumda güçlü izdüşüm yaratmaktı. Zaman hızla geçti. Şimdi paydaşlarımızla yaygın etkimiz yüksek. Gururluyuz. Zirvemiz üretim-ihracat-karbon piyasası için paydaşları bir araya getiren iş dünyası odaklı ilk ve tek etkinlik. Bundan böyle karbon piyasası kuruluşlarını daha çok duyarken karbon ticareti etkinlikleri de artacak. Artsın. Öğrenmek, iletişim önemli.

Bu yıl “İklim Değişikliği Kaynaklı Riskler, Fırsatlar ve Karbon Ticareti” temalı IX. İstanbul Karbon Zirvesi’ni 6-7 Mayıs 2024 günlerinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile QS Dünya Üniversite Sıralamaları: Sürdürülebilirlik 2024 genel sıralaması çevresel etki kategorisinde Türkiye’de 1. olan İstanbul Teknik Üniversitesi(İTÜ) ana desteğinde gerçekleştirdik. İTÜ Ayazağa Yerleşkesi’ne yakışır zirvemizi Türkiye’nin ilk ve tek “ISO 20121 Sürdürülebilir Etkinlik Yönetim Sistemi” belgesine sahip SÜT-D olarak ST Climate desteğinde etkinliğimizi Gönüllü Piyasa’da VCS (Verified Carbon Standart) ile “Karbon Nötr” yaparak “Karbonsuz Karbon Zirvesi” olduk. Diğer deyişle zirvemizin gezegenimizdeki iklim değişikliğine maliyetini dengeleyerek sertifikalandırdık. Yaşasın.

Hoş bir rastlantı zirvemiz Ankara ilgili mevzuat çalışmalarının hız kazandığı tarihlere ve Hıdırellez vaktine denk geldi. İnanışa göre karada zorda kalanlara destek olan, bolluk getiren Hızır Peygamber ile suların koruyucusu İlyas Peygamber yan yana geliyor ve doğada bereket başlıyor. Rumeli kızı olarak Hıdırellez benim için anlamlı. Gül ağacımız dalına eşim ve oğlumla dileklerimizi astık. İki peygamberin isimlerinden türemiş kelime Hıdırellez için sürdürülebilirlik yönetimi jargonuyla ilişkilendirme yaparsak Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) ile SKA14: Sudaki Yaşam ve SKA15: Karasal Yaşam amaçları karşımıza çıkar. Zirvemizde SKA13: İklim Eylemi için SKA12: Sorumlu Üretim ve Tüketim ile SKA17: Amaçlar İçin Ortaklıklar yaratarak kahve ve çikolata tadı ile bir araya gelip BM 2030 Gündemi için ilerledik. Delegelerimize alkış.

Açılışını İTÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Şule Itır Satoğlu’nun yaptığı zirvemize İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanı Prof.Dr. Halil Hasar’ın delegelerimize mesajla hitapları güç katarak güzelim ülkemizin karbonsuzlaşma yolunda umudumuzu artırdı.

Sürdürülebilirlik yönetiminde çevresel etkileri saptama, izleme, iyileştirme ile kuruluş çevresel göstergeleriyle derecelendirilir ve endekslerde yer alır. Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (YDD) çalışmasıyla tüm çevresel etkiler hesaplanıp kıyaslanırken sera gazı salımı ile iklim değişikliğine etki ortaya konur. Üretim karbon yönetiminin kalbidir. Öncelikle üretimlerde, hizmetlerde salımı yönetmek, iklim dirençli olmak esastır. Bu nedenle zirvemiz odak konusu ve paydaş yelpazesi ile ilk ve tek.

Yeşil Dönüşüm İçin Finansal Fırsatlar; İş Dünyasında Karbon Yönetimi ve Ticareti; Karbon Yönetimi ve Endüstri; Karbon Yönetimi ve Enerji oturumlarımızda karbonsuzlaşma yolumuzda liderleri dinledik. Üretim, İhracat ve Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması: Türkiye Hazır mı? başlığını İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı, Değerli Mezunumuz Adil Pelister irdeledi. Her biri ayrı kıymetli oturum başkanlarımız, konuşmacılarımız ve delegelerimizin enerjisine teşekkürümüzü sunuyorum. Bu köşede “Karbon Yönetimi ve Enerji” oturumumuzu ayrıntılandıracağım. Green Power sayfalarında zirvemizin haberleri var. Zirve Sonuç Raporu ve Sunum E-kitabı hazırlıyoruz. Sitemizden erişebilirsiniz.

Başkanlığımdaki “Karbon Yönetimi ve Enerji” oturumu benim için ayrı bir enerji. İTÜ’mde üçten dörde geçtiğim yazda, 1981’de, stajımı yaptığım İzmit Rafinerisi’nde sektörümüzün öğesi oldum. Sektörümüzün mevzuat, sektörel sivil toplum örgütlenmesi ve yatırım gelişimi içinde akademik kariyerim ilerledi. Ne mutlu bana. Zirvemizde “Enerji Adamları” ile değer yaratıyoruz. Bir sonraki yıl bir “Enerji Kadını” üst yönetici konuşmacısı bekleyerek oturumumuzu hep bitiriyorum. Bildiğimiz gibi enerji sektörümüzde dikkate alınacak sayıda kadın yönetim kurulu üyesi, direktörler, genel müdür yardımcıları ve müdürler var. Alkış. Yeşil yaka kavramını ülkemizde ilk kez yazma ve konuşma onuru ile sektörümüzde yeşil yakalı kadınlar artsın, her bir yakada da bir broş gücümüzü göstersin istiyorum.

Oturumda önceliğimiz en tepe yöneticiden enerjinin yeşil, döngüsel ve dijital değişmek için dönüşümünde karbon yönetimini dinlemek. Yapanların nasıl yaptığını ve yapacaklarını, karbonsuzlaşmadaki yerlerini öğrenmek istiyoruz. İlk konuşmacımız ENERJİSA Commodities Çevresel Ürün Çözümleri ve Ticareti Müdürü Semih Bucak idi. ENERJİSA Üretim’in bu yeni yapılanması mühim. Yeni bir yeşil iş alanı. S. Bucak konuşmasında yeşil dönüşüme endüstrinin hazır olup olmadığını enerji merkezli ortaya koydu. FİBA Yenilenebilir Enerji İSG-Ç Sürdürülebilirlik Direktörü Levent Kavuncu “İklim Krizi ile Mücadele ve Karbonsuzlaşma ile Yeşil Güvenilir Enerji Üretimi” yüksek önceliğimiz diyerek sürdürülebilirlik yolculuklarındaki başarılarını karbon kredisine vurgu ile anlattı. GALATA Wind Genel Müdür Yardımcısı ve Kıymetli Mezunumuz Ali Gürpınar “Sürdürülebilirlikte uzun vadeli başarı hedefiyle hareket ediyoruz. Stratejimizde karbonsuzlaşmaya etkimizi artırma, iklim değişikliği politikamızda şeffaflık ve SKA17 önemli” dedi. IC Enterra Genel Müdürü Taşkın Kızılok “Yenilenebilir kaynaklı elektrik üretimi santrallerinde coğrafi çeşitliliklerine, temel yatırım ilkelerinde ise depolama ve hibrit santral yatırımı ile karbon politikalarının yerine dikkat çekti. SCHNEIDER Electric,Türkiye, Orta Asya ve Pakistan Bölgesi, CFO ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Cemal Tosun “Kuruluş operasyonlarında ve sundukları ürün ve çözümlerle sera gazı salımı düşürüyor ve küresel net sıfır emisyon hedefiyle ilerliyoruz. Avrupa’da klasmanın ilk ve tek ödüllü Akıllı Fabrikası ile gurur duyuyoruz” dedi. SMART Güneş Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Halil Demirdağ “Karbon yolculuklarında SKA7: Erişilebilir ve Temiz Enerji; SKA12; SKA13 önceliğini belirterek 2030 Neredeyse Net Sıfır, 2040 Net Sıfır emisyon hedeflerini açıkladı. Oturumumuz sonunda H. Demirdağ’a elinizde yeşil sihirli bir değnek olsa ne yapardınız diye sordum. H. Demirdağ, kendi tanımı ile Güneşçi Demirdağ, benim hitabımla Güneşçi Enerji Adamı “Ülkemizde karbon yönetimini başarılı bir şekilde yönetebilmek için konvansiyonel yaklaşımı değiştirmek gerekiyor. Yenilenebilir enerji sistemleri; yerinde üret yerinde tüket anlayışına göre kurulum, enerji iletim ve dağıtımında fosil kaynaklara göre çok daha avantajlıdır. Avantajlı konumu daha verimli kullanabilmek için sihirli değneğimi daha uygun ve daha uzun vadeli kaynaklara erişimin sağlanması, Kredi Garanti Fonu gibi fonların destekleyeceği yatırımların ülkemizin cari açığının azaltılmasına yardımcı olacak ve enerji bağımsızlığını sağlacak ucuz enerjiye giden yolda daha etkili kullanılması, ÇED ve imar süreçlerinin hızlandırılması gibi konuların önceliklendirilmesi için kullanırdım. Çünkü yakın gelecekte güçlü ekonomiye sahip ülkeler yenilenebilir enerji kaynakları ve karbon yönetimi arasındaki ilişkiyi doğru konumlandıranlar olacaktır” diyerek iklim değişikliği mücadelemiz için en büyük ilk gücümüz olan yenilenebilir kaynak teknik potansiyelimizi vurguladı. En temiz kaynağımız enerji verimliliğimiz de ikinci gücümüz. Unutmayalım. İklim değişikliğine dur deme enerjimiz için sektörümüzden zirve yol arkadaşı güzide kuruluşlarımızın hepsine hassaten teşekkür ediyorum.

Enerji üretilirken, tüketilirken ve ürünlerde saklı etkisiyle her yerde. İhraç ürünlerimizde enerji Karbon Ayak İzi var. SKDM karşısında ihracatımız için enerjimiz var. Sektörümüzün başta endüstrinin iklim direnci için sorumluluğu yüksek. Bildiğimiz gibi coşan yenilenebilir kaynaklı güç ve yakıt üretimimiz var. Emre amade enerji arzında elektron ve moleküllerimiz gelir yaratırken maliyetler azalmalı. Çevre Kirliliği; Biyoçeşitlilik Kaybı; İklim Değişikliğine Etki, sözün özü gezegenimizin tanımlı üç acil sorununa etkimiz, gezegenimize maliyet de hızla düşürülmelidir. Çok çalışalım. Çok. Karbon yönetimi ve ticareti yeşil akçe cazibesi, yeşil işler sektörümüzü bekliyor.

Enerjinize, çevrenize ve ikliminize iyi bakınız değerli okuyucularım.