Hukuk, enerji, blockchain ve akıllı sözleşmeler

Gelişen teknolojiyi takip etmek, bir hukukçuya öğretilen şeylerden biri değil. Ancak günümüzde, güncel olabilmek için, teknolojik gelişmeleri, bu teknolojik gelişmeler ardında olan devlet politikalarını ve kimi zaman bu gelişmelerin az da olsa teknik kısmına dair bilgileri takip etmek ve kendimizi güncellemek şart. Enerji Kıbrıs’ın bu sayısında, bence her ülkenin teknik ve hukuki alt yapısını uygunlaştırmaya başlaması gereken bir konudan bahsedeceğim.

Ülkelerin enerji politikalarının ortak olmasının ekonomik ve sosyal açıdan faydalarının yanı sıra, uygulamasında zorluklar olduğunu biliyoruz. Özellikle Avrupa Birliği ülkelerindeki yerel enerji hukukunun, Avrupa Birliği regülasyon ve direktifleri ile gelişmesi enerji politikalarının oluşumunda birlik olabilmenin yolunu açsa da, uluslararası veya bölgesel kuralların yerel hukukla tam bir harmoni içerisinde olması için halen zaman ve çaba gerekmektedir. Enerji politikaları ve teknolojisinin ülkelerarası ortak bir zeminde olabilmesi için, artık gözardı edilemeyen bir teknoloji var: Blockchain!

Akıllı sözleşmelerin, blockchain teknolojisi ile birlikte enerji geçişlerinin en acil sorunlarına değilse bile, birçok soruna cevap olabileceği düşünülüyor. En radikal düşünceler, blockchain teknolojisinin, tüm enerji sektörünün şeklini değiştirip, enerji yönetimininin merkezi yönetimden çıkacağı yönünde. Böyle bir durumda, kamu hizmeti minimalize edilerek, belki de enerji transferleri aynı yasal haklara sahip kişiler arasında sağlanabilecektir.

Blockchain teknolojisi ve akıllı sözleşmeler sayesinde, petrol ve gaz sektörünün de, maliyet ve zamandan tasarruf edebileceği düşünülüyor. Basite indirgersek, blockchain teknolojisi, kayıt tutma ve dijital veri tabanı olarak tanımlanabilir. Blockchain teknolojisinin ardındaki düşüncenin, birbirlerini tanımayan kişilerin, birbirlerine karşı olan güven ihtiyaçlarını ortadan kaldırıp, kişiler arasındaki ticareti zaman ve efor açısından kolaylaştırmak ve hukuki problemleri minimalize etmek olması, akıllı sözleşmelerle birlikte, blockchain’in enerji sektöründe de devrim niteliğinde bir değişiklik yaratabileceği öngörülüyor.

Uygulanabilir mevzuat, kişiler (elektrik üreten ve tüketen) arası elektrik geçişini şu an için tam olarak serbest bırakmayan nitelikte olsa da, blockchain teknolojisinin enerji sektöründe toptan satışlar için bile uygulanabileceği düşünülebilir. Şu anda birden fazla aktörün (aracı/broker veya platform sağlayıcılar da dahil) varolduğu Avrupa’daki enerji sektöründe, alım-satım yapan kişilerin akıllı sözleşmeler aracılığı ve blockchain teknolojisi ile güven ihtiyacının kalmadığı bir ortamda daha maliyetsiz ticari faliyette bulunması mümkün olabilir ve böyle bir durum ticari faliyetlerin gelişmesine sebep olabilir. Tüm bunlara dair atılımlar başlamış durumda.

Enerji transferi kapsamında, Avrupa enerji piyasası fosil yakıttan, yenilenebilir enerjiye doğru ilerliyor ve bunun neticesinde de, arz garantisi ve grid dengesine ilişkin beklenmedik sorunlarla karşılaşılabiliyor. Görünen o ki, geleneksel ticaret yöntemleri geçerliliklerini yavaş yavaş kaybetmekte. Teknik gelişmelerin yarattığı zorlukların yanı sıra, blockchain teknolojisinin Avrupa Birliği enerji sektörünün içerisinde ne dereceye kadar gelişebileceği, Avrupa birliği enerji hukuku, sözleşmeler, tüketici koruma mekanizmaları, data/bilgi koruması ve finans dünyasına uygulanan yasaların gelişimiyle de bağlantılı.

Avrupa Birliği mevzuatı, akıllı sayaç gibi enerjinin dijitalleştirilmesine ilişkin konulara gönderme yapsa da, enerji sektörü ile ilgili de blockchain ve akıllı sözleşmelerle ilgili kapsamlı bir mevzuattan bahsetmek mümkün değil. Ancak 2018 yılında kurulan Avrupa Birliği Blockchain Gözlemevi ve Forumu (European Union Blockchain Observatory and Forum) blockchain teknolojisinin gelişimi ve uygulama alanlarının artması hususunda etkili çalışmalarına devam ediyor.

Teknolojiye uyumlu ve teknolojiden faydalanan ülkelerin, öncelikle kişisel enerji üreticilerinin diğer kişilere elektrik sağlaması hususunda yasal düzenlemeler yapılırken, enerji arzı sözleşmeleri, faturalandırma ve enerji ile ilgili bilginin kullanıcılara açılması ve bu alanlarda da hukuki düzenlemeler gerekmektedir. Her ne kadar kimi düzenlemeleri akıllı sözleşmelerin içerisinde yapmak mümkün olsa ve taraflar akıllı sözleşmeler içeriğindeki maddelerle bağlı olsalar da blockchain teknolojisinin ve akıllı sözleşmelerin hukuki uygulamalarına dair yasal düzenlemler şart.

Hızla gelişen teknoloji, zaman zaman alışılageldik davranışlarımızı değiştirmekle ilgili zorluk getirse bile, teknolojinin hayatımıza kattıklarını yakından takip etmek ve olabildiğince uygulamak birçok açıdan hayatı kolaylaştıracağı gibi, zamanın daha etkili kullanılmasını da sağlayacaktır.

Sağlıkla kalın.