Nükleer enerji Ankara’da anlatıldı

Sibel ACAR-ANKARA Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Öğretim Üyesi ve Nükleer Mühendisler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Şule Ergun nükleer santrallerle ilgili radyasyon iddialarına ilişkin; “Bir nükleer tesis sahasının yakınında sürekli bulunarak, diş röntgeni çektirerek alacağımızdan az radyasyon alırız” ifadelerini kullandı. Rus Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom ve Akkuyu Nükleer, özel bir eğitim seminerine […]

Nükleer enerji Ankara’da anlatıldı
Servet Uzun
  • Yayınlanma14 Aralık 2018 17:10

Sibel ACAR-ANKARA

Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Öğretim Üyesi ve Nükleer Mühendisler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Şule Ergun nükleer santrallerle ilgili radyasyon iddialarına ilişkin; “Bir nükleer tesis sahasının yakınında sürekli bulunarak, diş röntgeni çektirerek alacağımızdan az radyasyon alırız” ifadelerini kullandı.

Rus Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom ve Akkuyu Nükleer, özel bir eğitim seminerine ev sahipliği yaptı. Ankara’da gerçekleştirilen seminerde Rosatom yöneticileri, Türk ve Rus uzmanlar nükleer enerji gelişimi hakkındaki bilgileri paylaşarak katılımcıların sorularını yanıtladı.

Seminer sırasında, Rosatom’un teknolojik liderliği ve global faaliyetleri ile Akkuyu Nükleer Santrali proje takvimi ve mevcut durumu hakkında bilgiler paylaşılırken, nükleer enerjinin ABC’si, çevresel ve güvenlik standartları, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadelede nükleer enerjinin rolü ve nükleer enerji ile ilgili yerel kamu kaygıları gibi konular masaya yatırıldı.

“Çok küçük bir kütleden büyük bir enerji elde ediliyor”

Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Öğretim Üyesi ve Nükleer Mühendisler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Şule Ergun; nükleer santraller hakkında teknik bir sunum gerçekleştirdi.

Kömür ve nükleer santrallerin çalışma prensiplerinin benzer olduğuna dikkati çeken Ergun, “Fosil yakıtlarda kimyasal reaksiyon, buhar ve elektrik üretimine dönüşürken, uranyumda çok küçük bir kütleden büyük bir enerji elde ediliyor” dedi.

Nükleer santrallerde güvenliğin sağlanması hakkında değerlendirmelerde bulunan Ergun;  güvenliğin yüksek kaliteli imalat, inşaat, kapsamlı test, güvenlik değerlendirilmesi ve kültürü, düzenleyici yönetim ve yönetmelik ile sağlanabileceğini ifade etti.

Radyasyon iddialarına da yanıt veren Ergun; “İnsanlar doğal çevreden ve yapay kanallardan sürekli radyasyon alarak yaşadıklarının çoğu zaman bilincinde değildirler. Bir nükleer tesis sahasının yakınında sürekli bulunarak diş röntgeni çektirerek alacağımızdan az radyasyon alırız” dedi.

“NGS’ler hakkındaki Mitler gerçeği yansıtmamaktadır”

Nükleer enerji hakkında ‘Kaygılar, Mitler ve Gerçekler’ sunumu ile bilgilendirmelerde bulunan Mersin Bilgilendirme Merkezi Müdürü Lütfi Sarıcı; “Yükses sismik bölge santrali güvensiz kılıyor’ efsanesi gerçeği yansıtmamaktadır. Alanın sismik durumu incelendiğinde istasyonun sismik güvenliği potansiyel olarak gerekli olandan daha üstündür. Yapımı gerçekleştirilen nükleer santral 9 derecelik depreme dayanıklıdır” diye konuştu.

Çernobil iddiaları hakkında da değerlendirmelerde bulunan Sarıcı, “İlk santraller yapılırken koruma kabı, araştırma gibi aşamalar yoktu. Bu proje ile 3+ nesil teknolojisine dönüyoruz. Bu teknolojide ek bir güvenlik bariyeri gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.