Halka arzda enerji şirketlerine rekor ilgi

2023 yılına hızlı başlayan halka arzlarda toplam halka arz olan şirket sayısı 8 ayda 32 olurken toplanan fon miktarı 42,86 milyar TL’ye ulaştı. 2023 yılında 8 aylık dönemde 7 enerji şirketi halka arz olurken toplanan fon miktarı ise 19,32 milyar TL ile rekor kırdı.

Yatırımcılar tarafından son 3 yılda giderek ilgi çeken halka arzlarda öne çıkan en önemli sektörlerden biri de enerji sektörü oldu. 2021- 2022 yılları ve 2023’ün ilk 8 ayına kadar halka arz olan 124 şirketten toplanan fon miktarı 84,40 milyar TL oldu. Aynı dönemlerde halka arz olan 25 enerji şirketinin topladığı fon miktarı ise 33 milyar TL olurken bu rakam son 3 yılda halka arzlardan toplanan toplam fon miktarının yüzde 40’ını oluşturdu.

HALKA ARZDA ENERJİ ŞİRKETLERİ TRENDİ

2022 yılında halka arz olan 5 enerji şirketinden 4’ü yenilenebilir enerji 1’i ise doğal gaz dağıtım şirketi olarak gerçekleşti. 2023 yılının ilk 8 ayında halka arz olan 7 şirketten 5’i yenilenebilir enerji, 1’i doğal gaz dağıtım şirketi ve 1’i de elektrik üretim şirketi olarak gerçekleşti. Lakin enerji sektöründeki akaryakıt şirketlerinden de uzun yıllardır borsada işlem görenler var. Bunlardan Turcas Petrol 1992 yılında halka arz olmuştu. Uzun yıllardır borsada işlem gören Turcas Petrol’ün İcra Kurulu Başkanı (CEO) ve Yönetim Kurulu Üyesi Batu Aksoy Enerji Petrol Gaz’ın sorularını yanıtladı. Ayrıca borsada henüz işlem görmeyen ALPET’in Genel Müdürü Özdilek Coşkun da akaryakıt sektörünün borsadaki geleceğine yönelik öngörülerini gazetemize anlattı.

Turcas Petrol İcra Kurulu Başkanı (CEO) ve Yönetim Kurulu Üyesi Batu Aksoy:

‘HALKA AÇIK OLMAK İLERLEYEN DÖNEMLERDE ŞİRKETİN MARKA BİLİNİRLİĞİNİN ARTMASINA İMKAN SAĞLIYOR’

Borsada Enerji şirketlerinin halka arzı oldukça revaçta. Turcas bunu yıllar önce yapmış bir şirket. Bunun bir şirkete artıları ve eksilerini değerlendirecek olsanız neler söylersiniz?

Kökü 1931 yılında kurulan Türkpetrol firmasına kadar giden Turcas Petrol’ün halka arzı 1992 yılında gerçekleşti. Sektörlerinde lider konumdaki firmalara iştirak eden akaryakıt perakendesi ve enerji odaklı bir yatırım şirketi olarak sürdürülebilirlik ve verimliliği esas alan yaklaşımımız, insan kaynağımız, sosyal ve çevreye duyarlı yatırımlarımız ile geleceğe güvenerek, ülkemiz için her zaman değer yaratma gayesiyle çalışıyoruz.

Halka arzın, en önemli artılarından bir tanesi finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi konusunda oluyor. Halka arz edilen payların organize bir piyasada, arz ve talebe göre oluşan fiyat düzeyinden alım-satımıyla likiditeye ulaşma imkanı sağlanabiliyor. Ayrıca, halka açık olmak ilerleyen dönemlerde şirketin marka bilinirliğinin artmasına ve daha geniş bir yatırımcı kitlesiyle iletişim kurulabilmesine imkan sağlayabiliyor.

Halka açık olmanın bir diğer katkısı ise kurumsal yönetim alanında oluyor. İlgili mevzuat, şirketlere şeffaf ve hesap verilebilir olma sorumluluğu yüklediği için bu şirketler tüm paydaşları gözünde prestij, güven ve kredibilite kazanıyorlar.

“TURCAS’IN HALKA ARZ OLMASI, GELİŞİMİ AÇISINDAN BİR DÖNÜM NOKTASI OLMUŞTU”

Halka arzı Turcas’ın stratejilerini nasıl etkiledi?

Turcas Petrol 1992 yılından bu yana Borsa İstanbul’da işlem görüyor ve repütasyonu yüksek bir şirket. Turcas’ın halka arz olması, gelişimi açısından bir dönüm noktası olmuştu. Turcas Petrol’ün ana hissedarı olduğumuz günden itibaren halka arzın bize yüklemiş olduğu sorumlulukla, iş yapış şeklimizi sürekli olarak geliştirdik ve yatırımcılarımızın güvenini kazanma noktasında daha bilinçli adımlar attık. Ayrıca, halka arzın getirdiği şeffaflık, iç süreçlerimizi mükemmelleştirme yolculuğumuzda bize yardımcı oldu. Stratejik planlamada, elde ettiğimiz bu yeni sermayeyi en verimli şekilde kullanma amacıyla daha yenilikçi ve vizyoner projelere yöneldik. Genel olarak, halka arz, Turcas’ın büyümesi ve sektördeki konumunu güçlendirmesi için önemli bir katalizör görevi gördü. Dünyanın en önde gelen enerji şirketleri İngiliz-Hollanda devi Shell ile Alman devi RWE ile yaptığımız ortaklıklar bu konuya en güzel örneklerdir.

Bununla birlikte ülkemize katma değer sağlayacak yatırımları hayata geçirmemizde ve stratejilerimizi en iyi şekilde uygulamamızda Bağımsız Yönetim Kurulu Üyelerimizin getirdiği üçüncü göz perspektifinin büyük katkısı bulunuyor. Kıymetli Yönetim Kurulu üyelerimiz ve profesyonel insan kaynağımız ile tüm gelişmeleri yakından takip ederek, stratejik önceliklerimizi en iyi şekilde belirliyoruz.

“ENERJİ VE AKARYAKIT SEKTÖRÜ BÜYÜK BİR DÖNÜŞÜM İÇERİSİNDE”

Enerji hatta akaryakıt sektöründe ileriye dönük halka arzla ilgili nasıl gelişmeler öngörüyorsunuz?

Enerji ve akaryakıt sektörü özellikle yenilenebilir enerji ve sürdürülebilirlik konularının öneminin arttığı bu dönemde büyük bir dönüşüm içerisinde. Bu sektörlerde de şirketlerin halka arz yoluna gittiğini gözlemliyoruz. Bu trendin bir süre daha devam edeceğini ve her ne kadar daha regüle edilmiş ve iş hacimlerinin büyük olduğu sektörler olduğundan biraz daha kısıtlı olsa da enerji ve akaryakıt sektöründe de bunun yansımalarının olacağını göreceğiz. Bu noktada yatırımcıya değer yaratımı önem kazanacak; ilerleyen zamanlarda sürdürülebilirlik ve yeşil enerji projelerine yatırım yapan enerji şirketlerinin borsada daha fazla ilgi göreceğini düşünüyorum. Ancak, global ekonomik koşullar, enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar ve jeopolitik faktörler gibi dışsal faktörler de halka arz kararları ve sonuçlarında etkin rol oynayacaktır. Ayrıca, yine sektörden bağımsız olmak üzere başarılı bir halka arzda olması gereken en önemli unsurlar olarak güçlü bir büyüme hikayesi ve iş planına sahip olan, güçlü ve karlı finansalları olan ve sermaye yapısı düzgün olan, sektöründe bilinirliği yüksek bir kurumsal yönetim yapısına sahip olan şirketlerin her zaman yatırımcılar nezdinde daha revaçta olacağını da söyleyebilirim.

ALPET Genel Müdürü Özdilek Coşkun:

‘HALKA ARZ, ŞİRKETLERİN MEVCUT DÜZENLEMELERE UYUMUNU DAHA DA ARTIRACAK’

Enerji şirketlerinin halka arza girmesi enerji sektörünü nasıl etkiliyor? Sizce şirketler için halka arzın faydaları nelerdir?

Çalışma prensipleri ve yasal regülasyonlar gereği sürekli denetim ve düzenlemeye tabi olması, enerji şirketlerini halka arzın genel dinamiklerine son derece uygun hale getiriyor. Halka arz, şirketlerin mevcut düzenlemelere uyumunu daha da artıracak ve şeffaflığı teşvik edecektir, bu da sektörün var olan genel itibarını daha da artıracaktır.

Halka arz ayrıca şirketlere önemli bir kaynak girdisi sunmakta, ekonomik büyüme ve finansal sürdürülebilirlik bağlamında değer yaratmaktadır. Bu çerçevede değerlendirdiğimizde sektöre bir dizi olumlu etki sağlayarak şirketlere önemli faydalar sunacaktır.

“YENİ YATIRIMLARININ HAYATA GEÇİRİLMESİ VE YERLİ ÜRETİMİNİN ARTIRILMASI İÇİN ÖNEMLİ BİR KAYNAK”

Yapılan halka arzlar enerji sektöründeki şirketlerin ilerleyen dönemlerdeki stratejilerini nasıl etkileyecek?

Halka arz edilen şirketler, kurumsal yönetim ilkelerini benimseyerek daha profesyonel bir yapıya kavuşuyorlar. Bu da şirketlerin sürdürülebilirliğini artırıyor ve büyüme potansiyellerini yükseltiyor. Kurumsallaşma süreci, hem yatırımcılar hem de şirketler için uzun vadeli başarı için kritik bir öneme sahip.

Ayrıca halka arz ile yaşanacak finansal girdiler, yeni enerji yatırımlarının hayata geçirilmesi ve yerli enerji üretiminin artırılması için önemli bir kaynak sağlayacaktır.

“HALKA ARZ DÂHİL OLMAK ÜZERE ÇEŞİTLİ SEÇENEKLERİ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURUYORUZ”

Sizin şirketinizin bu konudaki planları ve stratejileri neler?

Şirketimizin yatırım planlamaları ve büyüme stratejileri doğrultusunda bu tarz fırsatları her zaman radarımızda tutarak, halka arz dâhil olmak üzere çeşitli seçenekleri göz önünde bulundurarak, değerlendirmeye devam ediyoruz.

ARACI KURUMLAR DA ENERJİ SEKTÖRÜNÜN HALKA ARZ İVMESİNDEN MEMNUN

Halka arz olarak borsada işlem görmeye başlayan şirketlerin aracı kurumları da konuya dair görüşlerini ve beklentilerini Enerji Petrol Gaz okuyucularıyla paylaştı. Ahlatçı Yatırım Araştırma Uzmanı Tuğba Ekin, İnfo Yatırım Analisti İbrahim Şişman ve A1 Capital Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Baki Atılal enerji sektörünün borsada yarattığı hareketlilikten umutlu olduklarını belirttiler.

Yatırımcılar tarafından son 3 yılda giderek ilgi çeken halka arzlarda öne çıkan en önemli sektörlerden biri de enerji sektörü oldu. 2021- 2022 yılları ve 2023’ün ilk 8 ayına kadar halka arz olan 124 şirketten toplanan fon miktarı 84,40 milyar TL oldu. Aynı dönemlerde halka arz olan 25 enerji şirketinin topladığı fon miktarı ise 33 milyar TL olurken bu rakam son 3 yılda halka arzlardan toplanan toplam fon miktarının yüzde 40’ını oluşturdu. 2023 yılında halka arz olan 7 enerji şirketinin topladığı fon miktarı ise bir önceki yılda halka arz olan 5 şirketin topladığı fon miktarından 4 kat daha fazla gerçekleşerek 19,32 milyar TL ile rekor kırdı.

2022 yılında en büyük halka arz 3,481 milyar TL ile Ahlatçı Doğal Gaz Dağıtım Enerji ve Yatırım A.Ş tarafından gerçekleştirilirken, 2023 yılının ilk 8 ayında gerçekleştirilen en büyük halka arz 3,461 milyar TL ile Enerya Enerji A.Ş tarafından gerçekleştirildi. Ayrıca 2023 yılında gerçekleşen 7 enerji halka arzından 3’ü 3 milyar TL’nin üzerinde fon toplarken, 3’ü 2 milyar TL’nin üzerinde fon topladı. Bir şirket ise 1 milyar TL’nin üzerinde fon topladı.

HALKA ARZDA YENİLENEBİLİR ENERJİ VE GAZ ŞİRKETLERİ TRENDİ

2022 yılında halka arz olan 5 enerji şirketinden 4’ü yenilenebilir enerji 1’i ise doğal gaz dağıtım şirketi olarak gerçekleşti. 2023 yılının ilk 8 ayında halka arz olan 7 şirketten 5’i yenilenebilir enerji,  1’i doğal gaz dağıtım şirketi ve 1’i de elektrik üretim şirketi olarak gerçekleşti.

YATIRIMCI SAYISI 6 MİLYONA YAKLAŞTI

Pay senedi bakiyeli yatırımcı sayısı 15 ağustos itibarıyla 5 milyon 636 bin 160 kişi ile bu zamana kadar ki en yüksek değere ulaştı. Merkezi Kayıt Kuruluşu’nun (MKK) verilerine göre yıllık yatırımcı sayısındaki yükseliş 3 milyon 3 bin 214 olurken, bu durum yüzde 114,06’lık bir artışa işaret etti. Borsada yatırımcı sayısına aylık bazda bakıldığında ise yüzde 27,54 artışla 1 milyon 216 bin 954 kişi eklendi.

Ahlatçı Yatırım Araştırma Uzmanı Tuğba Eki:

‘HALKA ARZLARDA EN YOĞUN TALEP ENERJİ ŞİRKETLERİNİN HALKA ARZINDA’

Halka arzlara yoğun bir talep var. Özellikle ilk günler tavan serisi ile işlem görüyor olmalar yani her gün yatırımcıya yüzde 10 getiri sunuyor olmaları oldukça cazip. Bir dönem bu zincir kırılmıştı fakat halka arz olan firmaların birkaç tavandan sonra tavan performansı bozulsa dahi orta vadede aşırı yükselmeleri yeniden güven tazeledi. Halka arzlar içerinde enerji şirketlerinin kendini katlayan fiyatlara yükselmiş olması yatırımcıların dikkatini enerji şirketlerine yoğunlaştırdı. Her halka arza katılmaya çalışan bir kitle var bunun dışında her halka arza katılmayan yatırımcılar yani seçici olan yatırımcı kitlesi var. Bu seçici kitle dahi enerji şirketleri halka arz olurken katılım gösteriyor. Halka arzlarda en yoğun talep de yine enerji şirketlerinin halka arzında görüyoruz. Borsa’ya olan talebe katkısı olduğunu tabi ki söyleyebiliriz.

“ENERJİ SEKTÖRÜ BU YILIN PARLAYAN YILDIZI”

Enerji sektörü bu yılın parlayan yıldızı oldu. Özellikle önceki sene artan enerji maliyetlerinin ardından güneş enerjisi başta olmak üzere, artan enerji talebini karşılamaya yönelik arz tarafında bir artış sağlamak için finansmana gereksinim duyuyorlar. Enerji şirketleri büyük çaplı firmalar olduğundan kurumsallaşmış olması ve likiditeye eş zamanlı kredibiliteye erişimi nihai önem taşıyor. Halka arz olmak, enerji firmalarına bu artıların yanı sıra globalleşme imkânı tanıyor. Sektör içerisinde disiplinli işleyen bir sistem kurulmuş olması, organize, şeffaf çalışma koşulları hem iş akışına katkı sağlıyor hem de sektöre güvenilir bir piyasa üzerinden sermaye elde etme imkânı sağlıyor.

“ENERJİ ŞİRKETLERİ SEKTÖRDE ARTAN REKABETTEN DOLAYI YERLERİNİ SAĞLAMLAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR”

Halka arz taleplerinin belki de en yoğun olduğu dönemi yaşıyoruz. Ekonomik gelişme ve modernleşme ilerledikçe, değişen çevre koşulları işletme faaliyetlerini daha karmaşık ve organizasyonları daha büyük hale getiriyor. Literatürde halka arz olmak daha çok denetim ve sorumluluk getirmesi ile iş akışlarını yavaşlatıyor görünse de, halka açılan firmalar kurumsallaşmayı benimsediğinde kurumsal yönetim ve şirket performansı arasındaki farkı ayrıştırarak, aradaki dengeyi sağlıklı işler hale getiriyorlar. Kurumsal yönetim ilkelerini görece daha iyi uygulayan şirketlerin, borsa performanslarının ve özsermaye kârlılıklarının daha yüksek olduğu, ayrıca daha iyi yönetilen şirketlerin kreditörlere daha çok güven verdikleri fark ettikleri için ihtiyaçları olan sermaye gücünü halka arzdan almayı tercih ediyorlar. Ayrıca Enerji şirketleri de artan enerji talebi ile büyüme hızı yüksek olan enerji sektöründe her gün artan rekabet şartlarında yerini sağlamlaştırmaya çalışırken sermayelerinin bir kısmını halka arz ile sağlamaya yönelik girişimlere başladılar. Böylece ardı ardına enerji firmalarının halka arzına şahit oluyoruz.

“HALKA ARZLAR CİDDİ BİR MARKA DEĞERİ YARATIYOR”

İç ve dış denetimlerin sıkılaşması, finansal kalemlerin en ince ayrıntısına kadar hesap verme yükümlülüğü, şeffaflık, en önemlisi de firmaların sürdürülebilirlik için gereken tüm şartların halka arz ile sağlanma zorunluluğuna girmiş olmaları hem yurt içinde hem de global piyasada değer artışı sağlıyor, ciddi bir marka değeri yaratıyor. Halka arz ile birlikte artan bilgilendirme, raporlama ve denetim gibi zorunluluklar sonucu şirketlerin kurumsallaşma süreçleri de hızlanıyor, yönetsel disiplin artıyor. Kararlar alınırken kısa vadeli sıcak satıştan ziyade orta-uzun döneme yayılan bir politika anlayışı benimseniyor.  Sektör bazlı dönemsel sıkıntılar yaşansa bile, halka arz olan firmaların daha uzun ömürlü olduğunu görebiliyoruz. Çünkü halka arz olan firmalar, kurumsal yönetim, şirketlerin şeffaflık, hesap verebilirlik, adillik ve sorumluluk ilkeleri etrafında stratejilerini yapılandırıyor. Halka arzlar işletmenin pay sahipleri, yönetim kurulu üyeleri, yöneticileri ile çalışanları ve iş ilişkisinde bulunduğu, diğer kurum ve kişilerle ilişkilerin belirli ilkelerle ve standartlarla, kurallara bağlanması kurum stratejilerinde orta-uzun vadeye yayılan, proaktif bir tavır almalarını, şirketlerin büyümesini gerektirecek.

İnfo Yatırım Analisti İbrahim Şişman:

“RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI SONRASI ENERJİ BÜTÜN DÜNYANIN GÜNDEMİNE OTURDU”

Geçtiğimiz yıl Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında enerji bütün dünyanın gündemine oturdu. Savaş öncesi 3,90 dolar civarında seyreden doğal gaz fiyatları savaş sonrasında 10 dolar mertebesine kadar yükseldi. Doğal gaz ısınmanın yanında elektrik üretiminde de oldukça önemli bir konuma sahip, 2023 Temmuz itibarıyla kurulu güç bazında doğal gaz çevrim santrali toplam kurulu gücün yüzde 24’ünü oluşturmakta. Doğal gaz fiyatları artarken elektrik fiyatları da aynı oranda arttı ve enerji tüketen şirketler için ciddi maliyetler oluşturmaya başladı. Bu süreçte elektrik üreticilerinin gelirlerinin ciddi oranda arttığını, özellikle hammaddelerini stoklayabilen veya fiyat artışlarına karşı hedge mekanizması kuran firmaların karlılıklarının ciddi derecede arttığına şahit olduk. Bu yüzden enerji sektörünün tüm paydaşlarına ilgi oldukça yoğundu.

“SEKTÖRE OLAN İLGİ GETİRİLERE DE YANSIDI”

Halka arz performanslarına bakıldığında enerji sektörüne olan ilginin getirilere yansıdığını da görüyoruz. 2021’den beri halka arz olan şirketlerin performanslarını incelediğimizde; bütün şirketlerin ortalama getirileri yüzde 402 olurken sadece enerji şirketlerinin ortalama getirisinin yüzde 590 olduğunu görüyoruz. Bist100’e göre rölatif getiri ortalaması ise tamamında yüzde 72 olurken, enerji şirketlerinin yüzde 127 olması ise yeni halka açılacak enerji şirketlerinde heyecan oluşturmaktadır.

“HALKA ARZ DÜŞÜK MALİYETLİ FİNANSMAN BULMANIN ÇÖZÜMLERİNDEN BİRİ”

Enerji yatırımlarına baktığımızda yatırımın geri dönüşleri uzun vadeli olmaktadır. Bu yüzden enerji şirketleri kısa vadeli borçlanma ile fizibilitesi zayıf çıkmakta ve uzun vadeli borçlanmaya ihtiyaç duymaktadır. Özellikle son dönemde enflasyonla mücadele için başta ABD olmak üzere birçok ülkenin merkez bankaları faiz haddelerini yukarı çekmiş durumda. Düşük maliyetli finansman bulmanın çözümlerinden birisi ise halka arz olduğu için şirketler halka arz olmak için adeta birbirleriyle yarışıyorlar. Sadece enerji şirketleri halka arz olduktan sonra enerji alanına yatırım yapmıyorlar, diğer sektörlerden de enerji maliyetlerini düşürmek için fon kullanım raporlarında halka arz gelirlerinin bir kısmını güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji üretimine kaynak ayırdıklarını görüyoruz.

“KAPASİTE ARTIŞ GELİŞMELERİ SEKTÖRÜN İŞTAHINI DESTEKLEYEBİLİR”

2021’den itibaren bakıldığında Borsa İstanbul’da halka arz olan 123 şirketten 24’ünün enerji sektöründen olduğu ve toplam halka arz büyüklüğü 83,2 milyar TL’nin yüzde 39,4’ü olan 32,8 milyar TL’nin enerji şirketlerinden oluştuğunu gördük. EPDK tarafından yapılan son açıklamalara baktığımızda ise son 1 yılda güneş enerjisine 10 milyar dolarlık yatırım yapıldığını duyurdu. Bu durum sektörün son 1 yıldaki gelişimini görmek açısından heyecan verse de yeni santraller için EPDK lisanssız üretim kapasitesinin dolduğunu duyurdu. Bu durumdan çıkmanın yolu ise trafo kapasitelerinin artırılarak yeni üretim sahaların kurulumuna imkân sağlamaktan geçiyor. Yeni yatırımların önünü açacak kapasite artış gelişmeleri sektörün iştahını desteklemeye devam edebilir.

A1 Capital Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Baki Atılal:

‘ENERJİ ŞİRKETLERİNİN HALKA ARZI BORSAYA TALEBİ ARTIRIYOR’

Enerji şirketlerinin halka arzı borsaya talebi çok net bir şekilde arttırıyor. 2023 yılındaki 32 halka arzın 7 tanesi enerji sektöründe ve Astor ile Akfen’i hariç tuttuğumuzda, ortalama katılımcı sayısı 2 milyon 375 bin seviyesinde. Bunda enerji sektörünün kritikliği haricinde hisse getirilerinin yüksek olmasının etkisi görülmektedir. Enerji şirketleri de bu halka arzlarla toplamda 19 milyar 320 milyon TL’lik finansman kaynağına sahip oldular. Borcun azaltılması yeni yatırımlarla verimlilik ve çeşitlilik artışı yatırımcıların bu hisseler üzerinde beklentilerinin artmasına da imkan sağlıyor. Bu çerçevede, hem bireysel hem de kurumsal yatırımcı talebinin Borsa İstanbul’da tamamen ve kısmen yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren veya atık yönetimi, hücre ve batarya üretimi gibi sürdürülebilir alanlarda yatırımı bulunan enerji hisselerinin arttığını görmekteyiz.

ŞİRKETLER İÇİN HALKA ARZIN 8 FAYDASI

Fosil yakıtların kullanımından yayılan sera gazlarının salımı,güneş enerjisi yansımaları, dünyanın yörüngesi, atmosferik bileşenler, volkanik küller, bulut örtüsü faktörleri, doğal iç süreçler ve dış zorlama etmenleri ile atmosferin bileşimindeki ya da arazi kullanımındaki sürekli insan kaynaklı değişiklikler, küresel iklim değişikliğine neden olarak görülüyor. İklim değişikliği özellikle kıyı şeridi olan ülkeler için önemli sonuçları olan küresel bir sorun.  Yapılan araştırmalara göre üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye, karmaşık bir iklim yapısına sahip. Bu nedenle iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek ülkeler arasında yer alıyor. Küresel iklim değişikliği ve yenilenebilir enerji, hem bugünümüzü hem de geleceğimizi etkileyen önemli unsurlar arasında yer alıyor.

Yenilenemeyen enerji kaynaklarının hızla tükenmesi, fosil yakıt maliyetlerindeki artış,  temiz enerjiye duyulan ihtiyacın her geçen gün artması çevre dostu bir gelecek için, büyüyen tüm sektörlerde olduğu gibi yenilenebilir enerji hisseleri de yatırımcılar tarafından ilgiyle takip ediliyor. Küresel ısınma ve iklim hedefleri doğrultusunda yenilenebilir kaynakların enerji arzı içindeki payı giderek artıyor. Yenilenebilir kaynakların içinde ise güneş enerjisi öne çıkıyor. Temiz teknolojilerin giderek gelişmesi ve üretim maliyetlerinin düşmesi güneş enerjisi yatırımlarını cazip hale getiriyor.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de Şirketlerin sürekli artan kredi maliyetlerine katlanmadan oldukça düşük maliyetle finansmana ulaşmaları sektörün borsaya olan ilgisinin süreklilikle artmasına neden oluyor.

Şirketler için halka arzların faydalarına baktığımızda ise;

• Şirketin öz kaynaklarının ve işletme sermayesinin güçlendirilmesi,

• Büyüme hedeflerinin devamlılığının sağlanması,

• Şirket paylarının likit hale getirilmesi neticesinde kredi verenler nezdinde gerekmesi durumunda daha düşük maliyetle borçlanma imkanına kavuşulması,

• Borsada işlem gören hisse senetlerini teminat olarak gösterip kredi kullanabilmeleri,

• Finansman amaçlı kullanılabilecek diğer sermaye piyasaları enstrümanlarının ihracı,

• Halka arz gelirleriyle yeni bina ya da arazi yatırımı, üretim tesislerinin inşası, satın almalar gibi faaliyetler gerçekleştirilebilmeleri,

• Yaptığı / sağladığı ürün ya da hizmetler ile ilgili her türlü yatırımcı açısından bilinirliği artması, 

• Yurt içi ve yurt dışında ortaklık ve M&A olanaklarına da kavuşmuş olmaları, 

Halka arz ile birlikte artan bilgilendirme, raporlama / denetim gibi zorunluluklar, şirketlerin kurumsallaşma süreçlerinin hızlanması olarak sıralayabiliriz.

“HALKA ARZLARA İLGİYİ ARTIRAN ANA ETMEN FİNANS İHTİYACIDIR”

Piyasada yaşanan finansman ihtiyacı şirketlerin halka arzlara ilgisini artıran ana etmendir. Şirketler ağırlıklı olarak işletme sermayesi ihtiyacı ve kredilerini azaltmak amacındalar ve halka arzlar da banka kredileri ile karşılaştırıldığında çok çok düşük maliyetlerle finansman sağlamış oluyorsunuz. Şirketin halka arz ile sağladığı fonların, geri ödenmesini gerektiren herhangi bir vade bulunmadığı için şirket belli dönemlerde sabit bir ödeme yapmak zorunda değil. Bu da şirketler için oldukça cazip bir finansman yöntemi. Halka açılan şirketlerin arz gelirini kullanmak taahhüdünde bulunduğu alanlarda; işletme sermayesinin güçlendirilmesi, finansal borçların ödenmesi, üretim tesisi ve yeni ürün yatırımları olarak dikkat çekmektedir. 

“KÜRESEL ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ENERJİ HİSSELERİNİ CAZİP HALE GETİRİYOR”

Küresel enerji dönüşümü, küresel ısınma, iklim krizi ve karbon salımı gibi konular enerji (yeşil) hisselerini uzun vadede cazip hale getiriyor. Özellikle küresel enerji dönüşümünün en önemli ayağını fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçiş oluşturuyor. İklim değişiklikleri, karbon salımı, yenilenebilir enerjiyi gittikçe daha önemli hale getirecek. Ayrıca enerji dönüşümü için devrim niteliğinde olan enerji depolama faaliyeti için birçok şirketin EPDK’dan ön lisans alması yeşil hisseleri uzun vadede önemli hale getiriyor. İhracat pazarlarında alacakların vadesi uzarken ithalat pazarlarında vadeler kısalıyor. Şirketlerde enflasyondan korunma, lojistik sorunlara takılmama ve hammaddeye erişim sıkıntıları nedeniyle artan talebi zamanında karşılayabilmek için kritik bazı hammadde ve yarı mamul alımları yaparak stok artışına gidiyorlar.