Petroleum Istanbul Fuarı 16. kez ziyaretçilerini ağırladı ‘Yaralarımızı Birlikte Sarıyoruz’ ana temasıyla gerçekleştirildi

Türkiye ve dünyanın en önde gelen enerji ve petrol firmaları 16-18 Mart tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Petroleum Istanbul ve Gas&Power Network fuarlarında bir araya geldi. 26 yılı aşkın süredir sektörün en büyük oyuncularını bir araya getiren Petroleum Istanbul’da, enerji sektörünün bugününe ve geleceğine yön veren en son teknolojik ürün ve hizmetler […]

Petroleum Istanbul Fuarı 16. kez ziyaretçilerini ağırladı ‘Yaralarımızı Birlikte Sarıyoruz’ ana temasıyla gerçekleştirildi
Burak Karagöl
  • Yayınlanma24 Mart 2023 11:22

Türkiye ve dünyanın en önde gelen enerji ve petrol firmaları 16-18 Mart tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Petroleum Istanbul ve Gas&Power Network fuarlarında bir araya geldi.

26 yılı aşkın süredir sektörün en büyük oyuncularını bir araya getiren Petroleum Istanbul’da, enerji sektörünün bugününe ve geleceğine yön veren en son teknolojik ürün ve hizmetler sergilendi. Son dönemde dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyüyen elektrikli araçlar ve e-şarj istasyonları yoğun ilgi gördü.

Alanında dünyanın en büyük ve en çok ziyaret edilen fuarı olma özelliğini taşıyan Petroleum Istanbul, 16 Mart tarihinde İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde 16. kez kapılarını ziyaretçilerine açtı. Enerji Fuarcılık tarafından düzenlenen Petroleum Istanbul ve Gas & Power Network 2023 fuarları ulusal ve uluslararası birçok ziyaretçiyi ağırladı. ‘En Büyük Aile Buluşması’nın açılışı yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

ÜST DÜZEY KATILIM GERÇEKLEŞTİ

Uluslararası Petrol, LPG, Madeni Yağ, Ekipman, İstasyon Market Ürünleri ve Teknoloji Fuarı Petroleum Istanbul 2023 bu yıl da enerji sektöründe faaliyet gösteren yerli ve yabancı dev firmaları buluşturdu.

Fuarların açılışına; ETKB Tabii Kaynaklar Daire Başkanı Leman Çetiner, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç, TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, PETDER Başkanı Yüksel Yılmaz, Türkiye LPG Derneği Başkanı Eyüp Aratay, ADER Başkanı Mihajlo Djurovic, PÜİS Başkanı İmran Okumuş, TABGİS Başkanı Murat Bilgin ile sektör ve katılımcı firma temsilcileri ve ziyaretçiler katıldı. Törende yapılan konuşmalara depremin ilk gününden itibaren enerji sektörünün verdiği ve halen devam eden destekleri damgasını vurdu.  Petroleum Istanbul’ da tek yürek olan sektör liderleri “Yaralarımızı Hep Birlikte Sarıyoruz” mesajı verdi.

AKARYAKIT SEKTÖRÜ TAM KADRO PETROLEUM ISTANBUL’DA YER ALDI

16. Uluslararası Petrol, LPG, Madeni Yağ Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı “Petroleum Istanbul” ve 5. Elektrik, Doğal Gaz ve Alternatif Enerji, Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı “Gas&Power Network” fuarlarında, akaryakıt, petrol, LPG, doğal gaz, elektrik, alternatif enerji ve madeni yağ ekipmanları, teknolojileri ile bu sektörlere ürün ve hizmet sunan alt sektörlerden firmalar yer aldı. Ayrıca büyüyen pazar payı ile her geçen gün dikkatleri çeken istasyon marketlerinde satışlarda önemli bir yer tutan ürünlerin temsilcileri, franchise veren markaların yöneticileri ile diğer tedarikçiler Petroleum Istanbul’un ziyaretçileri arasındaydı.

16 ÜLKEDEN 400’Ü AŞKIN ÜRÜN SERGİLENDİ, 42 BİN 386 KİŞİ ZİYARET ETTİ

Ev sahibi Enerji Fuarcılık A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Akıncı, yaptığı açıklamada depremde başarılı bir sınav veren ve belki de ayakta kalan en önemli sektör olan akaryakıt sektörünün Petroleum Istanbul’da bütün oyuncularıyla beraber yer aldığına dikkat çekti.  Fuarda bu sene sektörün uluslararası hedef pazarları arasında yer alan Çin, Rusya, İran, İngiltere gibi 16 ülkeden 400’ü aşkın ürünün sergilendiğini ve 42.386 ziyaretçi katılımı sağlandığını ifade eden Akıncı, Petroleum Istanbul’un da sektörle birlikte büyüdüğünün ve geliştiğinin altını çizdi. Enerji Fuarcılık A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Akıncı, sektörün Kasım 2023’ te Türkiye enerji piyasasının “Geleneksel ve En Büyük Aile Buluşması” 13. Türkiye Enerji Zirvesi’nde yeniden bir araya geleceğine dikkat çekti. 

‘PETROLEUM ISTANBUL AKADEMİ’ OTURUMLARI VE TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK BAYİ TOPLANTISI YOĞUN İLGİ GÖRDÜ

Petroleum Istanbul Akademi Konuşmaları kapsamında alanında uzman konuşmacıların yer aldığı; “Akaryakıt İstasyonları ve Enerji Tesislerinde Deprem Yönetmelikleri”, “Elektrikli Araçlar ve Şarj İstasyonları”, “İstasyonlarda Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz Uygulaması”, “Akaryakıt İstasyonlarında Çatı GES Uygulamaları”, “TSE ve Akaryakıt sektörü faaliyetleri – Sayaç Ölçümleri, Buhar Geri Dönüşüm Sistemleri v.b.”, “Akaryakıt Perakende Sektörünün Niteliksel Zorlukları ve Potansiyel Çözümler” başlıklı panellere ev sahipliği yapıldı. Petroleum Istanbul, aynı zamanda 18 bin bayinin temsil edildiği Türkiye’nin en büyük Bayi Buluşması’na da ev sahipliği yaptı. Büyük Bayi Toplantısı Enerji Petrol Gaz Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Emin Kaya moderatörlüğünde; PÜİS Genel Başkanı İmran Okumuş, ve TABGİS Başkanı Murat Bilgin’in katılımları ile gerçekleştirildi. Türkiye akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren çok sayıda bayi temsilcisi toplantıya katılım sağladı. ‘Petroleum Istanbul Akademi’ alanında fuar boyunca çeşitli oturumlar ile konuşmacılar ve ziyaretçiler sektöre dair konuları samimi bir ortamda tartışma imkanı buldu.

BAYİ CARD SAHİPLERİ ÖNEMLİ AVANTAJLARDAN FAYDALANDI

Üç gün boyunca devam eden Petroleum Istanbul’da; tüm akaryakıt, LPG, madeni yağ, otogaz ve tüp bayilerine gönderilen Bayi Card ile bayiler çeşitli avantajlardan yararlanma fırsatı da yakaladı. Bayi Card ile fuara ücretsiz giriş yapan bayiler, ayrıca Petrol Ofisi Bayi Lounge’da kendilerine özel olarak hazırlanan ikramlardan da faydalandılar.

ENERJİ SEKTÖRÜ, DARÜŞŞAFAKA DEPREM DESTEK KAMPANYASI’NA SAHİP ÇIKTI

Enerji sektörü, Petroleum Istanbul’da Darüşşafaka Deprem Destek Kampanyası’na sahip çıktı. Enerji Fuarcılık’ın depremde ailelerini kaybeden çocukların eğitimlerine destek olmak adına Darüşşafaka Eğitim Kurumları yaptığı işbirliği kapsamında; kurum, Petroleum Istanbul Fuarı süresince kampanya için bağış topladı. Enerji Fuarcılık A.Ş. tarafından sektöre öncü olmak adına 100 bin TL bağış yapıldı.

ELEKTRİKLİ ARAÇLAR VE ŞARJ İSTASYONU TEKNOLOJİLERİ DAMGA VURDU

Son dönemde atılan adımlarla birlikte şarj ağı işletmeci lisansı alan firma sayısı hızla artıyor. Bu alana ilginin artarak devam etmesi beklenirken, Elektrikli araçlar ve e-şarj istasyonlarına dair son teknolojik gelişmeler Petroleum Istanbul Fuarı’nda sergilendi. Petroleum Istanbul, şarj istasyonları için en ideal noktalardan birisi olan akaryakıt istasyonlarıyla şarj ağı yatırımcılarını aynı çatı altında bir araya getirdi. ‘Karbon sıfır’ hedefi doğrultusunda otomotiv sektörü, elektrikli araçlar ve beraberinde elektrikli şarj istasyonlarının geliştirilmesine yönelik uzun süredir önemli yatırımlar yapıyor. Bu yıl 16’ncısı düzenlenen Petroleum Istanbul, düşük yakıt ve bakım maliyetleri, yüksek verimlilik seviyeleri ile giderek daha fazla tercih edilen sektörün yükselen trendi elektrikli araçlar ve e-şarj istasyonlarına yer vererek, sektöre dikkat çekmeyi ve ivme kazandırmayı amaçladı.

‘PROJELER KAZANDIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol

Öncelikle deprem ve sel afetinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet yaralılarımıza acil şifalar, sevdiklerini kaybedenlerle de sabır dileklerimizi paylaşmak istiyoruz. Gönülden inanıyoruz ki uzun vadede yaralarımızı hep birlikte saracağız. TİSK olarak üye sendikalarımız ve çalışma arkadaşlarımız, aileleriyle birlikte toplam 10 milyon kişiyi temsil ediyoruz. Biz ülkemiz için uzun vadede ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Depremin ilk gününden itibaren dile getirdiğimiz konular vardı bunları hayata geçirmiş olmanın guruyla karşınızdayım. Bölgeye istikrarlı olarak uzun vadeli, sürekli ve yorulmadan destek olmamız lazım. Yaraları sarmaya da devam edeceğiz. Bugün itibariyle TİSK ekosistemimizden 8 milyar TL’nin üzerinde bir nakdi yardım bağışımızı da bölgeye ulaştırmış bulunuyoruz. Tamamlanan ve inşaatı devam eden çok büyük konteyner kentlerimiz var. Bu vesile ile iş dünyamızı saydığım temel ihtiyaçlar haricinde bölgeye yaratıcı projeler kazandırmaya teşvik ediyorum. Yine TİSK olarak ekosistemimizle birlikte iki yıl boyunca deprem bölgesinde bulunan lise ve üniversite öğrencilerine ücretsiz bir şekilde yeni nesil kodlama eğitimi aldıracağız. Ayrıca deprem bölgesindeki ailelere yüz yüze ve online olarak psikolojik destek sağlıyoruz. Bankalarımıza bir çağrıda bulunduk ve bu çağrıya ilk cevap veren Yapı Kredi bankası. Biliyorsunuz ki çağrı merkezleri uzaktan faaliyette bulunabiliyor. Konteyner kentlerde yaşayan vatandaşlarımıza istihdam sağlayarak buralarda çağrı merkezi kurulmasıyla ilgili bir projemiz var ve inşallah yakın zamanda hayata geçecek. TİSK olarak biz burada bu alanda ülkemizin yanındayız. Bizim de tabi kıymetli üyemiz PÜİS başta olmak üzere enerji ve petrol piyasasının kritik aktörlerinin, dağıtıcıdan üreticiye, altyapı firmalarından istasyonlara kadar tüm sektörün elbirliği ile orada olduğunu da ben bizzat kendi gözümle gördüm. Afetin etkileri devam ederken uzun vadede bakıldığında enerji sektörü dünya için kritik sektörlerden biri. 2022 yılında enerji talebi pandemi öncesi seviyeleri aştı. Sektör yüzde 5’lik büyüyor. Önümüzdeki yıllarda da sektör büyüyecek ve büyürken de şekillenecek, değişecek. Çünkü enerji sektörü bu büyümeyi yaşarken fırsatları ve riskleri barındırıyor. Güneş, hidrojen, yeni nesil depolama, düşük karbon stratejileri ve akıllı şebekeler konuşurken esasında bu sektör değişime uğruyor. Enerji sektörü eskisi gibi geleneksel bir endüstri değil. Yoğun teknoloji kullanımı gerektiren bir sektör. Ülkemizin de enerji faaliyetlerini ve yatırımları yaparken teknoloji unsurunu unutmaması gerekiyor. Burada büyük yatırımcılarımız var. Enerji sektörü son yirmi yılda çok büyük oranda değişti biliyorsunuz. İnsan kaynağı dediğiniz vakit bütün bu az evvel saydığım yeşil enerji karbon stratejileri veyahut yeşil hidrojeni hayata geçirmek için ciddi bir insan kaynağı açığı var. Hem teknoloji hem de yeni nesil süreçler konuşuyorsak sektörün ve sektör derneklerinin, sivil toplum örgütlerinin enerji sektöründeki yeni nesil insan kaynağına yatırım yapıyor olması gerekiyor. Ne yazık ki dünyada halen adil enerjiye erişimle ilgili sıkıntı var. 750 milyon insanın hala dünyada elektriği yok. Bu temel enerji sistemlerinin ne kadar önemli olduğunu biz deprem sürecinde de maalesef tecrübe etmiş olduk. Bu vesileyle de ben sektörün sürdürülebilir ve adil olma stratejisini hem ülkemiz hem de dünyada öncelikli çalışma alanı olarak belirlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Hem davet hem de bu güzel organizasyon için Sayın Komsuoğlu’na, Mustafa Beye ve organizasyonda emeği geçen tüm paydaşlara teşekkür ediyorum. Saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

‘SEKTÖR OLARAK DEVLETİMİZLE ÇOK İYİ KOORDİNE OLDUK’

PETDER Başkanı  Yüksel Yılmaz

Öncelikle Şubat ayında yaşadığımız depremin etkisi altındayız. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet yaralılara acil şifa diliyorum. Bu yıla da büyük felaketlerle başladık. Ülkemiz maalesef yüzyılda bir görülebilecek bir afet yaşadı. Yaralarını sarmamız da uzun yıllar alacak gibi duruyor. Ancak ben PETDER Başkanı olarak burada sektörümüzle, kıymetli paydaşlarımızla ve bütün şirketlerimizle gerçekten gurur ve onur duyuyorum. Depremi yaşadığımız ilk andan itibaren dernek olarak, derneğimiz bünyesinde bulunan şirketler olarak hem terminallerimizi açık tuttuk hem de binlerce tankeri bölgeye sevk ettik ve bunları para pul, fatura düşünmeden yaptık. İnşallah birçok cana dokunma imkanı yaşamışızdır. Bu anlamda bütün sektör paydaşlarına ve şirketlere çok teşekkür ediyorum. Ayrıca EPDK ve devletimiz de bizimle gerçekten çok iyi koordine oldu. Kendileriyle 7/24 telefonla görüşme fırsatı bulduk ve sürekli koordinasyon halindeydik. Afet anında mevzuatın bize yüklediği yükümlülükleri devletimizle konuşarak bir kenara bıraktık. Onlar da bize ‘siz yürüyün, gerekli takviye ve aksiyonları alın, biz arkadan mevzuatı getireceğiz’ dediler. Bu da bence devletimizin yaptığı önemli atılımlardan biriydi ve biz Pazartesiden itibaren birçok şeyi geride bırakarak afet bölgesine hızla yakıt ulaştırmak için seferber olduk. O anlamda da sektör olarak çok iyi bir sınav verdiğimizi düşünüyorum. Şu anda da bölgede tüp ve yakıt anlamında herhangi bir sıkıntı yok. Bu nedenle de ben bütün paydaşlarımıza ve arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bölgeye hala yardım ve desteklerimizi sürdürüyoruz ve elimizden geldiğince bayilerimize destek olmaya çalışıyoruz. Burada hem şirketler olarak hem de bireysel olarak önemli faaliyetler yaptığımızı biliyorum.

Aslında bu tarz yardımlar bu tarz organizasyonlardan çıkıyor. Fuarlarda ve zirvelerde birbirimizi tanıyor, birbirimizle organize olma fırsatı buluyoruz. Bu da bizi birbirimize yakınlaştırıyor. Birbirimize yakınlaştıkça da bu tarz kriz ortamlarında da çözüm üretmekte daha başarılı oluyoruz. Çünkü birbirimizi biliyor, birbirimizi anlıyoruz ve birbirimizi tanıyoruz. Birbirimizi tanıdıkça da diyalog ortamı oluşuyor. Daha iyi diyalog ortamı oldukça da bu tarz krizlerde ve sorunlarda birbirimizle çok daha hızlı aksiyonlar alabiliyoruz. Bu anlamda da ben Petroleum Istanbul Fuarı’nı düzenleyen Sertaç Komsuoğlu ve Mustafa Akıncıya teşekkür ediyorum. Çok büyük bir felaket yaşadık ve bundan hızlıca geri dönüp ayağa kalkmamız lazım. Ülkemiz, milletimiz çok büyük ve bizler çalışmaya devam etmek zorundayız. Çalıştıkça, çabaladıkça o bölgelere daha fazla kaynak yaratabilir, 13 milyon vatandaşımızı tekrar ayağa kaldıracağımıza inancımız tam. Petroleum Istanbul Fuarı’nın hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

‘ZORLUKLARI AŞMAK İÇİN ÇALIŞMAYA DEVAM ETMELİYİZ’

ADER Başkanı Mihajlo Djuroviç

Yaşanan depremden dolayı derin üzüntüleri bildirmek istiyorum. Vefat edenlere rahmet yaralananlara ise acil şifalar diliyorum. Bu deprem bildiğimiz kadarıyla yüzyılın en kötü doğal afetiydi. Depremin ilk saatinden itibaren ADER üyeleri de diğer herkes gibi üzerine düşeni yapmaya çalıştı. Tüm bayilerimize destek olmaya çalıştık. Maalesef teknik bazı sebeplerden dolayı zaman zaman sorunlar yaşadık. Olumsuzlukları birlikte hafifletmek için çalıştık ve daha çok çalışmaya devam edeceğiz. Bununla birlikte istasyonlarımızın kesintisiz bir şekilde hizmet vermesi için elimizden geleni yapıyoruz. Elektrikle ilgili bölgede bazı sorunlar yaşandı. Bu zorluğu aşmak için birlikte çalışmaya devam etmeliyiz. Geçen yılın başında Türkiye’deki görevime başladım. Türkiye enerji sektörü köklü düzenlemeleri olan, sektör kuralları ve iyi uygulamalarıyla diğer birçok ülkeye kıyasla güçlü bir konuma sahip. Enerji piyasasının tüm paydaşları, Enerji Bakanlığı, EPDK, özel şirketler ve sivil toplum kuruluşları bir çözüm bulmak için elinden geleni yapıyor. Bu sebeple kendilerine çok teşekkür ediyorum. Derneğimizin daha iyi hizmet etmesi için işbirliğine devam etmesi gerektiğine olan inancım tamdır. Türkiye’nin coğrafi konumu eşsiz. Bununla birlikte Türkiye enerji ticaret merkezi olma konusunda ön plana çıkıyor. Şimdiden bazı Rus enerji şirketleri ve hatta diğer sektörlerdeki şirketler Türkiye’de ticari yatırım fırsatları aramaya başladılar. Türkiye ile Rusya için her iki tarafın da yararına olacak ticaret kapasitesini arttırmak için ortak işbirliği isteği için elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız. Ben bu işbirliğinin Türkiye’nin enerji maliyetini azaltmak için de bir fırsat olduğuna inanıyorum ve teşekkür ediyorum.

‘TAŞINABİLİR YAKITLAR ORTADAN KALKMAYACAK’

Türkiye LPG Derneği Başkanı Eyüp Aratay

Ülkemiz son yüzyılda yaşadığı en büyük afetle karşı karşıya. Hala afetin etkilerini atlatamadık. Dün yaşadığımız sel felaketi de üstüne geldi ve binlerce canımızı bu afet dolayısıyla kaybettik. Bu vesile ile hem derneğimiz hem de şahsım adına tüm kaybettiğimiz canlar için Allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Burada bulunan bütün oyuncular aslında enerji sektörünün taşınabilir ve ulaşılabilir ürünlerini temsil ediyorlar. Bu afet bize bir kere daha gösterdi ki Türkiye’deki taşınabilir enerji kavramı sadece afetlerde hatırlanmamalı ve buna hazır olunmalı. 2011 yılı Van depremi, 2020 yılı Elazığ depremi ve son yaşadığımız afette yine afetin ilk saati itibariyle tek bir şeye ihtiyacımız vardı. Onlar da taşınabilir yakıtlar. İş makinalarını kamyonları çalıştırmak için herkes mazot istiyordu. Sabah altıdan itibaren benim cep telefonum tüp talepleriyle doluydu. Herkes tüp istiyordu ama elimizde tüp yoktu. Çünkü ülke olarak, sektör olarak daralmıştık ve bizden istenen tüpleri karşılamamız mümkün değildi, çünkü hazır değildik. Bu sektöre 29 senemi verdim çokta iyi hatırlıyorum. Her afetten sonra aynı şeyleri söylüyoruz. Bu konu ile ilgili kamu otoritelerinden bir sonraki afete hazırlık yapılması anlamında bunun tedbirlerinin alınmasını istiyoruz. Ama maalesef afet yaşandıktan sonra bu açıkları kapatmaya çalışıyoruz. Şununla gurur duyuyorum. Türkiye LPG sektörü olarak depremi duyduğumuz ilk andan itibaren, ülkedeki bütün gücümüzle bütün şirketler olarak oradaydık. Yüzbinlerce tüpü başka bölgelerden oraya çekerek ısınma ve yemek pişirme ihtiyacı için sevk ettik. Yine akaryakıt sektörünün gönderdiği motorin ve benzinin yanında oto gazı da o bölgeye ikmal ettik çünkü geceleri insanların tek sığınabilecekleri yerler arabalarıydı. Allah bir daha böyle büyük bir afetle bizleri sınamasın. Gerçekten birlikte çok zor bir süreçten geçiyoruz. Ama bir kez daha altını çiziyorum taşınabilir ve mobil yakıtlar hiçbir zaman ortadan kalkmayacak. Hele bizim gibi afet ülkesi olan bir ülke için kritik konumunu korumaya devam edecek. Bu anlamda bu fuara baktığımızda aslında bu fuar temel anlamda bu ürünleri sembolize ediyor. 16.’sını düzenleniyor ve ben 16’sında da bulundum. Katılımcılarına ve buraya gelen tüm profesyonellere hayırlı olması dileklerimle hepinizi saygı ile selamlıyor iyi fuarlar diliyorum.

‘BÜYÜK AİLENİN FERDİ OLMAKTAN GURUR DUYUYORUZ’

Enerji Fuarcılık Yön. Kur. Başkanı Mustafa Akıncı

Bu organizasyona ‘Yaralarımızı Birlikte Sarıyoruz’ sloganı ile çıktık. Allah bir daha deprem göstermesin demek yerine inşallah bir daha böyle yakalanmayalım, inşallah böyle büyük acıları bir daha yaşamayalım demek daha doğru. Kaybettiğimiz vatandaşlarımız için söylenecek söz yok çünkü sözün bittiği yerdeyiz. Hepsine tekrar Allah’tan rahmet diliyorum. İşte tam bu noktada milli birlik ve beraberliğimizin, dayanışmanın geliştirilmesi, artırılması hem bölge ekonomisine hem de ülke ekonomisine katkı sağlamak için bu tip uluslararası fuarların çok önemli olduğuna inanıyoruz. Bu anlamda depremde müthiş bir sınav veren belki de ayakta kalan ilk sektörlerden olan akaryakıt sektörü bugün burada bütün oyuncuları ile beraber. Bizler bu büyük ailenin bir ferdi olmaktan müthiş onur ve gurur duyuyoruz. Fuarda bu sene 16 farklı ülkeden 400’ü aşkın ürün sergileniyor ve üç gün boyunca açık kalacak. Depremzede firmalarımızı, bayilerimizi ağırlayacağız ve yaralarımızı birlikte sarmaya çalışacağız. Bir küçük paragraf da eğitim hayatımızın ulu çınarı Darüşşafaka için açmak istiyorum. Bu fuarda bu salonda bulunan herkes elinden geleni fazlasıyla yaptı ama Darüşşafaka’ya yapacağımız yardımlar da bizim geleceğimize ve eğitimimize ışık tutacak. Biz bunun çok önemli olduğuna inanıyoruz ve Enerji Fuarcılık olarak 100 bin TL bağışlıyoruz. Sizler de küçükte olsa desteklerinizi esirgemezseniz seviniriz. Hepinize tekrar hoş geldiniz diyorum. Şeref verdiniz.

‘ENTEGRE KAR MARJI YENİDEN DÜZENLENSİN’

PÜİS Genel Başkanı İmran Okumuş

Öncelikle ülkemizi derinden  etkileyen depremde hayatını kaybeden tüm kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Bugün önemli bir gün depremi tabi ki konuşacağız çünkü acımız çok büyük. Fakat bugün burada konuşarak depremden etkilenen vatandaşlarımıza katkı sağlayamayız.

Bugün burada Koç Holding, TÜPRAŞ ve dağıtım şirketleri var. Hazır sektör paydaşları buradayken ben sektörün iki konusundan bahsetmek istiyorum. Bu konulardan biri sektörün kar marjıdır. Yani akaryakıt bayilerinin ve paydaşlarının yaşayabilmesi için para kazanmamız lazım. Para kazanırsak depremzedelere yardım edebiliriz. Yani önce ekonomik özgürlüğümüzü alacağız sonra da ihtiyaç sahiplerine destek vereceğiz. Bunun da bir yöntemi var. Ben sayın Ali Koç’tan, siz dağıtım şirketlerinden, paydaşlarımızdan ve çözüm ortaklarımızdan bu iki konuda desteğinizi rica ediyorum. Bayilerin yaşaması için entegre kar marjının yeniden düzenlemesine ihtiyacımız var. Yani matbudan yüzdeye, kuruştan yüzdeye dönmek gibi bir talebimiz var. Yüzdeye dönmekten kastımız da şudur; Petrol fiyatlarının artışı, döviz fiyatlarının artışı, asgari ücret ve finansal maliyetlerimiz. Bu dört unsur belirlenip bunların yüzdesi alınarak dağıtıcı ile bayinin entegre kar marjının yüzdeye çevrilmesi akaryakıt fiyatlarının bu şekilde belirlenmesini talep ediyoruz. Bugün brütte olan yüzde 6’nın en az yüzde 10’un üzerinde olmasını, bunun için de hem TÜPRAŞ’ın hem de hükümetin ve dağıtım şirketlerinin desteğine ihtiyacımız var. Eğer bu yapılamazsa ne olur yine bir örnekle bunu anlatmak isterim.

TÜKETİCİ, İSTANBUL’DA YAKIT ALACAK İSTASYON BULAMAYABİLİR

Şu anda İstanbul bayileri burada, biz biliyorsunuz teşkilatlı bir işveren sendikasıyız. İstanbul Avrupa yakasında istasyonu olan ve Ereğli Marmarası dolum tesislerinden ikmal yapan meslektaşlarımız, üyelerimiz dolum tesislerine 1 km mesafede olan bir istasyondan 50 kuruş daha az fiyata akaryakıt satıyorlar. Sebebini hepiniz biliyorsunuz çünkü bunu yapan sizlersiniz. EPDK, Avrupa yakası fiyatlarına tavan fiyat uygulama niyetine girdiğinde, bu baz alındığı ve bu görüntüyü ortadan kaldırmak için de buradaki meslektaşlarımızı mağdur ediyoruz. Olabilir rıza ile ticaret yapıyoruz buna saygı duyuyorum ama ortada bir tehlike var. Gayrimenkul değerleri bu kadar artmışken, İstanbul’daki hiçbir bayi bundan sonra akaryakıt bayiliği yapmak için ticaretini sürdürmeyi düşünmez. Eğer imar değişikliği yapma fırsatı ve imkanları olsa İstanbul’daki bayiler inanıyorum ki oralara rezidans diker çok daha fazla para kazanırlar. Demek ki İstanbul’da ilerde akaryakıt krizi başlayacak. Yani tüketici İstanbul’da yakıt alacak istasyon bulamayacak. Bu riski görmemiz lazım.

KDV, ÖTV’YE DAHİL EDİLİRSE KAYIT DIŞI DİYE BİRŞEY KALMAZ

Fuarın 16’ncısı yapılıyor. 16’sında da konuşma yapan birkaç kişiden bir tanesiyim. Kayıt dışı ile mücadelede çok ciddi bir yol kat ettik ve tüm sektör paydaşlarının desteğini aldık. Kayıt dışı sadece bizim ticaretimizi değil çocuklarımızın geleceğini de çalıyor. Yani hazinenin soyulmasından bahsediyorum. Bu yüzden de bir önerimiz daha var. Yazar kasaya ihtiyaç yok. Dış satışlarla ilgili düzenleme yapılıyor, buna ihtiyaç yok. Otomasyona ihtiyaç yok. Yeniden düzenleme yapmaya ve sektöre maliyet getirmeye ihtiyaç yok. Tek bir madde ile bu konu çözülür. KDV’nin ÖTV’ye dahil edilmesi ile bu konu çözülür. Eğer KDV, ÖTV’ye dahil edilirse kayıt dışı diye bir şey kalmaz. Yani bu bütün maliyetlerin tamamını ortadan kaldırır.

TİSK’in başkanı burada ve ben de yönetim kurulu üyeliği yapıyorum. Özgür Burak Akkol benim çok beğendiğim, çok değer verdiğim iş dünyasına göreve geldiğinden beri yaptığı katkıları takdirle izlediğim, birlikte görev yapmaktan onur duyduğum değerli bir başkan. Asgari ücretle ilgili verdiği teşviklerle ilgili verdiği desteğe ben şahidim. Yönetim kurulu üyeliği yapıyorum. Burada da hepimizin adına teşekkür ediyorum. Bu konuda sizden ricam bu iki konuya destek verin diğerlerinin tamamını çözeriz. Sayın Komsuoğlu ve Akıncı’ya, fuarın hazırlanmasına katkı sağlayan herkese teşekkür ederim.

‘BU ACILARIN ÜSTESİNDEN GELECEĞİMİZE İNANCIMIZ TAM’

TABGİS Başkanı Murat Bilgin

Deprem felaketiyle hafızalarımızdan hiçbir zaman silinmeyecek acıların yaşandığı günlerden geçiyoruz. Maalesef bir de bunlara ilaveten Şanlıurfa, Adıyaman ve Malatya’yı etkileyen bir sel felaketimiz oldu. Yaralarımızı en kısa sürede sarabilmenin telaşı içindeyiz. Keşke bu felaket hiç yaşanmamış olsaydı. Biz de TABGİS olarak maalesef çok kıymetli üyelerimizi ve ailelerini kaybettik. Bu büyük felakette hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, geride kalanlara sabırlar diliyorum.

Yaşanan felaketin sektörümüz dahilinde etkileri de şüphesiz büyük oldu. Akaryakıt istasyonları kapsamında bilgi vermek gerekirse istasyonların yapıları itibariyle diğer binalara göre daha az hasar aldıklarını biliyoruz. Depremin etkilediği illerdeki bayi sayımız yaklaşık 2 bin civarında. TABGİS olarak depremin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki bayi meslektaşlarımızla yapmış olduğumuz görüşmelerde ilk etapta iletişim ve elektrik kesintilerinden dolayı sorun yaşadıklarını gördük. Yıkımın en fazla yaşandığı Kahramanmaraş ve Hatay’da daha ağır olmak üzere bazı istasyonların çevrelerindeki binaların yıkılması nedeniyle hasar aldığı, sayıları az olmakla birlikte bazı istasyonların kendi alanları içindeki binaların doğrudan hasar gördüğü anlaşılmaktadır. Bayi arkadaşlarımız depremin ilk dakikalarından itibaren akaryakıt ikmalinin yanında market ürünleri, tuvalet ihtiyacı gibi birçok konuda yardım ekipleri ve tüm vatandaşlarımıza canla başla hizmet etmeye çalışmışlardır. Üstelik meslektaşlarımız tüm bunları kendi kayıplarının acısını yaşarken yapmışlardır. Sadece istasyon içinde değil, akaryakıtın terminallerden istasyonlara ulaştırılmasında dağıtım şirketleriyle büyük bir uyum, dayanışma ve seferberlik içinde çalışmışlardır. Koşullar ne olursa olsun yaptıkları işin önemini ve sorumluluğunu tüm benlikleriyle kavramış olan meslektaşlarıma ve dağıtım şirketlerine teşekkür ediyorum. Türlü afetler ve pandemi gibi şimdiye kadar yaşanan her zor günde hayatın akışını kolaylaştıran ve fayda sağlayan bu yanı ile mesleğimiz hepimiz için gurur kaynağıdır. Meslektaşlarımız can siperane mücadele ederken biz de TABGİS olarak kamu kurumlarımızla irtibata geçtik. Afet bölgesinde sektörümüzle ilgili birçok yükümlüğün ertelenmesi için birtakım taleplerde bulunduk. Ayrıca EPDK’nın tankerlere geçiş önceliği tanıması için hemen girişimde bulunması, istasyonların otomasyon yükümlülüklerinin idari işlem dışında tutulması, dağıtıcı ve bayilerin akaryakıt ikmallerinde kısıtlamaların kaldırılmasına yönelik almış oldukları karar ve tedbirler bu bölgedeki akaryakıt istasyonlarının çok daha seri bir şekilde akaryakıt ihtiyacına cevap vermesinin önünü açmıştır. EPDK’ya da tüm katkıları için teşekkür ediyorum.

İstasyonlarımız bulunduğu her yeri aydınlatan, akaryakıt haricinde çok çeşitli ihtiyaçları aynı anda karşılayan ve bu yönleriyle de nadir olan işletmelerdir. Depremin etkilediği illerde maalesef olumsuz yaşam şartları nedeniyle insanlar başka şehirlere göç etmek durumunda kalıyorlar. Elbette devletimiz bu yaraları saracaktır. Ancak yıkımın çok büyük olduğu yerlerde yeniden yerleşim için belki biraz daha zaman gerekebilir. Akaryakıt istasyonu işleten bayi meslektaşlarımız işimizin doğası gereği kepenk indirip alıp başlarını gidemezler. Onlar yörelerinde kalıp hizmetlerini eksiksiz ve kesintisiz sürdürmeye devam edeceklerdir. Ama iş hacimlerinin olağanüstü küçülmesi nedeniyle zaten kısıtlı olan bayi karlarıyla yeniden inşa dönemi bitene kadar olan süreci destek olmadan atlatmaları imkansız. Bu yüzden şu an sektöre sağlanan desteklerin OHAL süresi ile kısıtlanmadan daha uzun sürelerde devam ettirilmesi için büyük önem taşıyor.

Bir ışık, bir tohum misali orada yaşam yeniden tesis edilinceye kadar o istasyonlarımız varlıklarını sürdürebilmeli ve hizmetlerine devam edebilmeliler. Devletimizin de sektörümüzün de bu acıların üstesinden geleceğine olan inancımız sonsuzdur. Ülkemizin hiçbir felakete uğramaması ve böyle büyük acıların da bir daha yaşanmaması en büyük temennimizdir. Bu vesile ile sektörümüzü bir araya getiren Petroleum Istanbul Fuarını düzenleyen Enerji Yayın Grubu’na uzun yıllardır bu etkinlikleriyle sektörel vizyonumuzun gelişmesine sağladıkları katkıdan dolayı teşekkürü borç biliyorum.