‘Enerjide bağımsızlık yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz’

13. Türkiye Enerji Zirvesi’ne katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, Türkiye ve dünya enerji piyasalarıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, 13. Türkiye Enerji Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, dünyada yerleşik kabullerin çatırdadığı, serbest ticaret kurallarının bizzat o kuralları koyanlar tarafından aşındırıldığı, korumacılık politikalarının her geçen gün güçlendiği, tedarik ve değer zincirlerinde ‘yakın merkez’, ‘dost merkez’ gibi seçici yaklaşımların öne çıktığı bir sürece şahitlik ettiklerini söyledi. Kalkınma ve serbest ticaretin getireceği yaygın refahın çatışmaları azaltacağı varsayımının gerçekleşmediğine işaret eden Kacır, günden güne yeni çatışmalar ve savaşların ortaya çıktığını dile getirdi. Kacır, enerji fiyatlarının hızla tırmanışa geçtiğine dikkati çekerek, araştırmaların bu krizin bir süre daha devam edeceğini ortaya koyduğunu ifade etti. Enerjide tedarik kaynak çeşitliliğini tesis etmek üzere yeni iş birliklerinin özellikle gelişmiş ülkelerin dış politikalarının öncelikli gündemi haline geldiğini belirten Kacır, fosil yakıtların neden olduğu karbon salımının da yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimi hızlandırdığını anlattı.

“ENERJİ SEKTÖRÜ DÖNÜŞÜM ÇAĞININ AREFESİNDE”

Dünya nüfusunun önemli bir bölümünü oluşturan ülkelerin giderek yaşlandığını ve birçok ülkenin de küresel kalkınmadan halen hak ettiği payı alamadığını ifade eden Sanayi Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “COVID pandemisinin yarattığı belirsizliğin ardından yaşanan Rusya-Ukrayna gerilimi nedeniyle enerji arz güvenliğinde endişelerin arttığı bir dönem. Yapılan araştırmalar, bu krizin bir süre daha devam edeceğini ortaya koyuyor. Bu nedenle enerjide tedarik kaynak çeşitliliğini tesis etmek üzere yeni iş birlikleri öncelikli gündem haline geldi.  Fosil yakıtların neden olduğu karbon salımı da yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimi daha da hızlandırdı. Yenilenebilir enerji teknolojilerinin geliştirilmesi ve kullanılmasını öncelikli hale getirdi. Enerji sektörü, bir dönüşüm çağının arifesinde. Türkiye hızla değişen küresel enerji denklemini ve fırsatları doğru analiz ederek uyguladığı politikalarla riskleri avantaja çeviren ülkelerden biri oldu. Doğu Batı ve Kuzey Güney Enerji Koridoru merkezinde yer alan Türkiye, yoğun enerji diplomasisiyle, kaynak ülkeleriyle tüketici arasında güvenli bir köprü vazifesi görüyor. Küresel ekonominin can damarı enerjinin tedariğini güvence altına alıyor, enerjinin küresel barışı güçlendiren bir araç olmasını sağlıyor. Türkiye Yüz Yılı’nda müreffeh bir ülke inşa etmenin anahtarı olarak başta yenilenebilir enerji kaynakları olmak üzere alternatif enerji kaynaklarının kullanımını daha da yaygınlaştırmayı, bu alanlarda üretim ve teknoloji geliştirme kabiliyetlerimizi güçlendirmeyi öngörüyoruz” dedi.

Ülke olarak 254 milyar dolarlık ihracatı daha ileri düzeylere çıkarmayı hedeflediklerini ifade eden Bakan Kacır, hedeflerinin Türkiye’nin küresel üretim üssü statüsünü perçinlemek ve rekabetçiliği sürdürmek olduğunu belirtti. Kacır konuşmasını şöyle sürdürdü; “Sanayi tesislerimizin kendi enerjilerini üretebilmelerine yönelik mevzuat düzenlemeleri yaptık. Bu konuda destek ve teşvik mekanizmaları çalıştırdık. Geldiğimiz nokta itibarıyla ülkemizde kurulu gücümüzde yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 55’e kadar yükseldi. Teşvik sistemimiz kapsamında enerji yatırımlarına 13 bin 63 teşvik belgesi düzenledik. 1 trilyon 750 milyar liralık sabit yatırımın önünü açtık. Bu yatırımların yarısını yenilenebilir enerji ve enerji depolama teknolojileri yatırımları oluşturmakta. Enerji üretimi konusunda ARGE çalışmalarını da önemsiyoruz. TÜBİTAK burs ve destek programlarıyla yenilenebilir enerji alanında son 21 yılda bin 151 projeye 3,1 milyar liradan fazla destek sağladık. İnovasyon ekosistemimizin kurumsal altyapıları olan teknoparklarımızda yer alan 355 girişimci firmamız, enerji alanında 2 bin 500’den fazla araştırma geliştirme projesi yürütüyor. Bu yenilikçi girişimcilere bugüne kadar 2 milyar liradan fazla destek sağladık. Teknoparklarımızda yer alan bu girişimlerin dörtte üçü yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteriyor. Devletimizin sağladığı tüm bu destek ve teşviklerle birlikte enerji altyapımızı güçlendirirken önemli kazanımlar sergiledik. Üreticilerimizin Avrupa değer zincirinin önemli oyuncuları, Avrupa’nın önemli tedarikçileri arasında yer almasını sağladık. Bugün Türkiye güneş paneli üretiminde Avrupa’da lider, dünyada dördüncü sıradadır. Türkiye güneş paneli üretiminin tüm aşamalarında üretim kabiliyetine sahiptir. Avrupa’nın beşinci büyük rüzgâr enerjisi ekipman üreticisi olarak kule, kanat, jeneratör gibi büyük aksamlara ek olarak kule iç aksamları ve bağlantı ekipmanlarını da yerli olarak üretiyoruz. Geldiğimiz noktada rüzgâr türbinlerinde yerlilik oranımız yüzde 60’ın üzerinde. Tabi bu başarıyla yetinmeyeceğimizi de özellikle vurgulamak isterim. Rüzgâr enerjisinde yerli üreticilerimizin, özellikle açık deniz rüzgâr türbinlerinde yetkinliklerini geliştirmesini ve sektöre güçlü bir tedarik ağı oluşturmayı önemsiyoruz. Sektörümüzün gelişimini hızlandıracak yeni endüstri bölgeleri kuracak ve ihracat potansiyelimizi harekete geçirmeye devam edeceğiz. Çandarlı Limanı’nı da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızla birlikte en kısa sürede hayata geçireceğiz. Bunlara ek olarak alternatif enerji kaynaklarının kullanımı ve üretimine yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin üretime geçmesinden sonra ülkemizde önemli bir boşluk daha doldurulmuş olacak. Akkuyu’nun ilk reaktörünü önümüzdeki yıl devreye alacağız. Sinop ve İğneada projeleri için uluslararası müzakerelerimizi sürdürüyoruz. Ayrıca küçük modüler reaktörler, ergitilmiş tuz reaktörü gibi yenilikçi uygulamaları ülkemizde gerçekleştirmek için hem tüm ulusal paydaşlarımızla hem uluslararası paydaşlarla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz ve planladığımız bütün bu atılımlarla 2053 net sıfır emisyon hedeflerimize ulaşacak, üretimin kalbi enerji sektöründe her geçen gün bağımsızlık yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz. Siz kıymetli iş insanlarımızla, girişimcilerimizle, profesyonel yöneticilerimizle birlikte teknoloji üreten güçlü Türkiye hedefimiz doğrultusunda dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almak için yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. Sözlerime son vermeden önce, 13. Türkiye Enerji Zirvesi’nin düzenlenmesinde emeği geçen herkese huzurlarınızda bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Zirvenin ülkemize hayırlı olmasını, Cumhuriyetimizin 100. yılında ikinci asrımıza adım atarken ortaya koyduğumuz Türkiye yüzyılı hedeflerine katkı sunmasını temenni ediyorum.”

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır,  X’te 13. Türkiye Enerji Zirvesi ile ilgili görüşlerini paylaştı:

“Barış İçin Enerji” başlığıyla düzenlenen 13. Türkiye Enerji Zirvesinde sektörün paydaşlarıyla bir araya geldik.

– Türkiye’mizin enerjide öncelikleri; 
– Arz güvenliği ve kaynak çeşitliliği,
– Yerli ve yenilenebilir kaynaklar ve
– Enerji teknolojilerinde üretici olmak. 

Avrupa’da güneş panelleri üretiminde birinci, rüzgar türbini bileşenleri üretiminde ilk 5’teyiz.  Küçük ve modüler reaktörler ile ergitilmiş tuz reaktörleri gibi nükleer enerjide yenilikçi alanlarda yetkinlik kazanmayı hedefliyoruz.

Türk sanayisini hedeflerine eriştirmede, enerji teknolojilerinde atacağımız adımlar kilit rol oynuyor.