‘Enerji dönüşümü için yeni ve daha güçlü bir yatırım ve reform dönemini başlatıyoruz’

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türk-Alman Enerji Forumu’nda yaptığı değerlendirmede; “Gerçekleştirmekte olduğumuz enerji dönüşümü için yeni ve daha güçlü bir yatırım ve reform dönemini başlatıyoruz. Bu yeni dönemde dönüşümün her alanında Alman ve Türk şirketlerini yatırıma ve iş birliğine davet ediyorum.” Sibel ACAR-ANKARA/ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Almanya Ekonomi ve […]

‘Enerji dönüşümü için yeni ve daha güçlü bir yatırım ve reform dönemini başlatıyoruz’
Burak Karagöl
  • Yayınlanma27 Ekim 2023 14:39

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türk-Alman Enerji Forumu’nda yaptığı değerlendirmede; “Gerçekleştirmekte olduğumuz enerji dönüşümü için yeni ve daha güçlü bir yatırım ve reform dönemini başlatıyoruz. Bu yeni dönemde dönüşümün her alanında Alman ve Türk şirketlerini yatırıma ve iş birliğine davet ediyorum.”

Sibel ACAR-ANKARA/ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck’in de katılımıyla düzenlenen Türk-Alman Enerji Forumu’na katıldı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, hem bölgesel hem de küresel olarak zorlu bir süreçten bir süreçten geçildiğini ifade ederek bu dönemde ikili, bölgesel ve çok taraflı iş birliklerinin çok daha büyük önem arz ettiğini belirtti.

İklim değişikliği ile mücadele için gerekli olan enerji dönüşümünün, ülkelerin tek başlarına üstesinden gelebileceği bir mücadele olmadığını bildiklerini kaydeden Bayraktar; “Bu anlamda, temellerini Alman Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanlığı ile birlikte 2012 yılında attığımız Türk-Alman Enerji Forumu, ikili ilişkilerimizi daha da güçlendirecek ve enerji alanındaki iş birliğimizin daha ileri seviyeye çıkmasına vesile olacaktır. Almanya, ülkemizin Avrupa’daki en önemli iş birliği ortaklarından biri konumundadır. İki ülke arasında siyasi, iktisadi ve kültürel çok yönlü münasebetler bulunmaktadır.   Almanya’da sayıları 3 milyonu aşan vatandaşımızın varlığı, her yıl Almanya’dan Türkiye’ye gelen 5 milyonu aşkın turist, aramızdaki bağları daha da kuvvetlendiriyor. İki ülke ilişkilerinin ekonomik boyutu da her geçen gün çeşitlenerek artıyor. Nitekim bugün, iki ülkenin gerek kamu gerek özel sektör temsilcilerinin etkinliğe olan yoğun ilgisi ve üst düzey katılımları bizlere önümüzdeki dönem için büyük ümit veriyor” diye konuştu.

“ENERJİ ALANINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR VE YEŞİL BİR GELECEK İNŞA ETME KONUSUNDA KARARLIYIZ”

Enerji politikasında yürütülen çalışmaların 30 yıl içinde karbon nötr ekonomi olma hedefleri doğrultusunda şekillendiğini kaydeden Bayraktar;Türkiye’nin elektrik ve doğal gaz talebi son 20 yılda 3 kat arttı. Elektrikte ortalama her yıl yüzde 4,7’lik talep artışı yaşadık. Enerji politikamızı, önümüzdeki süreçte de artmaya devam edecek enerji talebimizi karşılama, dışa bağımlılığımızı düşürme ve 30 yıl içinde karbon nötr bir ekonomi olma hedefleri doğrultusunda şekillendiriyoruz. Enerji alanında sürdürülebilir ve yeşil bir gelecek inşa etme konusunda kararlıyız. Ancak başarılı bir enerji dönüşümünün daha duyarlı, daha esnek ve daha rasyonel politika setleri ve elbette karşılıklı fayda temelinde ikili ve çok taraflı iş birlikleriyle mümkün olabileceğine inanıyoruz. Bu doğrultuda, Milli Enerji ve Maden Politikamız kapsamında yerli ve özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artırılması, başta enerji olmak üzere, sanayi, ulaştırma, tarım, hizmet sektörü gibi ekonominin tüm alanlarında enerji verimliliğinin teşvik edilmesi, nükleer enerjinin ve geçiş yakıtı olarak doğal gazın kullanılması, hidrojen, kritik mineraller ve depolama teknolojilerine yatırım yapılması ve elbette enerjide dijitalleşmeyi, öncelikli konularımız olarak belirledik.Bugün itibariyle, yenilenebilir enerji kaynaklarının kurulu kapasitemiz içerisindeki oranı yüzde 55 civarındadır. 2035 yılında bu oranı yüzde 65’e çıkarmayı hedefliyoruz. Bunun için her yıl 3.500 MW GW güneş ve 1.500 MW rüzgâr santralini devreye almalıyız. Ayrıca, önümüzdeki döneme ait planlamalarımız arasında 5.000 MW off-shore rüzgâr kurulu gücü de bulunmaktadır” dedi.

“ENERJİ YATIRIMLARINI BÜTÜNCÜL BİR BAKIŞ AÇISIYLA DEĞERLENDİRİYORUZ”

Teknolojide yerliliğin ve çeşitliliğin önemine yönelik değerlendirmede bulunan Bayraktar;Enerji yatırımlarını bütüncül bir bakış açısıyla değerlendiriyor, santral kurulumu ve elektrik üretiminden öte tüm tedarik zinciri ile ele alıyoruz. Son yıllarda yaşanan tedarik zinciri kırılmaları kaynakta olduğu gibi teknolojide de yerliliğin ve çeşitliliğin önemini ortaya çıkarmıştır. Bu sebeple, bir bağımlılıktan diğerine geçiş yapmamak adına hem yakıtların hem de sınai üretim merkezlerinin çeşitlendirilmesi ve küresel tedarik zincirinin güvenliği için birlikte çalışmalıyız.Yetişmiş insan kaynağı, büyük pazarı ve endüstriyel altyapısı ile Türkiye, yenilenebilir enerji başta olmak üzere temiz enerji teknolojilerinde ihtiyaç duyulan ekipman üretiminde büyük bir potansiyele sahiptir” ifadelerini kullandı.

Bayraktar, Enerji dönüşümünün, yeni ekonomik iş modelleri ve istihdam fırsatlarını beraberinde getirdiğine ve elektrifikasyonu hızlandırdığına vurgu yaparak; “Ancak bu süreçte, elektrik şebekelerinde ortaya çıkan zorlukların üstesinden gelinmesi, dijitalleşen enerji sistemlerinde siber güvenliğin sağlanması ve elektrik iletim altyapısına ilave yatırımlar yapılması gerekmektedir.  Bunun yanında Kesintili kaynak olan rüzgâr ve güneş enerjisinin payının artmasıyla sistemin yönetilmesi için baz yük ihtiyacını, karbonsuz elektrik üreten nükleer enerji ile desteklemeyi hedefliyoruz. Nükleer enerjide hem konvansiyonel hem de Küçük Modüler Nükleer Reaktörlerin de sisteme entegre edilmesi ile nükleer enerji kaynaklı kurulu kapasitemizin 30 yıl içerisinde 20 bin MW’a ulaşmasını hedefliyoruz.Diğer yandan, hidrojenin sanayide, ulaşımda, depolamadaki potansiyelini hayata geçirmeye dair çalışmalarımızı yürütüyoruz. Türkiye’nin yenilenebilir enerji potansiyelinin de özellikle yeşil hidrojen üretiminde kilit bir rol oynayacağına inanıyoruz” dedi.

“ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ İÇİN YENİ VE DAHA GÜÇLÜ BİR YATIRIM VE REFORM DÖNEMİNİ BAŞLATIYORUZ”

Belirlenen hedefler doğrultusunda enerji dönüşümünde yeni bir reform dönüşümünün başladığını da işaret eden Bakan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gerçekleştirmekte olduğumuz enerji dönüşümü için yeni ve daha güçlü bir yatırım ve reform dönemini başlatıyoruz. Almanya merkezleri şirketlerin ülkemizde bugüne kadar yaptığı yatırımları memnuniyetle karşılıyoruz. Bu yeni yatırım ve reform döneminde yenilenebilirden, enerji verimliliğine, doğal gazdan, depolamaya, yeşil hidrojenden, dijitalleşmeye, iletim ve dağıtım altyapılarına kadar dönüşümün her alanında Alman ve Türk şirketlerini yatırıma ve iş birliğine davet ediyorum. Forumun ülkelerimiz arasındaki iş birliğini çok daha ileri götüreceğine yürekten inanıyorum”

“İKLİM HEDEFLERİ BİR KUŞAK ÇALIŞMASIDIR”

Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck ise yaptığı konuşmada dünyanın ısınma sorununa dikkati çekerek büyük bir dönüşüm süreci yaşandığına altını çizdi.

Bu gelişmeler ışığında yeni perspektifleri hayata geçirmenin önemine değinen Habeck, Türk-Alman iş birliğine dikkati çekerek iki ülkenin güçlerini birleştirmesinin önemine değindi.

İklim görevleri doğrultusunda dünyanın dekarbonizasyon zamanının da geldiğini belirten Habeck;  “Enerjinin ülkeler tarafından üretilmesi gerekiyor. Sadece düşünmek değil yapmak da lazım. 2050’ye kadar karbon nötr olmamız lazım. Herkes kaybedecek zamanımızın olmadığını biliyor. Hedefler doğrultusunda Almanya’nın önünde 22 yıl Türkiye’nin ise 30 yıl gibi bir süre var. Bu süre karbonsuzlaşma için çok kısa bir süre. Bu bir kuşak projesidir. Bizim çalışmalarımızı daha sonraki kuşaklara da bırakacağı bir projedir. Fakat biz başarısız olursak, küresel ısınma kritik bir nokta yaşarsa bütün insanlık felaketlerle karşılaştıracaktır” diye konuştu.

Dünyanın yeşil dolaşıma başlamaya karar verdiğini belirten Habeck, ülkelerin bu doğrultuda büyük bütçeli çalışmalar yürüttüklerini de söyledi.

Bu sebeple e mobiliteye geçme zamanının geldiğini kaydeden Habeck; “Gerekli adımları atarsak bu mücadelede başarılı olabiliriz. Tüm bu gelişmeler iki ülke için başta sanayi sektörü olmak üzere büyük fırsatları da beraberinde getiriyor” diye konuştu.

İMZALAR ATILDI

Açılış konuşmalarının ardından, Habeck ve Bayraktar, iki ülkenin adına ortak bildiri imzaladı. Sonrasında ise şirketler arası anlaşmalar atıldı.