LPG sektöründe yıllardır kanayan bir yaradır ÖTV sorunu. Bu sorunun çözülmesi için yıllardır LPG sektörünün kurallı oyuncuları büyük emek harcadılar. Kurallı, disiplinli ve rekabetçi bir piyasanın oluşması için bu sektörün oyuncularının haklı talebine Ankara da sessiz kalmadı. LPG sektörü ilginç bir sektör. Son yıllarda maalesef bu sektörde de anlaşılamayan pazar hareketleri oluyor. Bu […]
LPG sektöründe yıllardır kanayan bir yaradır ÖTV sorunu. Bu sorunun çözülmesi için yıllardır LPG sektörünün kurallı oyuncuları büyük emek harcadılar. Kurallı, disiplinli ve rekabetçi bir piyasanın oluşması için bu sektörün oyuncularının haklı talebine Ankara da sessiz kalmadı.
LPG sektörü ilginç bir sektör.
Son yıllarda maalesef bu sektörde de anlaşılamayan pazar hareketleri oluyor. Bu gel-gitler zaten pazar paylarından çok rahat anlaşılabiliyor. Ankara’nın bu kararı sonrasında sektörde her şeyin aslına döneceği kesin.
Evet LPG piyasası için çok kritik belki de tarihi bir karar alındı. Bu kararın sektöre etkilerini Türkiye LPG Derneği Başkanı Selim Şiper ile konuştuk. Önce röportajı okuyalım, sonrasında bazı yorumlarımız olacak…
LPG’deki vergi kaynaklı sorunun temelinde yatan neydi? Neden yeni düzenleme ihtiyacı duyuldu?
Çok uzun zamandan beri tüplü ve dökme LPG ile otogaz LPG’nin arasında bir ÖTV farkı vardı. Zaman zaman makas açılıyordu, zaman zaman daralıyordu. En son Ekim ayında sadece otogazın ÖTV’si 1.778 liraya çıkarıldı. Tüplü ve dökme LPG’nin ÖTV’si ise 1.210 lirada tutuldu. Bu tasarrufla, arada tonda 568 liralık bir fark meydana geldi. Bu durum kazancını bu tür vergilerin üzerinden atlamakta bulan birtakım firmaların çok işine geldi. Tüplü veya dökme diye alarak otogaza satış yapmaya başladılar. Tonda 568 lira hakikaten büyük bir marj. Bazı noktalarda otogaz LPG’nin fiyatı normal rafineri çıkış fiyatının bile altına indi. Burada bir damping söz konusuydu. Dolayısıyla piyasada haksız bir rekabet durumu ortaya çıktı. ÖTV sadece rafineri alışlarında incelenebilecek bir konu. Piyasanın diğer katmanlarındaki kesilmiş olan faturalara yansımıyor. Bir nevi ham madde maliyeti gibi görünüyor. Öyle olunca bunun takibi ve teftişi çok zor. Bu nedenle de zaten kendi ticari başarılarını kanunun etrafında dolanarak veya kanuna aykırı birtakım hareketlerde bulunarak ispata çalışan insanlar hemen bu konuya odaklandılar. Bu kuralsız durum nizama uygun operasyonlar yapan şirketlere çok büyük darbe oldu. Zaten uzun zamandan beri bazı ilgi odakları tüplü ve dökme LPG ile otogaz LPG’nin ÖTV’lerinin eşitlenmesini savunuyorlardı. Biz Türkiye LPG Derneği olarak biraz daha detaya inerek ve bir adım daha fazla atarak şunu söyledik; ÖTV’lerin eşitlenmesinde bizce hiçbir sakınca yok hatta yapılması çok iyi olur. ÖTV farkından doğan, kurnazlıkla elde edilen, devletten kaçırılan paraların, tekrardan resmi kayıtlara dönmesi için çok güzel fırsattır. Ancak biz sadece otogazla iştigal eden şirketler değiliz. Nereden bakılırsa bakılsın Avrupa’nın en büyük tüplü LPG pazarlarından biri Türkiye. Tüplü LPG’yi bugünün çerçevesinde kırsal ve gelir düzeyi ortalamanın biraz daha altında olan vatandaşlar kullanıyor. Dolayısıyla yapılabilecek hareketin bu insanları mağdur etmeyecek şekilde yapılması lazım. Tüplü LPG’nin 568 liralık ÖTV’sini artırdığınızda ÖTV’den gelen etkiyle, fiyatların 7-8 lira bir anda artmasına neden olursunuz. Bizler, bürokrasi ve teknokrasiye bu kitlenin bu şekilde mağdur edilmemesini önerdik. Evet ÖTV’leri eşitleyelim ama tüketicilerin de zarar görmesini engelleyelim dedik. Bunun için tüplü ve dökme LPG’nin KDV’sini eş zamanlı olarak %18’den %8’e indirilmesini ifade ettik. Bu düzenlemeler için Kanun değişikliğine gerek olmadığı tespiti de yapıldı. ÖTV değişiklikleri Bakanlar Kuruluna bağlıdır. Türkiye’de %18, %8 ve %1 oranında KDV’ler vardır. Bu sınıflar arasında ürünlerin kaydırılması Maliye Bakanlığının kararına tabi. Maliye Bakanlığı aldığı bir kararla %18 KDV’ye tabi bir ürünü %8’e hatta %1’e indirebilir. Önemli olan şey ikisinin eş zamanlı olarak yapılıp tüketicinin fazla bir zarar görmesini engellemek. Bu konuda da bildiklerimizi yetkililerle paylaştık. Sevinerek ifade edelim bürokrasi ve teknokrasi son derece dirayetli bir şekilde bu kararı aldı. Geldiğimiz noktada bütün ÖTV’ler eşitlendi. Tüplü ve dökme LPG’nin KDV’sini %18’den %8’e indirdiğiniz zaman da şöyle bir denklem ortaya çıkıyor, 568 lira tonda ÖTV’yi yükselttiniz fakat buna mukabil KDV’yi indirmekle yaklaşık 498 TL’lik KDV indirimi verdiniz. Yani aradaki fark tüp başına 50 ile 75 kuruşluk cüzi bir fiyat artışını beraberinde getirdi. Şimdi ne olacak, ÖTV’ler eşitlendiğine göre artık ÖTV’den doğacak ve bir takım ticari kurnazlıklar yapılıp oradan yenecek bir ekmek kalmadı. Son 5 yıla baktığınızda görünen o ki; esasen enerji sektörümüzde illegal faaliyetlerin veya vergi kaybına ya da kaçağına sebebiyet veren birtakım aktivitelerin engellemesinde muhteşem bir yol kat edildi. Bugün artık akaryakıt pazarında kaçak akaryakıtın lafı bile edilmiyor. Meşhur 10 numara… Bunda da büyük yol kat edildi. Bu işin son halkası LPG’deki ÖTV’den doğan farkın kapatılmasıydı. Zaten bir piyasanın olması gerektiği gibi işlemesinin baş şartı bütün oyuncuların kanuna, nizama göre hareket etmesidir. KDV’de yapılan indirimle yönetim erkini elinde bulunduran mekanizma vatandaşı da düşündüğünü ortaya koydu. ÖTV işi hallolmuştur. Tüplü ve dökme LPG’nin KDV’si %8’di, otogazın KDV’si %18. Dolayısıyla aradaki bu 10 puanlık farkı yine kurnazlık yaparak kullanabilirler. Tabii ki bazıları buna teşebbüs edebilirler ancak unutmasınlar ki; KDV her katmanda ayrı olarak faturada gösterilmek zorunda olduğundan bunun takibi çok daha kolaydır. Maliye Bakanlığı ve Vergi Dairelerinin KDV takibi yapma tecrübesi çok daha fazladır. Dolayısıyla önerebileceğimiz şey, artık bu ticari kurnazlıkların bir kenara bırakılarak kanun ve nizam çerçevesinde bu işlerin yürütülmesidir. Aksi takdirde başlarına gelecek sorunlardan kimse sorumlu değildir.
Bu süreçte gerek kamuoyunda gerekse karar verici otorite nezdinde farkındalık oluşması noktasında Türkiye LPG Derneği olarak ne tür çalışmalar yaptınız?
Biz Türkiye LPG Derneği olarak ilk bakışta görünen şeye odaklanmadık. Bunun bir- iki adım ötesini görüp, detaylı bir şekilde çalışıp durumu gerekli makamlara sunduk. Hakikaten bir kanal çalışması yapmanın huzurunu yaşıyoruz. Çok bilinçli, bilgili ve tüketicinin lehine olan bir durum yaratmaktan da fevkalade gururluyuz. Türkiye LPG Derneği hiçbir zaman bürokrasi ve teknokrasi ile olan ilişkilerini dolaylı bir şekilde yapmaz. Bu defa da aynen böyle oldu. Bu yaklaşımlar çerçevesinde çok kritik olan ÖTV yükselmesi ve KDV düşmesini eş zamanlı olarak yakalayabildik. Bu noktada bütün katkı sağlayanları tebrik etmek lazım.
Yeni düzenleme sizce beklenen etkiyi doğuracak mı? Vergi kaynaklı sorun giderilmiş oldu mu?
Büyük çapta bu iş çözülmüştür. Yalnız burada bir uyarı vermek istiyoruz. Şu anda Tüpraş’tan otogaz veya tüplü bir gaz aldığınızda ÖTV aynı ve KDV %18 olarak uygulanıyor. Siz, sizden sonraki katmana bunu tüplü olarak intikal ettiriyorsanız %8 olarak faturalandırıyorsunuz. Bu ne demektir; %18 ödediniz, %8’le aktarıyorsunuz. Arada 10 puanlık bir fark var. Bu bizim derneğimizin üyeleri gibi düzgün çalışan şirketlerin sırf bu düzeni kurabilmek için bir fedakarlığıdır. Çünkü bu %10 fark bir şekilde finanse edilmek zorunda. Sektör bunu göğüslemeye hazırdır. Yeter ki düzen ve intizam gelsin. Burada uyarı noktası şu; halen bu son kararnamede açık kalmış ve çok kısa zamanda telafisi gereken bir durum var. Rafineriden alırken %18 KDV ödüyorsunuz ama kararnamede, dağıtıcıların kendi arasında yapacağı toptan ticarette yine cinsine göre tüplüyse %8, otogazsa %18 KDV uygulaması var. O yüzden bizim uyarımız ve ricamız şudur; bu noktada da KDV’ler %18 olsun. Bu durum çok küçük de olsa bazı kurnazlıklara sebebiyet verebilir. Acilen bir kararname tamamlaması yapılarak dağıtıcıların kendi arasında yaptıkları toptan satışlarda da adeta rafineriden alıyormuşçasına %18 KDV uygulaması olmalıdır. Ondan sonra da iş Maliye ve teftişlere kalıyor. Bu alınan tedbir söylediğim uyarı da gerçekleşirse bu işi kökünden halledecek potansiyele sahip.
LPG sektörüne ilişkin olarak bundan sonraki süreçte yapılmasını beklediğiniz başlıca düzenlemeler neler?
Sektör doğal olarak her zaman belirli sorunları olan bir sektör. Ancak bunları medeniyet çerçevesinde dile getirip uygun zaman ve zemini bularak düzeltmek lazım. Bizim kanunumuz 2005’te çıkmış bir kanun. Dolayısıyla günün şartlarına adapte edilmesi gereken mevzular olabilir. Mesela otogaz veya dökme işi yapabilmek için illaki tüplü LPG işine girmek gibi bir şart vardır. Artık bunun gerekliliğinin kalıp kalmadığını tartışmanın vakti gelmiştir. Tabii ki bu serbest bırakılsın anlamına gelmiyor. Çünkü serbest bıraktığınızda bu beyaz tankerler dediğimiz illegal oluşumlara zemin hazırlanmış olur. Ama gereksiz bu yükümlülüğü dağıtıcı firmaların sırtından almanın vakti gelmiştir diye düşünüyoruz. Mesela ithalatta bir sayaç sorunu vardı. Yine karşılıklı anlayış çerçevesinde ve realist bir zaman içinde çözümleyebildik. Meşhur karekod dediğimiz tüplerin izlenmesine yönelik çabalar var. Burada da yine bürokrasi ve teknokrasiden gerçekler ve yapılabilecekler arasında bir yaklaşım beklentimiz mevcut. Bütün bunlar da bugüne kadar olduğu gibi karşılıklı anlayış ve bilgilendirme çerçevesinde halledilecektir. Çözülmeyecek hiçbir sorun yoktur. Türkiye dünyaya örnek bir kanuna ve sektöre sahiptir.
Selim Şiper ile yaptığımız röportajın noktasına virgülüne dokunmadık. Ankara’nın bu kararına ve kararlı tutumuna sektör adına bir kez daha teşekkür ediyoruz. Keza sektörde bu kararın çıkmasında emeği olan herkese ayrıca teşekkür ediyoruz. Bu arada Şiper’ın de vurguladığı gibi dağıtıcılar arasında ticarette tüplü ve otogaz arasındaki KDV farkının değişmesi şart. Bu durum eğer önlem alınmazsa kuralsız oyuncular için gelir kapısı olarak kalacaktır.
İKİ ÖNEMLİ İSİM
Petrol Ofisi’ni Vitol’un alması sonrasında yeni yapının nasıl olacağı merak konusuydu. Ve sonunda akaryakıt ve LPG piyasalarının yakından tanıdığı bir isim, Selim Şiper Petrol Ofisi’nin CEO’su olarak ilan edildi. Şiper’in Petrol Ofisi’nin başına geçmesi sektör adına büyük bir şans. Kurallı, rekabetçi, disiplinli bir piyasa için verilen mücadelede Şiper’in ciddi mesaisi ve emeği var. Türkiye LPG Derneği Başkanı da olan Selim Şiper’e yeni görevinde başarılar diliyorum.
Ve Eyüp Aratay… İpragaz’ın yeni CEO’su Eyüp Aratay oldu. Eyüp Aratay’ın İpragaz’ın son dönem politikalarında önemli rolü var. Aynı zamanda SSDGD Başkanı olan Eyüp Aratay, başta GO olmak üzere SHV Energy’nin Türkiye’deki tüm iştiraklerinin başında olacak. Aratay’ın da yeni görevini kutluyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, İstanbul Energy Forum’da konuştu22 Kasım 202416:49 Bakan Bayraktar, İEF kapsamında önemli temaslarda bulundu22 Kasım 202414:07 “65’ten fazla şehirdeki ağımızla büyümeye devam ediyoruz”22 Kasım 202413:57 Bakan Bayraktar, Gürcistan Birinci Başbakan Yardımcısı Davitashvili ile görüştü22 Kasım 202413:50 Sorokin, Türkiye’nin enerjide merkez ülke olmasının önemini vurguladı22 Kasım 202411:06