Rusya, 2050 enerji stratejisini belirledi

Mehmet Ekici – İstanbul

Geçtiğimiz günlerde Rus Hükümeti ‘2050 Enerji Stratejisini’ açıkladı. Katıldığı bir enerji oturumunda konuşma gerçekleştiren Rus Başbakan Misuştin, Rusya’nın yeni enerji hamleleri, gelecekte fosil kaynakların yeri ve olası yatırımlar hakkında açıklamalarda bulundu.

Enerji stratejisi kapsamında Rusya’da petrol üretiminin 2030 yılında 540 metrik tona çıkması ve 2050 yılına kadar bu seviyede kalmasının beklendiğini söyleyen Başbakan Misuştin, “Petrol ihracatı 2030 yılında 235 metrik tona yavaşça yükselecek ve 2050 yılına kadar bu seviyede kalacak. Ayrıca, petrol ve petrol ürünleri ihracat altyapı kapasitesi 2030 yılına kadar 550 metrik tona çıkacak. Petrol rafinasyonu ve petrol ürünü ihracat hacmi 2030 yılına kadar 2023’e göre yaklaşık %3 artarak 2050 yılına kadar sırasıyla yaklaşık 283 metrik ton ve 127 metrik tona ulaşacak” şeklinde konuştu.

2050’YE KADAR RUS ENERJİ ARZININ BEL KEMİĞİ FOSİL YAKITLAR

Rusya’nın gaz üretiminin 2050 yılına kadar 1.107 milyar metreküpe çıkmasının hedeflendiğini ifade eden Misuştin, “2030 yılı için hedef senaryo, gaz üretimini 853 milyar metreküpe, 2036 yılına kadar ise 965 milyar metreküpe çıkarmak. İhracatın 2030 yılında 293 milyar metreküpe, 2050 yılında ise 438 milyar metreküpe çıkarmayı hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.
LNG üretimi ve ihracatı hakkında da konuşan Başbakan, “Enerji stratejisi kapsamındaki LNG ihracatı 2030 yılında 142 milyar metreküpe, 2050 yılında ise 241 milyar metreküpe ulaşacak. Ayrıca, 2030 yılına kadar faaliyette olan LNG projelerinin sayısını 100 metrik ton/yıl toplam üretim kapasitesiyle yediye çıkarmayı planlıyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Paylaşılan stratejiye göre, fosil yakıtların 2050’ye kadar küresel enerji arzının bel kemiği olmayı sürdüreceği net bir şekilde belirtiliyor. Ayrıca sıvılaştırılmış doğal gazın (LNG), lojistik avantajları sayesinde dünya enerji ticaretinde giderek daha stratejik bir rol üstleneceği vurgulanıyor.

ENERJİDE DÖNÜŞÜM

Stratejide, 2050’ye kadar küresel ölçekte yenilenebilir enerjiye geçiş ihtimali “stres senaryosu” olarak ele alınıyor.

Ancak bu dönüşümün dünya ekonomisine ağır bir yük getireceği, enerji kullanımında %20 düşüş ve alternatif kaynaklara üç kat yatırım gerektireceği için düşük riskli bir olasılık olarak değerlendiriliyor.

Stratejide özellikle nükleer enerjinin toplam elektrik üretim yapısındaki payının yüzde 25’e çıkarılması, yenilenebilir enerji segmentinde kapasitelerin aktif olarak artırılması, ilerici çevre standartlarının getirilmesi ve enerji tasarrufunu teşvik edici tedbirlerin alınması öngörülüyor.

ELEKTRİK TALEBİ TAHMİN EDİLENDEN DAHA HIZLI ARTIYOR

Rusya’nın elektrik talebinin son beş yılda, özellikle doğu ve güney bölgelerinde tahmin edilenden daha hızlı arttığını ifade eden Misuştin, “Başkan Putin, iç pazarı doyurmak ve bölgelerimize, şehirlerimize ve işletmelerimize uygun fiyatlı ve ucuz elektrik sağlamak için önlemlerin, ulusal yakıt ve enerji sektörünün gelişiminin yüksek öncelikli bir yönü olduğunu vurguladı. Bu alanda halihazırda çok şey başardık. Aralık 2024’ün sonlarında, önümüzdeki birkaç yıl içinde elektrik endüstrisi tesislerinin konumlandırılması için genel bir planı onayladık. Bu plan kapsamında, yeni kurulan elektrik üretim ekipmanlarının hacmi, yedekli elektrik santrallerini yüzde 100 aşacak ve ülkenin elektrik şebekesinin genel kapasitesi yüzde 15 artacak” diyerek konuyla ilgili açıklamalarını sürdürdü.

Üretim tesislerinin kurulu gücünün 2030 yılında en az 274,7 gigavata, 2036 yılında 287 gigavata ve 2050 yılında ise 331,2 gigavata çıkarılması hedefleniyor.

Programda, elektrik şebekelerini daha dayanıklı hale getirmek ve uzun yıllar boyunca kuruluşların ve hanelerin uzun vadeli elektrik talebini karşılamak için ayrıntılı yaklaşımlar çizmenin önemi vurgulandı. Rusya’da elektrik fiyatlarının dünyadaki en düşük fiyatlardan biri olduğu vurgulanırken, Misuştin bu önemli avantajı bireyler ve işletmeler için korumak için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.