
Enerji dönüşümünün merkezinde yer alan nadir toprak elementleri, Türkiye için hem ekonomik hem de jeopolitik fırsatlar barındırıyor. VAT Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
Enerji ve maden stratejileri artık birbirinden ayrı düşünülemiyor. Elektrikli araçlardan rüzgar türbinlerine, savunma sanayiinden batarya teknolojilerine kadar birçok sektörde kritik rol oynayan nadir toprak elementleri, dünya genelinde yeni bir rekabet alanı yaratmış durumda.
Bu yarışta Türkiye’nin elinde büyük bir koz var: Eskişehir-Beylikova’da tespit edilen 570 milyon tonluk dev nadir toprak elementi rezervi, ülkemizi dünya sıralamasında ikinci sıraya taşıyor. VAT Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş, gazetemize yaptığı özel açıklamada, bu stratejik avantajın doğru yönetilmesi durumunda Türkiye’nin enerji ve teknoloji dünyasında söz sahibi ülkelerden biri olabileceğini vurguladı.
VAT Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş
“BUGÜN DÜNYA ÜRETİMİNİN YAKLAŞIK YÜZDE 70’İNİ HALA ÇİN KARŞILIYOR”
Karataş açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:
“Enerji ve Nadir Toprak Elementleri: Türkiye’nin Stratejik Önemi
Enerji, madenler ve strateji artık birbirinden ayrı düşünülemiyor. Son yıllarda sıkça konuştuğumuz nadir toprak elementleri, bu denklemde belki de en kritik alanlardan biri haline geldi. Elektrikli araçlardan rüzgar türbinlerine, savunma sanayiinden batarya teknolojilerine kadar pek çok alanda bu elementlere olan ihtiyaç giderek artıyor. Özellikle yeşil dönüşümün hızlandığı bu dönemde, bu elementler olmadan bir enerji veya teknoloji dönüşümünü gerçekleştirmek neredeyse imkânsız hale gelmiş durumda.
Bu çerçevede dünya büyük bir rekabetin içinde. Çin’in bu alandaki güçlü konumu uzun süredir biliniyor; bugün dünya üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini hâlâ Çin karşılıyor. Ancak özellikle ABD’nin bu alandaki bağımlılığı azaltma çabaları dikkat çekiyor. Ukrayna’ya olan ilgide enerji güvenliği kadar, bölgedeki nadir toprak elementleri potansiyelinin de etkili olduğu açıkça görülüyor. Bu sadece savaş ve jeopolitik değil, aynı zamanda kaynak savaşı.
“TÜRKİYE’DE TAHMİNİ NADİR TOPRAK ELEMENTLERİ REZERVİ YAKLAŞIK 694 MİLYON TON CEVHER”
ak elementleri üretimi yılda yaklaşık 300 bin ton civarındadır. 2023 verilerine göre Çin 210 bin ton, ABD 43 bin ton, Avustralya ise yaklaşık 20 bin ton üretim gerçekleştirmiştir. Türkiye’nin ise toplam nadir toprak elementleri rezervi yaklaşık 694 milyon ton cevher olarak tahmin edilmektedir. Bu rezervin 17 nadir elementin tamamını içerdiği ve özellikle lantan, seriyum, neodimyum ve disprozyum gibi stratejik elementleri barındırdığı belirtiliyor. Sadece Eskişehir-Beylikova sahasında 570 milyon tonluk cevher rezervi tespit edilmiştir ki bu rakam Türkiye’yi dünya çapında en büyük ikinci nadir toprak elementi rezervine sahip ülke konumuna getirmektedir.
Buna karşın Türkiye’nin yıllık iç tüketimi oldukça sınırlıdır. Henüz gelişmekte olan bir teknoloji ve üretim altyapısı olduğu için, yılda sadece birkaç yüz ton düzeyinde ithalatla ihtiyaç karşılanmaktadır. Ancak elektrikli araç üretimi, yerli batarya yatırımları ve rüzgar türbini üretimindeki artışla birlikte bu ihtiyacın 5 ila 10 yıl içinde katlanarak artacağı öngörülmektedir.
“TÜRKİYE BU DENKLEMDE GÜÇLÜ BİR OYUNCU OLABİLECEK KONUMDA”
Özellikle neodimyum-demir-boron mıknatıslarının elektrikli araç motorlarında ve rüzgar türbinlerinde kullanımı nedeniyle, bu alanda her 1 gigavatlık rüzgar enerjisi kapasitesi için yaklaşık 300-400 ton nadir toprak elementi ihtiyacı doğmaktadır. Türkiye’nin sadece 2035’e kadar hedeflediği 30 gigavatlık yeni rüzgar kapasitesi için bile bu alanda binlerce tonluk stratejik madde gerekecektir.
Türkiye ise bu denklemde güçlü bir oyuncu olabilecek konumda. Türkiye, bu elementlerin üretimini artırdıkça ve bunları ileri teknolojiye entegre etmeye başladıkça, geleceğin enerji ve teknoloji dünyasında söz sahibi ülkelerden biri olabilir.
Bir başka önemli gelişme de Türkiye’nin Afrika’daki artan etkinliği. Bu bölgede Çin’in yıllardır süren etkisini dengeleyecek yeni bir aktör arayışı var. Türkiye, diplomatik ilişkileri ve iş birlikleriyle burada sadece enerji değil, aynı zamanda nadir toprak elementleri konusunda da bir açılım sağlayabilir. Bu alandaki adımlar, sadece ekonomik değil, jeopolitik olarak da Türkiye’nin elini güçlendirir.
‘SAHİP OLDUĞUMUZ REZERV KADAR, BU REZERVLERİ NASIL YÖNETTİĞİMİZ DE ÖNEMLİ’
Tabii şunu da unutmamak lazım: Sahip olduğumuz rezervler kadar, bu rezervleri nasıl yönettiğimiz de önemli. Sadece maden çıkarmak yetmiyor, bu elementleri ayırabilmek, işleyebilmek ve ileri teknoloji ürünlere dönüştürebilmek gerekiyor. Aksi takdirde sadece ham madde ihracatı yapan bir ülke olarak kalırız. Bu da değer zincirinde en alt basamakta kalmak anlamına gelir.
Örneğin bor madeni… Türkiye, dünya bor rezervlerinin büyük bölümüne sahip ve bu konuda son yıllarda gerçekten önemli bir başarı ortaya koydu. Eti Maden’in kurduğu işleme tesisleri sayesinde artık sadece hammadde değil, rafine bor ürünleri ve uç ürünler de üretebiliyoruz. Lityum üretimi, bor katkılı temizlik ürünleri ve ileri teknolojiye dönük kimyasal türevler gibi adımlar, bu alandaki stratejik yaklaşımın somut örnekleri oldu. Bu başarının nadir toprak elementleri alanında da tekrarlanması, Türkiye’yi sadece kaynak sahibi değil, teknolojiye yön veren bir ülke haline getirebilir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin önünde ciddi bir fırsat penceresi var. Hem sahip olduğumuz yerli kaynaklar hem de uluslararası alandaki ilişkilerimiz bu fırsatı değerlendirmemizi mümkün kılıyor. Ancak bunu gerçekleştirebilmek için stratejik bakış açısı, yatırım ve kararlılık şart. Çünkü artık sadece enerjiye sahip olan değil, onu yöneten ve stratejiye dönüştüren ülkeler söz sahibi olacak.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 İzmir Doğalgaz’dan resim yarışması25 Nisan 202517:44 “Türkiye, madencilik sektöründe ne durumda?”25 Nisan 202517:36 Volvo Cars, tamamen elektrikli EX30 modelinin üretimine Avrupa’da başladı25 Nisan 202517:32 İnci GS Yuasa, mesleki eğitime katkısıyla genç yetenekleri sektöre hazırlıyor25 Nisan 202517:30 Günsan Elektrik, iş ortakları için unutulmaz bir seyahat düzenledi25 Nisan 202517:29