
ABD’de yeniden başkanlık koltuğuna oturan Donald Trump enerji piyasasında önemli etkiler yaratıyor. “Enerji Hakimiyeti” stratejisi belirleyen Donald Trump, doğal gaz piyasasını nasıl etkileyecek?
Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) 47. Başkanı Donald Trump, ikinci kez başkanlık koltuğuna oturdu. Göreve gelir gelmez bir dizi kararname imzalayan Trump, enerji alanında da dönüm noktası olabilecek adımlar atıyor.
Başkan Trump “Enerji Hakimiyeti” stratejisi belirleyip hem kendi ülkesindeki kaynakları verimli kullanmayı amaçlıyor hem de küresel kaynaklara sahip olma arzusuyla hareket ediyor. Bu strateji, özellikle petrol ve doğal gaz üretimindeki artış, fosil yakıtlara verilen destek ve çevre düzenlemelerinin gevşetilmesiyle iyice şekillendi.
Trump yönetimi konuyla ilgili ilk olarak 15 Şubat tarihinde, İçişleri Bakanı Doug Burgum ile Enerji Bakanı Chris Wright’ın liderliğinde “Ulusal Enerji Hakimiyeti Konseyi” kurulmasına yönelik kararnameye imza atmıştı. Kararnamenin önemine işaret eden Trump, “Diğer tüm ülkelerden daha fazla enerjimiz var ve şimdi onu serbest bırakıyoruz” diye konuştu.
Yaşanan bu gelişmeler ışığında OME Hidrokarbonlar Direktörü Sohbet Karbuz ve Energy Aspects Kıdemli Analisti Serkan Şahin Gas&Power gazetesi okurları için Trump’ın doğal gaz piyasalarına etkisini yorumladı.
“ENERJİ İHRACATI BİR DIŞ POLİTİKA ARACI HALİNE GELEBİLİR”
Trump’ın başkanlık döneminde enerji politikalarının küresel piyasalara etkisi nasıl olacak?
OME Hidrokarbonlar Direktörü Sohbet Karbuz
Seçim kampanyası ve sonrasında ucuz ve bol enerji yanında ABD’nin petrol ve gaz sektöründe liderliği elinde tutacağını söyleyen Donald Trump’ın izlediği politikalar yalnızca ABD ekonomisi ve enerji sektörü için değil aynı zamanda küresel piyasalar için de önemli sonuçlar doğuracak.
Bunun en büyük etkisini LNG sektöründe göreceğiz. Biden yönetiminin LNG ihracat tesislerine verilen izinleri dondurması kararını göreve gelir gelmez iptal eden Trump, ABD’nin küresel LNG ihracatında en büyük oyuncu olarak kalmasını sağlamlaştıracak. Ancak gel git yapmakta olan tarife ve ticaret politikaları, ve bunun beraberinde getireceği misillemeler bazı kilit pazarlarda enerji ticaretini etkileyebilecek. Yaptırımlar konusunu da bunu dahil edebiliriz çünkü Iran ve Venezuela’ya karşı getirilecek muhtemel yaptırımlar petrol piyasasında etkisini gösterebilecekken Rusya-Ukrayna savaşında muhtemel bir anlaşma Rusya’ya uygulanan yaptırımların gevşemesini beraberinde getirebilir. Tarifeler ile Çin’in üzerine gitme olasılığı da çabası. Dolayısıyla, Rusya-Ukrayna savaşı ile topyekün değişen küresel petrol ve gaz ticaret akışı yeniden şekillenebilir. Nihayetinde enerji ihracatı bir dış politika aracı haline gelebilir.
“YEŞİL DÖNÜŞÜM HAYALLERİ BİR BAŞKA BAHARA ERTELENECEK”
Trump’ın yenilenebilir enerjiye bakışı ve fosil yakıtlara verdiği destek global enerji dengelemesi üzerinde hangi sonuçları doğurur?
Trump’ın ABD’yi Paris İklim Anlaşması’ndan çekmesi küresel iklim hedeflerini alt üst edecek. Muhtemelen, yenilenebilir enerji teknolojilerinin yaygınlaşması ve yatırımcıların temiz enerji projelerine olan güveni muhtemelen zedelenecek. Yeşil Yeni Düzen’i (Green New Deal) Yeşil Yeni Aldatmaca olarak tasvir eden birinin elektrikli araçlara verilen teşvikleri ortadan kaldırması, deniz üstü rüzgar türbinleri başta olmak üzere rüzgar türbinlerinin yaygınlaşmasını önlemesi ve hidrojen sektörüne uzak durması küresel boyutta yaralara yol açabilir. Dolayısıyla net sıfır hedefleri bir yana yeşil dönüşüm hayalleri bir başka bahara ertelenecek.
“TRUMP ÇİN VE İRAN ÜZERİNE KURULU BİR SİYASET İZLEYECEK”
Energy Aspects Kıdemli Analisti Serkan Şahin
ABD’nin yeni seçilen Başkanı Donald Trump’ın uluslararası ilişkiler ve enerji konuları etrafındaki politikalarının Türkiye’yi doğrudan ilgilendirecek bazı sonuçları olacağını düşünüyorum. Buradaki en önemli etki Trump’ın Biden’ın aksine Avrupa ve Rusya’dan ziyade Çin ve İran üzerine kurulu bir siyaset izleyeceği görüntüsü kaynaklı olacak. Biden’ın aksine Trump’ın Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta bir taraf olmak istemediği ve bu savaşta Avrupa’yı, en azından Avrupa Birliği’nin beklentilerine paralel olarak, desteklemediği aşikar. Bu siyasi değişim, Rusya ve Ukrayna arasında bir ateşkesin tahminlerden daha önce oluşması, hatta bu yıl içerisinde bir barış antlaşması imzalanması ile bile sonuçlanabilir. Bu durumda, Rusya’dan hala gaz almaya hevesli bazı Güneydoğu Avrupa ülkelerine gidecek Rusya gazı için kısa vadede en gerçekçi çözüm Türk Akımı olarak görünmekte. Olası bir barış ortamında, Rus gazının Doğu Avrupa ülkeleri yerine farklı rotalardan Avrupa’ya gelmesine Almanya başta olmak üzere bazı AB üyesi ülkelerin sessiz kalma ihtimali güçlü.
TRUMP ORTA DOĞU’DA BÜYÜK BİR SAVAŞ İSTİYOR MU?
Bu olumlu durumun aksine Trump politikaları iki farklı sinir ucuyla sürekli oynayacak gibi görünüyor. Bunlardan ilki İran olacak. Son zamanlarda İran’a yönelik daha tehditkar söylemler olsa da Trump’ın Orta Doğu’da bir büyük savaş istemediğini düşünüyorum. Her ne kadar İsrail’e destek olacağını kesin dille belirtmiş olsa da muhtemelen İran’ın ekonomik ve siyasi açıdan zorlayıp, Suriye’deki etkisini azaltmaya çalışacaktır. İsrail’in İran’a bir askeri müdahalesine destek vermeyeceği gibi ABD’yi böyle bir operasyonun dışında tutmak isteyecektir. Ancak İran’a uygulanan ambargoların yakın zamanda kalkmayacağı da bu politikaların bir sonucu olacak. Bu durumda İran’ın petrol ve doğalgaz üretim yatırımlarında hızlanma olması da yakın zamanda çok olası gözükmüyor. Bu durumda İran’ın artan iç talebi ile beraber daralan doğalgaz ihracat kapasitesi daha da sıkışacak gibi görünmekte. Türkiye, her ne kadar İran’dan ithal ettiği doğal gazın payını son yıllarda düşürmüş olsa da toplam boru hattı gazı ithalatında %10 civarı bir paya sahip. En son Türkmenistan ile imzalanan doğalgaz anlaşması ile belki İran’ın atıl ihracat kapasitesi tekrar kullanım oranını artırabilir ancak İran üzerindeki her türlü siyasi ve ekonomik belirsizlik, İran’dan Türkiye’ye gelen gaz için bir risk olarak kalmaya devam edecektir.
“ÇİN’E KARŞI SERT ÖNLEMLER ALACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Trump’ın tüm hamleleri içerisinde bence en büyük payı tekrar Çin ile girişeceği ticaret savaşları alacak. Daha Başkan olur olmaz ABD’nin diğer ülkelerle olan ticari dengesizliğini ve gümrük tarifeleri ve ek vergilerle bunun önüne geçeceğini sıklıkla dile getiren Trump’ın ABD’nin ticaret açığını en çok verdiği ülke olan Çin’e karşı sert önlemler alacağını düşünüyorum. Muhtemelen buradaki tonunu Rusya’yı tamamen yanına aldığından emin olduktan sonra daha da artıracaktır ancak şimdiden Çin ürünlerine uygulanan ek gümrük ve vergiler ile bunun sinyallerini almaya başladık. Trump’ın odağının merkezine Asya-Pasifik’e koyacağını NATO üyesi ve müttefiki ülkelerin neredeyse tamamına karşı tonunu sertleştirirken, NATO’nun Asya-Pasifik müttefiklerine aynı sertlikle çıkışmamasından da anlayabiliyoruz. Çin ile girişeceği ticaret ve gümrük savaşlarının küresel büyümeyi ve ticareti yavaşlatma tehlikesi çok büyük. Bu da Asya’nın enerji ve dolayısıyla LNG talebinde bir azalma oluşturacaktır. Aynı zamanda Biden yönetimi zamanında durdurulan LNG yatırımlarının Trump döneminde tekrar hayata geçeceği düşünülürse azalan Asya LNG talebi ve artan ABD LNG ihracatı Avrupa’ya daha fazla ABD LNG’sinin gelmesi ile sonuçlanabilir ki bu Avrupa bölgesinde gaz fiyatları için iyi bir durum olabilir. Türkiye, bu durumda hem enerji faturasında biraz rahatlama hem de Doğu ve Güneydoğu Avrupa koridoru için boru hattı gazı ve LNG’nin giriş noktası olabilir. Bu durum iyi yönetilirse Türkiye’nin yakın zamanlı Trump politikalarından kazançlı çıkma ihtimali bence güçlü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 ASPİLSAN Enerji, ürettiği pil ve bataryalarla savunma sanayisinin karbon ayak izini düşürüyor19 Nisan 202512:36 Rekabet Kurulu, Stellantis’in, Tofaş tarafından devralma işlemini onayladı19 Nisan 202512:34 ABD yönetimi, madencilik projelerinde izin süreçlerini hızlandırıyor19 Nisan 202512:33 Güneş enerjisine dayalı elektrik üretimi yatırımlarına ilişkin düzenleme19 Nisan 202512:31 Trafikteki elektrikli otomobil sayısı bir yılda 2 katına çıktı19 Nisan 202512:30