‘Maliyet esaslı model’de sona doğru

Elektrik ve doğal gaz faturalarında maliyet esaslı model düşündüklerini ifade eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Vatandaşımızı dünyada artan fiyatlara karşı korumaya devam edeceğiz” diye konuştu.

‘Maliyet esaslı model’de sona doğru
Petroturk.com
  • Yayınlanma4 Ekim 2024 16:04
  • Güncelleme4 Ekim 2024 16:08

Uluslararası piyasalarda pandemiyle birlikte artan enerji fiyatlarına karşı başlatılan sübvansiyon desteği devam ediyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar yaptığı açıklamalarda dar gelirli vatandaşı korumaya devam edecek maliyet esaslı model üzerinde çalıştıklarını belirterek “Çok tüketenin maliyetine katlandığı bir destek modeline geçmek lazım” dedi.

Orta Vadeli Program’da (OVP) öncelikli unsurlardan bir tanesinin cari açık ve enflasyonla mücadele olduğunun altını çizen Bakan Bayraktar, “Enflasyon ve cari açık konuları enerji fiyatları ve enerji ithalatı yönünden çok alakalı konular. Biz de Orta Vadeli Program kapsamında enerji ithalatını düşürerek bunun cari açığı düşürmesini ve enerji maliyetlerini de düşürerek enflasyon üzerindeki baskıları azaltmak için çalışıyoruz. Bunun ötesine bakarsak, OVP’nin hedeflerinden biri de yapısal anlamda yeşil dönüşüm konusuyla ilgili. Türkiye’nin sanayide kullandığı enerjinin yeşil ve çevreyle uyumlu şekilde tedarik edilmesiyle ilgili çok ciddi bir dönüşüm sürecinden geçiyoruz. OVP’deki en önemli unsurlardan bir tanesi de bu dönüşüm. Diğer bir önemli konu da yapısal reformlar. OVP’de izin süreçlerinde de bir takım kanuni düzenlemelerle Türkiye’nin yeni bir reform sürecine girdiğini görüyoruz ve bunun içinde enerjiyle ilgili önemli reform hamleleri var. Önümüzdeki dönemde kanuni düzenleme gerektirenleri TBMM’yle beraber diğerlerini de kurumlarımız üzerinden yapacağız. Enflasyon ve cari açıkla mücadelede yeşil dönüşümle birlikte yerli kaynakların yoğun olarak kullanıldığı dolayısıyla maliyetlerin düşürüldüğü bir süreci hedefliyoruz” dedi.

FATURALARIN YÜZDE 60’I DEVLETTEN

Türkiye’nin 81 iline doğal gazı ulaştırdıklarını ifade eden Bakan Bayraktar, “Doğal gaz ve elektrik vatandaşımızın en temel ihtiyaçları arasında bulunuyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın 22 yıl önceki doğal gazı Türkiye’deki bütün hane halkına götürme hedefi doğrultusunda şimdi 81 ilde doğal gazımız var. Doğal gaz bir zaruret olarak insanların evlerindeki iş yerlerinde ve sanayide kullandığı çok önemli bir yakıt. Sakarya Gaz Sahası’ndaki doğal gaz keşfimize kadar neredeyse tamamına yakını ithal ediyorduk. Dolayısıyla ithal kaynak olarak doğal gaz aslında sizin fiyatını belirlemediğiniz ve uluslararası birçok gelişmeden etkilenen bir kaynak. Özellikle pandemi ve sonrasında Avrupa’da bin metreküp doğal gazın 3 bin doların üzerine çıktığı bir süreç yaşadık. Aslında bu fiyat kırılganlıklarıyla muhatap olduğumuz bir yakıttan bahsediyoruz. Özellikle pandemiyle birlikte ekonominin neredeyse durduğu süreçten başlayarak devletimiz büyük oranda hane halkımızı, ticarethanelerimizi destekledi ve bu destekler halen devam ediyor. Yani bizim hazine üzerinden elektrik ve doğal gazda çok ciddi bir desteğimiz var. Rakamlarla konuşacak olursak bin TL’lik faturanın elektrik ve doğal gazda yüzde 60’ını yani 600 TL’si halen devletimiz tarafından karşılanıyor. Vatandaşımıza uluslararası piyasalardan kaynaklanan enerji fiyatı artışlarını imkanlarımız ölçüsünde minimum yansıtmaya gayret ediyoruz. Bu kış için konuşmak gerekirse imkanlar dahilinde destekleri devam ettirme hedefimiz var” dedi.

“VATANDAŞIMIZI KORUMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Küresel piyasalarda enerjide fiyat dalgalanmalarından da bahseden Bakan Bayraktar, “Vatandaşımızı dünyada artan fiyatlara karşı korumaya devam edeceğiz. Herhangi bir fiyat artışına gidilmemesi durumunda 2025 yılının destek bütçesi yaklaşık 942 milyar TL olarak öngörülüyor. Türkiye’nin bütçesi 11 trilyon civarında ve bunun neredeyse yüzde 10’u enerji desteklerine ayrılıyor. Dolayısıyla burada desteği tüketim esaslı ortaya koymak, çok tüketenin maliyetine katlandığı bir destek modeline geçmek lazım” diye konuştu.

“DESTEK MEKANİZMALARINI DOĞRU KURGULAMAMIZ GEREKİYOR”

Önceliklerinin enflasyonla mücadele olduğunu aktaran Bakan Bayraktar, enerji fiyatlarının enflasyon üzerindeki etkisini de göz önünde bulundurarak fiyat ayarlamaları yaptıklarını dile getirdi. Bakan Bayraktar konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunu yaparken de destek mekanizmalarını doğru kurgulamamız daha etkin kullanmamız gerekiyor. Bu destek mekanizmasında aslında gelir gurubu yüksek yani ürünün gerçek maliyetine katlanabilecek kullanıcılara ürünün fiyatını maliyet esaslı yansıtmak daha doğru diye düşünüyoruz. Türkiye’nin hane başı tüketimi 130 ila 200 kWh arasında gerçekleşiyor. Biz ortalama 200 kWh olarak ele alıyoruz. 400 – 500 kWh bir tüketiciyseniz biz muhtemelen bu tüketici üst gelir grubunda bir tüketici diyoruz. Bu tüketici gurubunun evinde muhtemelen çok fazla elektrikli eşya olabilir. TOGG’la birlikte elektrikli araçlar hayatımıza çok hızlı girdi. Tüketiciler evlerinde bu araçları da şarj ediyor ve içten yanmalı araç kullanmadığı için ÖTV ödemiyor. Yani burada tüketicinin çok ciddi bir kazanımı var ve biz halen bunu da sübvanse ediyoruz. Türkiye’de 36 milyon civarında abone var. Bunun yüzde 3’lük gibi bir diliminin yüksek tüketim gurubunda olabileceğini düşünüyoruz. 400 kWh için arkadaşlarımız bir çalışma yaptılar. Bu çalışma da yaklaşık bir milyon aboneye denk geliyor. Bu abonelerin tüketimde gerçek maliyetlerini karşılamalarını isteyeceğiz. Şuan için çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmanın enerji verimliliğini de beraberinde getireceğini düşünüyoruz. Böylece enerjimizi de daha verimli kullanacağız. Çalışmalarımız devam ediyor. Elbette öngöremediğimiz şeyler de oluyor. Kırsalda belki aynı binada oturan üç aile tek sayaç kullanıyor. Tek hane olarak tüketimleri gelir düzeyinin altında kalsa da aynı sayacı kullandıkları için yüksek tüketim grubuna giriyorlar. Böyle hassas durumlarda hassas çalışmalar yapmanız gerekiyor. Bu tarz istisnaları da hesaba katarak hata yapmamaya çalışıyoruz. Elbette hesap edemediğimiz durumlar da olabilir ama işin özünde maliyete katlanabilecek gurupların tüketimde artık maliyet esaslı fiyatlandırmaya geçmesini hedefliyoruz.”