ABD’de ‘transformatör’ üretimi talebi karşılamıyor

ABD Ulusal Altyapı Danışma Konseyi’nin raporunda, pandemi sürecinde başlayan tedarik zincirindeki sorunların transformatör kıtlığına yol açtığı belirtilirken Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı ise üretimin yüzde 160-260 oranında artırılması gerektiğini vurguladı.

ABD’de ‘transformatör’ üretimi talebi karşılamıyor
Petroturk.com
  • Yayınlanma24 Eylül 2024 17:36
  • Güncelleme24 Eylül 2024 17:40

Deniz Yaşayan / İstanbul

ABD bir süredir transformatör üretimi ve talebi arasında bir dengesizlik yaşıyor ve bu durum, enerji sektörünün bütününü, özel olarak da şebekelerin istikrarını olumsuz etkiliyor.

ABD Ulusal Altyapı Danışma Konseyi (NIAC), ülkedeki transformatör kıtlığını incelediği bir rapor (LİNK) yayımlayarak bu konudaki sıkıntının nasıl aşılacağına dair önerilerini sıraladı. “Şebekelerin Güvenirliğini Sağlamak İçin Transformatör Kıtlığını Giderme” başlıklı raporda, transformatör üreticilerinin özellikle pandemi sürecindeki tedarik sıkıntıları nedeniyle arzı düşürdüğü belirtiliyor. Rapora göre bir elektrik şirketinin sipariş ettiği yeni bir transformatör için iki ila dört yıl beklemesi gerekiyor. Bu sürenin bazı üretici firmalar tarafından beş yıla kadar uzatılabildiği belirtiliyor.

ABD Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı’nın (NREL) raporunda (LİNK) ise arz sıkıntısındaki bu problemin konut, ticaret, sanayi ve ulaşım sektörlerindeki enerji taleplerini karşılaması için 2050’ye kadar 2021 seviyesine kıyasla yüzde 160-260 oranında bir üretim artışına gidilmesi gerektiği ortaya koyuluyor. NREL, transformatörlerdeki talep artışının büyük ölçüde transformatörlerin eskimesi ve artan elektrifikasyondan kaynaklandığını, buna ek olarak transformatörlere daha çok ihtiyaç duyan yenilenebilir enerjiye olan yönelimin de bu artışta önemli bir rolü olduğunu vurguluyor. Doğal olarak bu da fiyat artışlarına yol açıyor.

NIAC raporunda transformatör sektörünün yaşadığı bir diğer problem olarak da yerel üretim tesislerinde kalifiye iş gücü bulmanın zorluğunun altı çiziliyor. Bununla birlikte otomasyon ve montaj optimizasyonu gibi seri üretimi destekleyecek teknolojilerin henüz transformatör üretiminde önemli bir fark yaratamadığı aktarılıyor. Bunun sebebi olarak ise transformatörlerin tasarımındaki standardizasyon eksikliği gösteriliyor.

Raporda, “Sektördeki arz-talep dengesizliğin belirli aralıklarla tekrar eden yapısı nedeniyle üreticiler artan talebe rağmen üretimi artırma konusunda temkinli yaklaşıyor” ifadeleri kullanılırken, bu sorunla başa çıkmak için birkaç öneri sıralanıyor.

Ulusal güvenlik açısından transformatörlerin ve bunların bileşenlerinin üretimini artırmanın ilk seçenek olarak öne çıktığı kaydedilen raporda, biraz daha “riskli” bir seçenek olarak üretimin bir kısmının Kanada ve Meksika’ya ya da deniz aşırı ülkelere taşınması sunuluyor.

Raporda ek olarak şu öneriler de yer alıyor:

Yerel üretim kapasitesinin artırılması için Bilimsel Üretim İçin Yararlı Teşvikler Yasası model alınarak yeni federal politikalar oluşturulması, hibeler ve hızlandırılmış amortisman sağlanması

Transformatör talebini oluşturan tarafları bir araya getirerek önümüzdeki 10-15 yıllık süreç için kapsamlı bir öngörü raporu hazırlanması

Transformatör üreticileri/tedarikçileri ve transformatör talep eden sektörlerin paydaşları arasında uzun vadeli sözleşmelerin teşvik edilmesi ve bunun için gerekli yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi

Transformatör tasarımının ve transformatörler ile şebeke bileşenleri arasındaki arayüzlerin standardize edilmesi

Kamu hizmetleri, mühendislik firmaları, ticari birlikler ve yerli üreticiler arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi

Üniversiteler ve meslek okullarıyla birlikte nitelikli iş gücü yetiştirilmesi için eğitim programları oluşturulması