yenilenebilir

“Yenilenebilir enerjiden daha fazla yararlanmamız lazım”

GÜYAD Başkanı Cem Özkök, katıldığı televizyon programında koronavirüsle mücadele sürecinin yenilenebilir enerji sektörüne etkilerini değerlendirdi.

Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, katıldığı bir televizyon programında koronavirüs salgının sektöre etkileri, YEKDEM’de süre uzatımı talepleri, YEKA ihale süreci gibi konularda önemli açıklamalar yaptı.

Özkök, halihazırda devam eden projelerin yurtdışından gelmesi gereken ekipmanların salgın nedeniyle tedarik edilememesinden dolayı 2020 sonuna yetişmeyeceğini ifade ederek bunun bir mücbir sebep olduğunu, bu sebeple YEKDEM’de süre uzatımı talep ettiklerini belirtti.

Türkiye’nin güneş enerjisi yönünden çok şanslı bir ülke olduğunu söyleyen GÜYAD Başkanı Özkök’ün açıklamaları şu şekilde:

“DAHA ÇOK YEŞİL ENERJİ KULLANMAMIZ LAZIM”

“Öncelikle koronavirüsle mücadele sürecinde en öndeki savaşçılarımız olan sağlık çalışanlarına ve bizi bu süreçte enerjisiz bırakmayan enerji çalışanlarına teşekkürler. Dünya ilginç bir dönemden geçiyor ama bu süreci yavaş yavaş geride bıraktığımızı görüyoruz. Yılın ilk 3-4 ayı salgın nedeniyle kötü geçti ama bundan sonra daha iyiye gideceğiz gibi görünüyor. Tabiat Ana bize ‘Benimle çok oynamayın, daha çok yeşil enerji kullanın çünkü çevreye duyarlı, karbon yaymıyor’ diyor. Bu mesajı almamız, daha çok yeşil enerji kullanmamız lazım. Türkiye’nin güneş enerjisi yönünden çok büyük şansı var, bunu daha iyi değerlendirmemiz lazım.”

“GÜNEŞ ENERJİ BAKIMINDAN ŞANSLI BİR ÜLKEYİZ”

“Enerji üretimimizin yüzde 64’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarıyla karşılıyoruz. Bunda hidroelektrik yüzde 46, rüzgar yüzde 10, güneş yüzde 4.2, jeotermal yüzde 3,99 ve biomass yüzde 1,96’lık paya sahip. Türkiye olarak toplam kapasitemiz 91 bin 400 MW. Bunun 6 bin 115 MW’ı güneş santralleri kapasitesi. Güneşli bir ülkedeyiz, şanslıyız.”

GÜNEŞ ENERJİSİYLE YILDA 4 BİN TL TASARRUF

“Vatandaştan güneş enerjisine daha çok istek var. Çatıda 252 MW kurulu gücümüz var, 1500 MW’a tekabül eden 5bin 900 de müracaat var. Güneş sistemi hane başına 40-50 bin TL arası maliyet tutuyor ama yıllık getirisi 4 bin TL, aylık getirisi 300 TL oluyor. ABD ve Avrupa’da devlet bu sistemi kurmak için ucuz kredi buldu, mesken sahipleri kredi kullandılar ve aylık fatura öder gibi bu sistemi kurdular. Türkiye de bu yolda. Enerji Bakanlığımız ucuz kredi bulmak için girişimlerde bulunuyor.

Bizim en fazla tüketimimiz sanayide. Sanayicimiz de bu konuda girişimlerde bulunuyor. Bu sistemi kurmak için mühendislik şirketleri bulunuyor, onlara ulaşamazsanız 3 tane güneş enerjisi derneğimiz var onlar yardımcı olabilir. Almanya 55 bin megavat yaptı. Enerji üretiminin yüzde 23’ünü güneşten sağladı. Almanya’da güneşlenme süresi ortalama 1100 saattir, Türkiye’de bu 12 kat fazla.

Sanayide güneş enerjisinin kendisini amorti etmesi 7 yıl civarında oluyor. Sanayide kurulum bedeli, meskenlere göre daha uygun. Bir de buna depolamayı eklerseniz daha uygun hale geliyor. Yani güneş varken depolama şansınız varsa güneş olmadığında da o enerjiyi kullanabilirsiniz. Bu da projenizi daha ekonomik hale getirmiş olur. EPDK’nın geçtiğimiz haftalarda çıkardığı yönetmelikle OSB’lerde sadece çatıya değil boş alanlara da güneş enerjisi sistemi kurulabilecek, bu sanayiciler için iyi bir gelişme oldu. Şu an sanayiciler üretim ve satışla uğraşıyor. O yüzden 2020’nin son çeyreği ya da 2021’in ilk çeyreğinde GES yapımıyla ilgili sanayide daha hızlı hareket edilebilecek.”

“YEKDEM ÇOK BAŞARILI BİR MEKANİZMA”

“Güneş sektöründe YEKA ihalesi yapıldı 3-4 sene önce. İhaleyi alan firma Ankara’da büyük bir fabrika kuruyor, sanırım önümüzdeki günlerde faaliyete alınacak. Rüzgarda ve güneşte dışa bağımlılığımız günden güne azalıyor. Ekipmanların yerli üretiminde yüzde 100’e her geçen gün biraz daha yaklaşıyoruz. Bu konudaki çalışmalar çok önemli. Enerji Bakanlığımıza ve EPDK’ya teşekkür ederim. YEKDEM diye bir mekanizma kuruldu ve bu, sektörü bugünlere taşıyarak ne kadar başarılı bir mekanizma olduğunu ispat etmiş oldu. Biz 6 yenilenebilir enerji derneği olarak Bakanlığa bir yazı yazıp YEKDEM süresinin uzatılmasını istedik. Biz planlamamızı, projelerimizi 2020’de bitirecek şekilde yapmıştık ama salgın nedeniyle bizim yurtdışından gelecek ekipmanı alalamamız üzerine artık 2020’nin sonuna kadar toplam 3500 MW’lık projelerin yetişmesi mümkün değil. Onlar bu konuyu değerlendirecektir. Biz inşaata başladık, yollarımızı ve üretim hatlarımızı yaptık. Planımız, projeleri 2020 sonuna kadar bitirmekti ama yurtdışından gelecek ekipmanlar gelmediği için böyle bir süre uzatımına ihtiyaç duyulmaktadır. Yatırımlarımıza devam edebilmemiz için can suyuna ihtiyacımız var. Ayrıca bizim güneş sektöründe YEKA ihalesinin anons edilmesini bekliyoruz. Bazı yerlerde YEKA ihalesinin 2021’e ertelendiğini okuyoruz ama bu sene yaptığınız ihale zaten 2-3 sene sonra realize olmaya başlıyor. Bu çok önemli. 1. YEKA 3-4 sene önce ihale edilmişti, ancak bugün anlaşmalar yapılıyor. Bu tip finansmanını sizin bulduğunuz projeler uzun soluklu oluyor.”

“YEKDEM’DE SÜRE UZATIMI, SEKTÖR İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”

“Şu anda finansmanı bitmiş 7 milyar euroluk proje tehlikede. Neden? Bizim yurtdışından gelemeyen ekipmanımızdan dolayı. Bizden kaynaklanan bir sebep değil, bu bir mücbir sebep. Bu ekipmanlar gelseydi 2020 sonunda tesisleri açmış olacaktık. Yolunuzu yapıyorsunuz, enerji nakil hattınızı yapıyorsunuz ama yurtdışından panel veya panelle ilgili ekipman gelmediği zaman hiçbir şey yapamıyorsunuz. Şu an hiçbir ülkeden transport yok ve bizim bunları beklemekten başka şansımız yok. Bu konuda bakanlığımızın anlayış göstereceğine inanıyorum. Sektör çok iyi yerlere geldi, bu da YEKDEM sayesinde oldu. YEKDEM’e süre uzatımı verilmesi bizim sektör için çok önemli. 3500 MW’ın sisteme ek bir yükü olmayacak. Çünkü 3500 megavat yük de süresi bittiği için sistemden ayrılmış olacak.”

“YENİLENEBİLİR ENERJİDEN NE KADAR FAYDALANIRSAK DÖVİZ KURUNDAN O KADAR AZ ETKİLENİRİZ”

“Türkiye’nin yerli ve milli enerjisi yeşil enerjidir, bu konuda çok şanslıyız. Biz bu tür yeşil enerjinin kapasitesini ne kadar yükseltirsek yurtdışına o kadar az para göndermiş oluruz. Bizim her ithal ettiğimiz kömür, doğal gaz yurtdışına gönderdiğimiz döviz demektir. Bu çerçevede bizim daha çok kendi kaynağımıza, yeşil enerjiye dönmemiz lazım. Bu konuda iyi bir fizibilite yaptığınız zaman bankalardan da kredi bulabiliyorsunuz. Geçen sene YEKDEM’in sektöre katkısı yılda 1-1.5 milyar dolar olmuş. Geçen sene Temmuz ve Ağustos’taki klima yükünü tek başına güneş üstlenmiştir. Ne kadar çok yeşil enerji kullanırsak döviz kurundan o kadar az etkileniriz. Yerli ve milli sanayimizi gerek güneşte gerek rüzgarda yurtdışından bağımsız hale getiriyoruz. Bizim kendi kendimize yetmemiz lazım.”