Uzmanlar yenilenebilir enerji sektörünü konuşmak için İstanbul’da buluştu

Atlantic Council IN TURKEY ve Dünya Enerji Konseyi Türkiye ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda Amerika, Avrupa ve Türkiye’den katılan uzmanlar ve enerji sektörünün temsilcileri Türkiye’nin yenilenebilir enerji görünümünü değerlendirdiler.

Türkiye’nin yenilenebilir enerji yatırımları ve elektrik sektöründe dünyadaki yeni teknolojileri değerlendirmek üzere Atlantic Council Türkiye ve Dünya Enerji Konseyi Türkiye tarafından düzenlenen toplantı 19 Aralık tarihinde İstanbul’da yapıldı.

Toplantının açılış konuşmalarını ev sahipleri Atlantic Council Türkiye İcra Direktörü Defne Sadıklar-Arslan ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı ve Dünya Enerji Konseyi Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Bayraktar yaptı. Defne Sadıklar-Arslan “Türkiye’de ağırlıklı olarak fosil yakıt ithalatına dayalı enerji tüketimi olmasının ülkenin cari açığına yansıdığını, hem bu nedenle hem de enerji güvenliğini sağlamak için Türkiye’de yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmenin büyük bir fırsat” sunduğunu söyledi. Türkiye’nin geçirmekte olduğu enerji dönüşümünü ele alan Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar, 2002 yılından bu yana temel olarak enerji piyasasının yapısını değiştiren reformları içeren Dönüşüm 1.0, 2016 yılından bu yana başlatılan  Milli Enerji ve Maden Politikası çerçevesinde, yenilenebilir enerji kaynakları, enerji verimliliği ve depolama teknolojilerini odağına alan yeni dönemi Dönüşüm 2.0 olarak tanımlayarak yeni dönemde, Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı ve bütüncül enerji politikasıyla rekabeti, sosyal etkiyi, istihdamı, sanayiyi ve AR-GE’yi içeren makroekonomik bir politik vizyon oluşturulduğunu söyledi.

Yenilenebilir Enerji Yatırımları görünümleri konusunda yapılan birinci panelde Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Ülke Başkan Vekili Şule Kılıç Banka’nın ulusal enerji verimliliği aksiyon planına dikkat çekerek, tüketimin azaltılması yönünde yapılacak yatırımlarla Türkiye’de yüzde 14’e yakın birincil enerji tasarrufu yapılabileceğini ve 2020 sonrası yenilenebilir enerji aksiyon planıyla ilgili olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’yla yaptıkları çalışmaları anlattı.

Çalık Enerji, Enerji Yatırımları Direktörü Hikmet Gökoğlu Türkiye’de sektörde yaşananların dünyadan bağımsız olmadığını ve buradaki gelişmelerin Türkiye’deki yatırımları da etkilediğini belirtti. Özellikle de dünya kurulu gücün yüzde 25’ine dünyadaki yenilenebilir enerjinin de yüzde 29 una sahip sahip olan Çin’in 2025’e kadar var olan kurulu gücüne 742 bin MW ek güç ekleme ve bunun yüzde 70’ini yenilenebilir enerjiden sağlama hedeflerinin 2017’de güneşteki agresif tutumu ve panellerdeki fiyat artışı tüm firmaların maliyetini etkiledi.

Hem teknoloji sağlayıcı şirket tarafı, hem de yatırımcı şirket tarafında deneyim sahibi olan Kalyon Enerji Yatırımları CEO’su Hakan Yıldırım yenilenebilir enerji kapasitesini arttırabilmek hedefinin bir takım zorluklarla beraber geldiğini, yatırım mekanizmasının hem vergi ödeyenlerin sırtına en az yük bindirmesi, hem de bu mekanizmanın yerelde istihdam ve katma değer yaratması gerektiğini belirtti. Bu zorluklara cevap verebilecek Dönüşüm 2.0’nin de esas olarak ihale sistemi olduğunu belirtti.

İstanbul Regülasyon Merkezi Direktörü Profesör Matthias Finger Türkiye’de yenilenebilir enerjinin gelişmesi ve çekici yatırım fırsatları yaratabilmek için regülasyonun çok önemli olduğuna ve enerji verimliliğini güçlendirmek için şebekenin önemine vurgu yaptı. “Türkiye’de sadece Dönüşüm 2.0’a değil, Regülasyon 2.0’a da ihtiyaç var” dedi ve dijitalizasyon nedeniyle en optimal şebekenin oluşturulabileceği bir regülasyon modelinin düşünülmesine ihtiyaç olduğunu söyledi.

Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin ticaret savaşları, uluslararası ilişkilerdeki çalkantılar, FED’in faiz politikasındaki gelişmelerden Türk ekonomisin de etkilendiğini ama Türkiye’de piyasaya güvenin yeniden döndüğünü, enflasyonun ve banka faizlerdeki düşüşler, cari açığın kapanması konularındaki son 1,5 aydaki verilerin olumlu olduğunu ve dengeleme sürecinin devam ettiğini söyledi. Bu bağlamda Türkiye’de yenilenebilir enerji alanındaki yatırımlarla ilgili olarak Türkiye’de artık averaj bir getirisi olacak bir proje yapma lüksünün olmadığını söyledi.

Yeni teknolojiler ve yeni modeller yenilenebilir enerjinin verimli ve sürdürülebilir kullanımını destekliyor

“Elektrik Sektörü’nde Yeni Teknolojiler ve Modeller” konulu ikinci panelin moderatörlüğünü Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı ve Dünya Enerji Konseyi Başkan Vekili Kıvanç Zaimler yaptı.

Geçen yıla kadar İzlanda Sanayi ve Ticaret Bakanı olan Atlantic Council Küresel Enerji Merkezi Kıdemli Araştırmacısı Ragnheiður Elín Árnadóttir elektrik üretiminin yüzde 100 yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığı İzlanda’da, 1970’lerdeki petrol krizinden sonra ortaya konulan siyasi irade ile aşama kaydedildiğini anlattı. Daha önce evlerin yarısının ısınmasının ithal edilen fosil yakıtlarla yapıldığını söyleyen Arnadottir bugün bunun yüzde 99,9’unun yenilenebilir enerji kaynakları ile ve bunun da yüzde 90’ının jeotermal kaynaklardan sağlandığını anlattı.  Arnadottir çok geniş bir jeotermal potansiyeli olduğu halde Türkiye’nin enerji karışımında bunun sadece yüzde 1.3 gibi küçük bir orana karşılık geldiğini hatırlattı.

Atlantic Council Küresel Enerji Merkezi Kıdemli Araştırmacısı ve eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Enerji ve İklim Değişikliği Kıdemli Direktörü olan John E. Morton, Yurtdışı Özel Yatırım Kuruluşu’nda (OPIC) çalıştığı yıllarda 10 milyon dolar olan yenilenebilir enerji yatırımlarının 1 milyar dolara çıktığını ve tüm dünyada yenilenebilir enerji yatırımlarına dönük inanılmaz bir geçiş süreci yaşandığını ve fosil yakıtlara özellikle de kömüre olan yatırım konusunda tüm dünyada çok büyük bir çekince olduğunu söyledi.

Yenilenebilir enerji alanındaki gelişmeler bu kaynakların sürdürülebilir olmasını sağlayan enerji depolaması alanındaki ilerlemelerle başat gidiyor. Uluslararası saygın haber portalı Quartz’ın iklim değişikliği uzmanı gazetecisi Akshat Rathi Türkiye’de enerji depolamanın geleceği konusunda konuşmak için çok erken olduğunu, rüzgar ve güneş enerjisinin çok geniş bir yer kapladığı Çin’de bile enerji depolama alanında gelişmelerin kısıtlı olduğunu hatırlattı.  Yenilenebilir enerji Türkiye’de güçlendikçe depolamanın da daha önemli hale geleceğini söyledi.

Temiz enerji teknolojileri alanında bir çığır açan elektrikli araçların gelişimi konusunda Atlantic Council Global Enerji Merkezi İklim ve İleri Enerji uzmanı David Livingston sadece 2025’ten sonra yeni araba satışlarının yüzde 28’inin elektrik arabalar olacağı yönündeki öngörüleri paylaştı. Elektrik arabalara geçişin tüm dünyada farklı geliştiğini Amerika’da pazarın yüzde 2 civarında olduğunu ama Türkiye’de konuya elektrik araç stratejisi yerine elektrik ulaşım stratejisi geliştirilmesi açısından yaklaşılması gerektiğini, günde birkaç saat trafikte kalan özel araçlar yerine günün büyük bir kısmını trafikte geçiren otobüslere öncelik verilmesi gerektiğini ve bu konuda şebekenin güçlendirilmesinin araçların şarj edilmesinin sağlanması açısından çok önemli olduğunu hatırlattı.

Enerjide 2018