elektrik

Yeşil Elektrik Anlaşması – Green PPA

Yıllar önce Kanal D’nin gece kuşağında bir dizi vardı. Dizinin kahramanı her sabah 6’da ertesi günün gazetesini alıp tüm gününde kötü olayları engellemeye çalışıyor, iyi olayları da destekliyordu. (Early Edition)

Biz de bir yıl sonranın enerji piyasası düzenlemeleri bugünden alsak, acaba neleri eklemeye veya desteklemeye çalışırız. Ya da 1 sene sonrasının olmazsa olmazları neler? Bu liste için kişisel olarak benim bir numaram; Yeşil Elektrik Anlaşmaları.

Peki Neden? Dünyada güneş enerjisi ihaleleri rekorlar kırmaya devam ediyor. 2019 ve 2020’de gerçekleşen dünyadaki önemli ihalelerde çıkan bazı rakamlar şu şekilde;

• Los Angeles, 700 MW, 1.99 Cent/kWh
• Brezilya, 211 MW, 1.75 Cent/kWh
• Dubai, 900 MW, 1.69 Cent/kWh
• Suudi Arabistan, 300 MW, 1.61 Cent/kWh
• Katar, 800 MW, 1.57 Cent/kWh
• Portekiz, 150 MW, 1.48 Cent/kWh
• Abu Dhabi, 1500 MW, 1,35 Cent/kWh

Bu rakamlardan artık şunu net olarak görüyoruz. Yarış bitti. Güneş enerjisi yarışı kazandı. Ki şu anda %21 mertebesinde verimli paneller kullanılırken ve perovskite teknolojisi ticari olarak uygulanmaya başlamamışken, rakamlar bu şekilde. Hal böyle iken, perovskite ile birlikte, önümüzdeki 5 yıl içerisinde 0,5 centleri görmek sürpriz olmayacak.

Burada bir paragraf da olsa, bir konudan mutlaka söz etmek gerekli. O da, güneş bu kadar ucuz ve dominant hale geldikçe, daha çok konuşmaya başlayacağımız Supply Side Management (Tedarik Tarafı Yönetimi). Aslında bugüne kadar Demand Side Management ya da Talep Tarafı Katılımı kavramı hayatımızın içinde idi. Ama güneşin tamamlayıcılara ihtiyaç duyması ile birlikte Tedarik tarafı yönetimi de önemli bir bilgi kası haline dönüşecek. Tedarik tarafı yönetiminde güneşin yardımcıları olarak elektrik depolama, elektrikli araçlar, hidrojen, kripto para, yazılım vb. enstrümanlar devreye girecek. Bu tamamen ayrı bir yazı konusu.

Şimdi dönelim güneşin yıkıcı etkisine ve Türkiye’deki son kullanıcı elektrik fiyatlarına. Son bir kaç yıllık son tüketici fiyatlarına bakıldığında, ticarethane tarifesinde yaklaşık 11 cent, sanayi tarifesinde yaklaşık 8 centleri, mesken tarifesinde de yaklaşık 9 cent ortalamaları görüyoruz. Güneşteki azalan maliyetler bu şekilde belirgin iken, son kullanıcılar artık farklı ve ucuz ve düşük emisyonlu elektrik tedarik kanalları arayacaklar ve isteyecekler.

Şimdi gelelim yatırımcı tarafına. Enerji yatırımcısı tarafında da bugünün penceresi şu şekilde; YEKA formatı TL’ye dönüşmüş; Türkiye’nin toplam elektrik talebi çok fazla artmıyor. Bir de talebe Koronavirüs etkisi olacak. Yani mevcut yatırım potansiyeli, öncelikle var olanı daha az iletime ve dağıtıma bağımlı hale getirip, ağırlıklı ortalama elektrik maliyetini ekonomik olarak iyileştirmekte.

Bu da hem yatırımcı tarafında, hem son kullanıcı tarafında bir konuyu kesişim kümesi olarak ön planı çıkarıyor; İkili Yenilenebilir Anlaşmalar. Bu anlaşmaların da kendi finansmanını, müşterilerini, yatırımcılarını ve ekosistemini oluşturabilmesi için birinci önkoşul; tabiki ilgili kanun ve düzenlemelerin hayata geçmesi.

Bu arada her ne kadar yarının gazetesi metaforu ile konuya giriş yapsak da, Amazon, Wallmart, Apple, Google gibi birçok bilinen şirket için Yeşil Elektrik Anlaşması – Green PPA kavramı rutin günlük bir aktivite.