Küresel ölçekte otogaz piyasasındaki gelişmeler değerlendirildi

WLPGA Bölgesel Zirvesi Türkiye 2019 kapsamında “Küresel Otogaz Gelişmeleri başlıklı oturumda beş ülke açısından otogaz piyasası değerlendirildi.

İngiltere, İtalya, Polonya, İspanya ve Türkiye’den sektör profesyonelleri “Küresel Otogaz Gelişmeleri” başlıklı oturumda ülkelerindeki otogaz piyasasını gerçekleştirdikleri sunumlarla anlattı. Ülkelerinde otogaz piyasasının mevcut durumunu, uygulamalarını, tüketim ve dönüşümü detaylıca anlatan konuşmacılar geleceğe dair beklentilerini de paylaştı.

WLPGA Sürdürülebilir Mobilite Direktörü Filipa Rio tarafından moderatörlüğü yapılan oturumda, İspanya Otogaz Derneği Başkanı Jose Luis Blanco, İtalya’dan BRC Pazarlama Başkanı Marco Seimandi, Polonya’dan POGP Genel Müdürü Andzej Olechowski, İngiltere’den Menecon Danışmanlık Genel Müdürü Trevor Morgan ve Türkiye’den Aygaz Pazarlama ve İnovasyon Genel Müdür Yardımcısı Rıdvan Uçar konuşmacı olarak yer aldı.

“BIOLPG ARZININ ARTMASI SÖZ KONUSU OLABİLİR”

Otogaz piyasasına dair baz senaryo sunumu aktaran Menecon Danışmanlık Genel Müdürü Trevor Morgan, “Otogazın,emisyonların azaltılmasında önemli bir rol oynaması mümkün olabilir. Bu anlamda uzun vadede BioLPG arzının artması söz konusu olabilir. Küresel senaryoda otogaz için neler olacağına baktığımızda –ki politikaların değişmediği bir senaryo bu;küresel otogazlı araç filosunun sayısı 27 milyon araçtan (2017) yaklaşık 2040 a kadar 40 milyona çıkacak. Tüm bölgelerde bu filolarda büyüme öngörüyoruz. Avrupa’da bunun 2030’dan sonra artmasını öngörüyoruz. Bunun nedeni elektrikli araçlarla olan rekabet. Talep çok az sayıda ülkede yoğunlaşmış durumda. 2030’a kadar olan büyümenin Asya-Pasifik bölgesinden geldiğini görüyoruz. Bu bir kehanet değil bu bir projeksiyon. Hükümetlerin politikalarının değişmeyeceği düşünülerek hazırlanan bir senaryo” dedi.

“TÜRKİYE’NİN HER YERİNDE OTOGAZA ULAŞILABİLİYOR”

Parlayan bir otogaz pazarına ulaşmak için dört vazgeçilmez gereksinimin bir araya gelmesi gerektiğine vurgu yapan Aygaz Pazarlama ve İnovasyon Genel Müdür Yardımcısı Rıdvan Uçar, “Tüketicinin alternatif yakıtı düşünmesi için zihninde dört dişliyi çalıştırmamız gerekiyor. Benzin ve dizel o kadar yaygın ki, insanların bunların dışında bir yakıt tercih etmesi için ikisinden daha temiz olması, güvenli olması gerekiyor. Ucuz veya bedava olması güvenli olmadığı takdirde bir anlam ifade etmiyor. Ekonomik olması ve istediği zaman elde etmesi gerekiyor. Müşterinin kafasında bu dört koşulu sağlayamadığımız zaman alternatif yakıtı düşünemez. Bu koşulların üçü sağlandıktan sonra aynı zamanda temiz yakıt kullandığını anladı tüketici. Temiz oluşu tercihlerinde bir etken değildi. İlk müşteriyi ikna etmek için müşteri yüzde 50 ekonomi istedi. Ancak o zaman patlama riski olan bu yakıtı arabama koyarım dedi. 99-2002 arasında 200-300 bin dönüşüm bugünkü pazarın temelini oluşturdu. 2012 yılına kadar sektör büyüdü. 2012 2018e kadar dönüşüm azaldı ama Pazar kendini sürdürmeye devam ettirdi. Dönüşüm azalınca sektörde baskı yarattı ve üçgenin bir yönü zayıflamaya başladı. Bu denge korumadan dönüşüm sektörü olmadan istasyonlar olmadan bu sektör olamaz. Bu sektörün birbirini desteklemesi lazım ki ayakta kalalım. LPG güvenlidir. LPG’li bir araç, benzinli veya dizel bir araç ne kadar güvenliyse o kadar güvenlidir. İstatistiki bir kaza olmaması sayesinde tüketici güvenli olduğuna ikna olmuş durumda. Türkiye’nin her yerinde otogaza ulaşılabiliyor. Bu çok önemli. Sektörü ileriye taşımak için araba üreticilerinin OEM desteğini almak çok önemli. Dönüşüm sektörü de o kadar kritik ki o olmadan bu pazarı ayakta tutmak mümkün değil. Bir diğer çok önemli konu yakıtın kaliteli olması. Türkiye yakıt kalitesine verilen öneminin çok büyük etkisi var pazarın büyümesinde. Dağıtım sektörünün müşteriye LPG’yi anlatması gerekiyor. Elimizdeki pazarı korumak ve ileriye gitmesini sağlaması için eğitim çok önemli” diye konuştu.

“İSPANYA’DA OTOGAZ: BİR BAŞARI HİKAYESİ”

İspanya Otogaz Derneği Başkanı Jose Luis Blanco “İspanya’da otogaz: Bir başarı hikayesi” başlıklı sunumgerçekleştirdi. Blanco, “Türkiye’deki piyasa ile ispanyadaki piyasayı kıyaslamak istedim fakat benzer rakamlar yok ama ispanyada bu anlamda bir başarı hikayesi var. Mütevazı olmamız gerekiyor. Çünkü İspanya’da 2018’de 20 bin otogazlı araç tescillenmişti. Aslında bu ispanya için çok büyük bir adım. Biraz tarihe baktığımızda ispanyada otogazlı araçların kullanımı 2004’e kadar yasaktı sadece toplu taşıma için kullanılıyordu biz otogazlı araçları 15 yıldır kullanıyoruz. Biz bu süreçte çok şey yaptık. 2004 yılında sadece taksi ve otobüslerde taksi kullanılabiliyordu. 2004’ten itibaren özel araçlara izin verildi ve vergi getirildi. İspanya’da aslında sektör hızlı bir şekilde büyüdü. Bu büyüme iki konuyla ilgili. Servis istasyonların kurulumu gerekiyor. Bu elektrikli araçların da bir sorunu. İspanyada doğal gaz dağıtım istasyonları var bu sayede hızlı büyüme sağlayabildik. Her yıl 100 istasyon kuruyoruz. 2011’de sadece 40 istasyon vardı şu an 600den fazla istasyon var. Temiz yakıt kullanılması anlamında farkındalık çalışmaları yapıldı. İspanyada biz bir yasayı uygulamaya başladık. Yani eco etiketini uygulamaya başladık. Emisyonlarla ilgili hava kalitesiyle ilgili ciddi sorunlar çıkmaya başladı Barcelona ve Madrid’de hava kalitesiyle ilgili sorunlar çıktı. Bu nedenle belediye konseyi ciddi tedbirler uygulamaya başladı. Daha sonra Madrid’de bazı yerler işaretledik ve eco olmayan araçlar o bölgelere giremiyor. Madrid’in merkezine sadece sedo(elektrikli araçlara verilen etiket) ve eco etiketli araçlar girebiliyor. Bu yüzden insanlar yeni bir araç alırken bu etiketlere göre alıyorlar.

İspanyada otogaz tüketimi hızla artıyor. Türkiye’ye kıyasla biraz daha mütevazı oranlar. Bu yıldan sonra 100 binden fazla araca ulaşacağız. Sizin için büyük olmasa da bizim için büyük bir rakam bu. 2018de medyada bunu geliştirmek için ciddi çalışmalarımız oldu. Satışlarımızla gurur duyuyoruz çünkü tüketim grafiğimiz hızla yükseldi.

“BURADA KENDİMİ EVİMDE HİSSETTİM”

POGP Genel Müdürü Andrezj Olechowski, LPG piyasasında Türkiye ile Polonya arasında pek çok benzerlik olduğunu söyleyerek, “Geçtiğimiz yıl Polonya LPG pazarında 4.2lik bir düşüş yaşadık. Yıllardır süregelen toplama baktığımızda ise 1.7lik bir artış olduğunu görüyoruz. Otogazda Türkiye kadar olmasak da dökme gazda oldukça iyi bir durumdayız. Ülkemizde 8 binden fazla akaryakıt istasyonumuz bulunuyor. LPG’si olan istasyon ise 6 bin 256. Sadece LPG olan 1176 istasyon var, yani toplamda 7 bin 432 LPG’li istasyon bulunuyor. Polonya’da 115 şirket LPG dönüşümü yapıyor. Tanklar da yer altında ve yer üstünde olabiliyor. Bu konferansa katılırken kendimi evimde hissettim çünkü burada fiyatlamalardan konuştuk. Türkiye ile Polonya bu anlamda epey benzerlik gösteriyor. Bizde benzin ve LPG fiyatları arasında yüzde 45,5luk bir oran var, bu da oldukça güvenli bir oran. Kullanılan yakıt başına yolcu sayısını kıyasladığımızda Hollanda, İtalya ve Almanya farklı vergi oranlarına sahipken Polonya’da vergi oranı biraz daha farklı. Eğer her satışı istasyona gelen araç sayısıyla kıyaslarsanız aşağı yukarı Türkiye ve Polonya olarak aynı rakamlara sahibiz. Self servis uygulaması da Polonya’da izin verilen bir şey. İstasyonda müşteriler self servis yöntemi kullanabiliyor. Bu ülkemizde işe yaradı. Bu noktada personelin yine de istasyonda olması gerekiyor. Ama self servis izin verilen bir şey ve oldukça da popüler bir uygulama, başlarken bunu beklemiyor olsak dainsanların ilgisi bizi de şaşırttı. LNG, CNG ve elektrikli araçlar konusunda ülkemizde işe yarayan Ar-Ge çalışmaları var. LPG’nin kalitesi konusunda çok sık denetleme ve gözetleme sistemlerimiz var. Hükümete sıkça bulgularımızı bildiriyoruz. Otogazda Polonya benzin ve dizelde olduğundan çok daha iyi durumda” şeklinde konuştu.

“LPG İTALYA’DA YAKLAŞIK 50 YILDIR KULLANILIYOR”

İtalya’da LPG kullanımının çok eski yıllara dayandığından bahseden BRC Pazarlama Başkanı Marco Seimandi, “LPG İtalya’da yaklaşık 70 yıldır kullanılıyor. Geçen yıl dönüşüm yapılan 127 bin yeni araç kayıt edildi. Sonradan dönüştürülenler ise 60 bin civarında. OEM’de bir hacim artışı söz konusu. Yan sanayi anlamında yüzde 20’lik bir hacim kaybı söz konusu. 10 yıl kadar önce bir hükümet teşviki vardı ve 350 binlik bir hacim üretildi. Teşvikler sona erdiğinde piyasa kendi doğal dinamiklerine geri döndü. Pratikte bazı yerel teşviklerle devam ettik, herhangi merkezi bir destek olmadan. Piyasanın doğal halinde OEM çözümleri, yani sıfır kilometre kurulum diyoruz, bunda doğal bir piyasa düzeyi yakaladık. Yan sanayi piyasasına bakacak olursak son 12 ayın verilerinde 2018’de birçok farklı Avrupa ülkesi gibi benzinli araçlarda bir düşüş var. Bu Avrupa’da çok normal. Dizel araçlar benzinli araçlar tarafından biraz kenara itildi. Bu da bizim potansiyel olarak dönüştürebileceğimiz araç sayısını artırmış oldu. Yüzde 3,5’lik bir kayıt var geçen yılın ilk çeyreğinde. Fabrika üretimlerine yani OEM’lere bakacak olursak İtalya piyasasında yapılan tercihlerin sonucunda hacim ve gecikmiş OEM dediğimiz şey eğer hacim çok yüksek değilse de birçok araç üreticisi OEM yerine gecikmiş OEM ya da 0 kilometre dönüşümü yapıyor. Başka piyasalarda İtalya’dan daha iyi sonuçların elde edildiğini de görüyoruz. BRC şu anda bu anlamda İtalya’da lider kuruluş. İtalya Ulaştırma Bakanlığı’nın verilerine göre toplam hacimde 52 binlik bir kurulum var. Bu bizim için bir yavaşlama gösteriyor. Bu rakam bir alarm anlamına geliyor. 2017-2018’de yaklaşık yüzde 21’lik bir piyasa dönüşümü söz konusu. Hem OEM hem de gecikmiş OEM’de bir yavaşlama ile elektrikli araçlarla olan rekabetten kaynaklanan bir yavaşlama söz konusu. Bunu değiştirmek için İtalya’da hükümet düzeyinde bir politika izlenmesi gerekiyor. En önemli şey bu noktada tarafsızlık. Herhangi bir yakıt türü değil önemli olan, önemli olan yaşam döngüsünün değerlendirilmesi. Sadece emisyonlar değil, tabii ki başka parametreler de göz önünde bulundurulmalı. Şu anda İtalya’da araçların büyük bir kısmı yani yüzde 78’lik bir kısmı euro4 düzeyinin altında. LPG bunu geliştirmeye yardımcı olabilir. 1.3 milyonluk bir karbondioksit salınımı engellenebilir. Sosyal faydaları da var; ailelere, insanlara ve alt sınıf tüketiciye daha ekonomik bir yakıt sunmuş oluyoruz” dedi.