“2019’da da yatırıma devam diyoruz”

İpragaz CEO’su Eyüp Aratay bir televizyon kanalında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

İpragaz CEO’su Eyüp Aratay “Türkiye, dünyanın 15. büyük enerji pazarı ama böyle giderse önümüzdeki dönemlerde ilk 10’a girmeye adayız. Bu da doğal olarak Türkiye’deki enerji politikalarında belirleyici oluyor. Türkiye bulunduğu jeopolitik konum nedeniyle de özellikle petrol ve doğalgaz kaynaklarına çok yakın ama bir o kadar da onlardan mahrum bir ülke durumunda. Enerjimizin 2018 rakamlarına göre, 160 milyon ton eşdeğer petrol olduğunu düşünürsek bunun yüzde 65’ini ithal kaynaklardan sağlıyoruz. Geri kalan yüzde 35 yenilenebilir kaynaklardan ve yerli kömürden sağlanıyor. Akdeniz’deki hidrokarbon yataklarındaki haklarımızın savunulması jeopolitik konumumuzla beraber siyasal duruşumuzla da çok ilgili ama ötesinde kendimizi geleceğe hazırlamakla geçiyor. Enerji arzı konusunda ciddi yatırımlar yaptık. TANAP’tan 1 milyar metreküpe yakın bir gaz geçişi söz konusu. Özellikle son dönemde yüzer terminaller devreye alındı. Yeraltı doğalgaz depolama imkanları genişletildi. Hem arz çeşitliliğini yakalıyoruz hem de kaynakları zenginleştiriyoruz. Yenilenebilir enerji bu anlamda çok önemli bir açılım. Türkiye bence koşar adım ileriye doğru gidiyor” ifadelerini kullandı.

Eyüp Aratay, “Akdeniz’deki hidrokarbon yatakları bir teoriye göre 4 trilyon dolar civarında rezervi ifade ediyor. Bu rezervde Türkiye de kendi karasularındaki haklarını doğal olarak korumak istiyor. Türkiye’nin Akdeniz’deki mücadelesi sadece yeni kaynaklar bulmak değil. Gelecekte olası ekonomik saldırıları şimdiden engellemek adına çok önemli bir adım. Yapılan sondajlar sonucunda bir kaynak elde edebilirsek Türkiye için büyük katkı sağlayacak” dedi.

İpragaz 2018’de yatırımlarına devam etti

Eyüp Aratay, “2018 İpragaz için oldukça bol yatırımlı bir yıl olarak geçti. 2018’de GO markamızın yatırımlarına devam ettik ve 150 istasyon sayısını geçtik. Bu yıl da 170’lere yaklaştık. Hayalimiz kısa sürede 300’e yakın istasyonla müşterilerimizin hizmetinde olmak. Marmara Ereğlisi’ndeki Bütangaz terminalinin tüm hisselerini alarak stoklama kabiliyetimizi 100 bin metreküpe çıkardık.  Ayrıca basınçlı çelik tüp üretiyoruz yani evlerde kullanılan tüpleri üretiyoruz. Bu fabrika yaklaşık yılda 2,5 milyon adet tüp üretiyor. Dünyanın 5. büyük LPG tüp üreticisi firmasıyız. EVAS geçtiğimiz yıl cirosunun yüzde 92’sini ihracatla gerçekleştirdi. Bununla beraber EVAS’a yeni bir fabrika daha kazandırdık” şeklinde konuştu.

“Türkiye’nin potansiyeline güveniyoruz”

Eyüp Aratay, “2019’da ocak ayı 2018 ile mukayese edildiğinde biraz daha zor geçti. Mevsimsel etkiler de konut tüketimi tarafında enerji daralması yaşandı. Yaklaşık yüzde 5’ler civarında bir daralma var. Bu daralmanın yılın ilk dönemi için etkili olacağını ve gelecek aylarda da bunun kendini tekrar toparlayacağını düşünüyorum. Türkiye’nin potansiyeline güveniyoruz. 2019’da da tam yatırıma devam diyoruz” diye konuştu.

“Türkiye’deki otogaz pazarı dünyaya örnek bir Pazar”

Türkiye LPG piyasasını değerlendiren Aratay, “Türkiye LPG pazarı toplam 4,1 milyon tonluk bir büyüklük bu haliyle de toplam Türkiye enerji piyasasının yüzde 3’üne tekabül ediyor. Bugün 4,8 milyon bir araç kullanımına ulaştık. Bu sayı dünyadaki en fazla LPG kullanan araç sayısı oldu. Türkiye bu satış hacmi ile Güney Kore’den sonra dünyanın ikinci büyük pazarı. Araç sayısı bakımından dünyanın en büyük pazarı. Türkiye’de 10 bin 650 otogaz istasyonumuzla biz dünyadaki en fazla otogaz ağına sahip ülke konumundayız. Türkiye’deki otogaz pazarı dünyaya örnek bir pazar” ifadelerini kullandı.

“LNG’de de teknolojik gelişmeleri bekliyoruz”

Aratay, “Gaz çağına geçişle gazın taşımacılıkta da yaygın olarak kullanılmasının dönemi başladı. Özellikle ağır taşıtlarda LNG’nin kullanımı üzerine yatırım yapılan ve geliştirilen konuların başında geliyor. Avrupa’da bu konuda ciddi bir hareketlenme var. Çevreci yakıta teşvik etmek için çeşitli çözümler üretiyorlar. Bu nedenle ciddi bir teknolojik dönüşüm başladı. Türkiye’de bu pazar yeni yeni başladı. İpragaz olarak yüzde 100 doğalgazla çalışan bir araç getirdik. Şu anda LNG ile çalışıyor ve yollarda da test ediyoruz. Diğer yakıtlarla çalışan araçların LNG’ye dönüşümünde istenilen elde edilemedi. Ama fabrikasyon üretimler başladı ve giderek artacak. Bu sayı arttıkça Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda ağır taşıtlarda LNG kullanımına geçeceğini düşünüyorum. CNG’de de benzer bir durum hakim. Çünkü CNG kullanacak motor aynı doğalgaz kullanacak olan motor. Sadece depolama formu farklı. Birinde sıvılaştırıyorsunuz eksi 162 derecede adına LNG diyorsunuz diğerini de sıkıştırıyorsunuz 200-250 barda adına CNG diyorsunuz. Dolayısıyla motor aynı yakıtı yakıyor. CNG’deki sorun menzil olarak karşımıza çıkıyor. Dünya bunu LPG, LNG ve CNG’yi üç tane ikame yakıt olarak tanımlamış. Bunlara alternatif ürünler olarak akaryakıt pazarındaki ürünlerle eşleştirmiş. Türkiye’de LPG’de benzinle bunu çok iyi uyguladık. Benzine karşı alternatif yakıt olarak LPG kullanılıyor. Dünyada daha kısa mesafe yapan hafif orta segment araçlarda CNG kullanılıyor. Ağır taşıtlarda da LNG kullanılıyor. Böyle bir segmentasyon olmuş. LPG tarafı çok başarılı ancak CNG’de aradığımız çok da bulamadık. LNG’de de teknolojik gelişmeleri bekliyoruz” dedi.

LPG’li araçların otopark sorunu hakkında da bilgi veren Aratay şu şekilde konuştu: “LPG araçların dönüşümünde hiçbir teknolojik sorumuz kalmadı. Türk Standartları Enstitüsüyle de çok yakından çalıştık. Standart düzenlemeleri de tamamladık. Şu anda önümüzde yasal bir engel kaldı. o da binaların yangından korunması hakkındaki yönetmelikte 60. Maddede bir değişikliğe ihtiyacımız var. Eğer bu değişiklik gerçekleşirse kısa süre sonra kapalı otoparklarda da LPG’li araçları göreceğiz.”

140 milyar TL’lik sektörün temsilcileri buluşuyor