Dağıtımda çıta yükseliyor

Elektrik dağıtımının özel sektöre devredilmesiyle birlikte hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyetindeki artış trendi, ELDER 11. Sektör Toplantısında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak tarafından paylaşılan değerlendirme sonuçlarına da yansıdı.

Memnuniyet yüzde 70’e ulaştı

Bakan Albayrak, elektrik dağıtımında birçok firmanın yüzde 70 memnuniyet oranını yakaladığını belirterek, “En parlak sonuçlar çağrı merkezlerinden geldi. Çağrı merkezlerine ‘ulaşılabilirlik seviyesi’ yüzde 99,39 çıktı. Minimum yüzde 80 hedefi koyduğumuz ‘20 saniyede çağrı merkezine ulaşma’ oranı yüzde 91,73 seviyesine yükseldi” dedi.

Yatırımlar tam gaz devam ediyor

ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, 2016-2020 yıllarını kapsayan dönem için yaklaşık 20 milyar TL’lik bir yatırım taahhütleri olduğunu ve 2016 yılında bu rakamın

4,3 milyar, 2017’de 5,9 milyar TL’lik kısmını gerçekleştirdiklerini belirterek “Hedefimiz, 2020’ye kadar tüm şebekeleri yenileyip akıllı şebekeye dönüştürmek” dedi.

ELDER, 11. Sektör Toplantısı’nı gerçekleştirdi

Elektrik dağıtım sektörünün kamu ve özel sektörde ki tüm paydaşlarını ve üst düzey temsilcilerini bir araya getiren ELDER 11. Sektör Toplantısı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın katılımı ile Bursa’da gerçekleştirildi.

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) 11. Sektör Toplantısı’nı Bursa’da gerçekleştirdi. Enerji alanında kamu ve özel sektörün üst düzey temsilcilerini bir araya getiren toplantı, 11 Mayıs 2018 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız ve EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ın katılımı ile Bursa Hilton Otel’de düzenlendi.

Toplantının açılış konuşmalarını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Türkiye Büyük Millet Meclisi Enerji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Mustafa Yılmaz ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen gerçekleştirdi.

‘Kesintiler azaldı’ diyen vatandaş oranı yükseldi

Elektrik kesintileriyle ilgili yapılan yoğun yatırımların etkilerinin görüldüğünü ve uzun süreli kesintilerde, bir saat ve daha fazla süreli kesintilerde önemli düşüş sağlandığını belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, “Son 1 yılda ‘nadiren elektrik kesintisi oluyor’ diyenlerin oranı önceki yıla göre yaklaşık yüzde 15, son 1 ayda ise yüzde 25 artış gösterdi. Kesintilerin minimuma indirilmesi için dağıtım şirketlerimizin gösterdiği çabayı takdirle karşılıyorum” dedi. Albayrak, tedarik kalitesinin iyileştirilmesi için 2017 başında 16 bin 919 olan dağıtım şirketleri arıza onarım personel sayısının, 2018 Şubat ayında 18 bin 572’ye çıktığını bildirdi. Böylece 2017 yılı kullanıcı başına düşen ortalama bildirimsiz kesinti süresinin 2016 yılına göre 15 dakika azaldığını vurgulayan Albayrak, burada kesinti sıklıklarında yaşanan iyileşmelerin genel memnuniyete de yansıdığını ifade etti. Albayrak, bazı bölgelerde rehabilitasyon kaynaklı zorunlu kesintilere gitmek zorunda kalındığını ve vatandaşların da yatırımların farkında olduğunu söyledi.

‘Milli gelirinin yüzde 29’unu yatırımlara aktarabilen bir ülkeyiz’

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, “Türkiye, Çin ve Hindistan’dan sonra gayri safi yurt içi hasılasına göre en fazla yatırım yapan ülke konumunda. Milli gelirinin yüzde 29’unu yatırımlara aktarabilen bir ülke konumundayız. Bu çerçevede enerji güvenliği ve enerji arzına ilişkin tüm çalışmalar son derece gerekli ve takdire şayan” dedi. Altunyaldız, sektörün Türkiye’de en koordineli ve meselelerini her ortamda paylaşabilen, teşkilatı mobilize olabilen bir sektör olduğunu söyledi.

Ekonomik büyümeyle enerji arasında doğrusal bir ilişkinin olduğunu belirten Altunyaldız, şöyle konuştu: “Eğer enerji güvenliğiniz yoksa ekonomik büyümeniz de yok demektir ya da bunu öngöremezsiniz. Bu çerçevede 2003 ve 2017 yılları arasında ortalama yüzde 5 büyümüş ekonomimiz var. Bu büyümeyi hep beraber hükümetimizin ortaya koyduğu politikalarla ve sizlerin çalışmalarıyla sağladık. 2017-2020 döneminde de 5,4 gibi bir büyüme öngörülüyor. Bu dönem zarfında da birincil enerji arzı yüzde 5’e yakın büyüdü. Ekonomik büyüme, enerji arz güvenli arasında doğrusal bir ilişki var. Bu çerçevede enerji güvenliği ve enerji arzına ilişkin tüm çalışmalar son derece gerekli ve takdire şayan.”

‘Dağıtım sektörü yüksek çıtayı yakaladı’

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, EPDK olarak yeterli ve kaliteli hizmet sunumunun temini için üzerlerine düşen düzenleme, bilgilendirme, denetim gibi çalışmaları titizlikle yaptıklarını aktardı. Yılmaz, sektör temsilcilerinden de başta hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyeti olmak üzere her alanda azami çaba göstermelerini beklediklerini vurguladı.

“Nasıl ki biz ayrıştırıcı değil kucaklayıcı ve birleştirici bir anlayışla görev yapıyorsak, sektörümüzde görev yapan herkesten de takım ruhu bilinci ile hareket etmesini bekliyoruz” diyen Yılmaz, sektörde başarının da başarısızlık gibi müşterek olduğunu anlattı. Yılmaz, bu doğrultuda geçen yıl ki yatırım gerçekleşmelerinin kendilerini memnun ettiğini belirterek, “Yatırımlar konusunda yeni tarife döneminde çıtayı yükseltmemize rağmen dağıtım sektörünün bu yüksek çıtayı yakaladığını, hatta aştığını gördük. Dağıtım şirketleri 2016 yılında 4 milyar liralık tarifelere esas yatırım yaparken 2017 yılında bu rakam 4,7 milyar liraya ulaştı ve öngörülen yıllık yatırım tavanının yaklaşık yüzde 34 üzerinde bir gerçekleşme söz konusu oldu. Yani şirketler; uygulama dönemi için belirlenen kurul onaylı yatırım bütçesini öne alarak kullanmayı tercih ettiler ve yatırım konusunda hevesli ve iştahlı olduklarını ispat ettiler” diye konuştu.

‘Yeni vizyon doğrultusunda önemli bir yol kat edildi’

ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, Bakanlığın Milli Enerji ve Maden Politikası’nın tanıtımının üzerinden bir yılı aşkın bir zaman geçtiğini ve bu süre zarfında ‘güçlü ekonomi’ ve ‘ulusal güvenlik’ ana hedefiyle; ‘arz güvenliği’, ‘yerlileştirme’ ve ‘öngörülebilir piyasa’ üçlü sac ayağı üzerinde yükselen bu yeni vizyon doğrultusunda önemli bir yol kat edildiğini söyledi. Çeçen, atılan adımları şöyle sıraladı;

Kapasite piyasalarına işlerlik getirildi ve bu sayede arz güvenliğinde yaşanabilecek belirsizlikler giderildi;

Yerli kaynaklardan yararlanma adına önemli düzenlemeler yapıldı, elektrik üretiminde dışa bağımlılıkta kısa sürede anlamlı oranda azaltıldı.

YEKA projeleri ile bir yandan yenilenebilir kapasitesinde önemli büyüme elde edilirken diğer yandan ülkemizin bu alanlardaki teknoloji geliştirme yetkinliğine katkı sağlandı.

Gerek elektrik gerek gaz için maliyet bazlı fiyatlandırma konusunda olumlu gelişmeler yaşandı.

Çatı tipinin hızla yaygınlaşması için gerekli düzenlemeler yapıldı.

İki FSRU terminali bitirildi ve devreye alındı.

Uzun süredir yatırımı planlanan ve ülkemiz için çok büyük önem arz eden Akkuyu Nükleer Santrali yatırımı temeli atıldı.

Çeçen, “Tüm bunlar sektörümüzde uzun zamandır beklenilen ancak bir türlü atılamayan adımlardı; son bir yıl içinde bu adımların atılması sektörümüze önemli bir ivme kazandırdı” dedi.

“Birçok elektrik dağıtım firması yüzde 70 memnuniyet oranını yakaladı”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, elektrik dağıtımında birçok firmanın yüzde 70 memnuniyet oranını yakaladığını belirterek, “En parlak sonuçlar çağrı merkezlerinden geldi. Çağrı merkezlerine ‘ulaşılabilirlik seviyesi’ yüzde 99,39’a çıktı. Minimum yüzde 80 hedefi koyduğumuz ‘20 saniyede çağrı merkezine ulaşma’ oranı yüzde 91,73 seviyesine yükseldi. Cevaplama oranı ise belirlediğimiz yüzde 95’lik oranın üzerine çıkarak yüzde 96,23 seviyesine geldi” dedi. Albayrak, elektrik dağıtım şirketleri için çok net hedefleri ve başarı kriterleri belirlediklerini ve bu kriterlere göre yılda en az bir veya iki kere vatandaş memnuniyet anketleri yaptırdıklarını vurguladı. Albayrak, vatandaş odaklı uygulamaların da oldukça pozitif karşılık bulduğunu söyledi.

Vatandaş memnuniyetinin 2017’ye göre çok daha iyi bir noktaya geldiğine dikkat çeken Albayrak, “İnsanımızın daha fazla memnun olduğu, yapılan çalışmaların daha da farkında olduğu ve takdir ettiği bir tablo ile karşı karşıyayız. Vatandaş memnuniyeti ne kadar yüksek olursa şirketin değeri ve saygınlığı da o ölçüde artar. Aksi durumda şirketin değeri düşer ve Bakanlık olarak vatandaşa verdiğimiz sözü yerine getiremediğimiz için biz de bu noktada gerekeni yaparız” diye konuştu.

“Elektrik dağıtım şirketlerinin tanınırlık oranında önemli bir artış var”

Albayrak, memnuniyet oranında her firmaya yüzde 70 hedefi konulduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: “Çok sayıda şirket yüzde 70 oranını yakalayıp geçti, çoğu firma da bu orana oldukça yaklaştı. Bugünkü toplantıdan sonra, onlar da eksik yanlarını tamamlayarak, aradaki farkı kapatacak ve bu hedefleri tutturacaklar. İki yıldır adım adım, basamak basamak bir yol haritası hazırladık. Şimdi önümüzde yeni bir hedef, yeni bir basamak var. Bu yüzde 70’lik hedefi bir adım daha ileri taşımak için burada sizlerden söz alacağız. Merkez ve kırsalda sunulan hizmetlerin genel memnuniyet oranına baktığımızda merkezde yaşayan vatandaşlarımızın genel memnuniyet oranının kırsaldakilere göre daha yüksek olduğunu görüyoruz. İlçe, belde, kasaba, köy demeden Türkiye’nin en ücra yerlerine de aynı kalitede hizmeti götürmek zorundayız. Geçen yıla göre yaşadığı bölgede elektrik dağıtımı yapan şirketi doğru bilenlerin oranı yaklaşık yüzde 25 artış gösterdi. Benzer şekilde ‘faturayı kimin kestiğini’ sorduğumuzda, orada da geçen yıla göre doğru bilenlerin oranında yaklaşık yüzde 20’lik bir artış söz konusu. ‘Yaşadığı bölgedeki dağıtım şirketinin tanınırlığı’ bazı bölgelerde yüzde 83’lere ulaşıyor. Demek ki istenildiğinde oluyormuş.

“Son 3 yıldır önemli bir yatırım hamlesi gerçekleştirdik”

Dağıtım şirketleri tarafından 2016’da 3,9 milyar lira, 2017’de 5,87 milyar lira yatırım yapıldığını anımsatan Albayrak, şöyle devam etti: “2016’ya göre geçen yıl yüzde 50’lik bir artış sağladık. 2018’de ise 6,1 milyar liralık bir yatırım bütçesi belirlendi. Araştırmadan çıkan en önemli sonuçlardan biri de kesintilerden kaynaklı şikayetlerde bir azalma olduğu. İyileşme sevindirici ancak alınacak daha fazla yol var. Son 3 yıldır önemli bir yatırım hamlesi gerçekleştirdik. Elektrik kesintisi yapılmadan önce vatandaşlarımıza bunun sebebini açıklamak zorundayız. Vatandaşlarımıza daha iyi ve daha kaliteli hizmet sunmak için Türkiye’nin mevcut 30-40 yıllık altyapısını yenilediğimizi anlatmak zorundayız. Zorundayız çünkü vatandaşlarımız yapılan yatırımı bildikçe kesintilerin onlara daha iyi bir hizmet vermek için olduğunu bilmeli.”

Dağıtım şirketlerinin neredeyse tamamının buradaki hedefleri yakaladığını vurgulayan Albayrak, şu bilgileri verdi: “En parlak sonuçlar çağrı merkezlerinden geldi. Çağrı merkezlerine ‘ulaşılabilirlik seviyesi’ yüzde 99,39 çıktı. Minimum yüzde 80 hedefi koyduğumuz ‘20 saniyede çağrı merkezine ulaşma’ oranı yüzde 91,73 seviyesine yükseldi. ‘Cevaplama oranı’ ise belirlediğimiz yüzde 95’lik oranın üzerine çıkarak yüzde 96,23 seviyesine geldi. Burada, geliştirilmesi gereken yönler nedir bunların tespitini yapacağız ve önümüzdeki yıla ilişkin hedeflerimizi ve sizden beklentilerimizi paylaşacağız. Türkiye genelinde yaptığımız memnuniyet anketi ve çağrı merkezi performans değerlendirmelerinin yanında Türkiye genelinde muhtarlarımızdan da sizlerin karnesini aldık. Bu sene TEDAŞ, 39 bin 382 muhtarımızla yüz yüze görüşmeler gerçekleştirerek önemli bir veriyi ortaya koydu.”

Özel sektör ve kamu sinerjisinin en güzel şekilde ortaya konduğu alanların başında elektrik dağıtım sektörünün geldiğini belirten Albayrak, “Her yıl kendini sürekli yenileyen, geliştiren ve nihayetinde bunu daha kaliteli hizmet çıktısı olarak ortaya koyan bir dağıtım sektörü inşa etmek zorundayız” dedi.

“TANAP’ı 12 Haziran’da devreye alıyoruz”

Bakan Albayrak, konuşmasında, AK Parti iktidarı olarak 15 yıldır “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” ilkesiyle vatandaşın huzur ve refahını yükseltmeye, Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmayı varlık gayesi edindiklerini ve elektrik dağıtım alanında da milletin hak ettiği en iyi hizmeti nasıl verebileceklerini düşünerek bir yol haritasını uygulamaya koyduklarını anımsatan Albayrak, bu kapsamda vatandaş memnuniyetini her başarının üzerinde gördüklerini ifade etti.

Albayrak, bu motivasyonla 2018’de çok daha güçlü bir enerji politikası hedeflediklerini dile getirerek, “Mill Enerji ve Maden Politikası kapsamında çok büyük bir ivme yakaladık ve bu ivmenin düşmemesi için de büyük bir mesai ortaya koyuyoruz. İşte, yüzyılın projesi olarak nitelediğimiz, bugünlerde son aşamasına geldiğimiz ve bugün aslında tarih müjdesini de vereceğimiz TANAP’ı 12 Haziran’da Sayın Cumhurbaşkanımız, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev ile birlikte birçok önemli devlet başkanı ve üst düzey bakanların da katılımıyla hizmete alıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Yeni bir dönem başlıyor”

Avrupa’nın Nabucco projesini yıllarca konuştuğu halde bir adım yol alamadığını anımsatan Albayrak, şunları kaydetti: “Türkiye-Azerbaycan iş birliğiyle bu güçlü yatırım artık hayata geçiyor. Peki nasıl? İşte istikrar, işte güçlü liderlik ve işte vizyon. Türkiye, sadece bölge coğrafyasında değil dünyada da sayılı rol modelliği olan ülkelerinden biri olmasıyla birlikte, onlarca yıllık bu hayal gerçek oldu. İnşallah 12 Haziran’da tüm paydaşlarımızın katılımıyla hayata geçecek. İnşallah, 25 Haziran sabahı Türkiye’nin hedeflerine ulaşmak için kurguladığı bütün projeleri hayata geçirmek için yeni bir başlangıç dönemi olacak. Sadece enerjide değil tüm sektörel alanlarda da yeni bir hikaye yazacağımız, yeni bir dönem başlıyor. Daha çok gideceğimiz yol var.”

“İlk yerli entegre güneş fabrikası yıl sonunda üretime başlıyor”

Yıl sonunda Türkiye’nin ilk yerli entegre güneş fabrikasının yerli ve milli güneş panellerinin üretimine başlayacağını söyleyen Berat Albayrak “Rüzgar türbini fabrikamızın bu yıl temelini atıyoruz ve en kısa sürede o da türbinleri üretmeye başlıyor. Yaz bitmeden Akdeniz’de ilk derin ve sığ deniz olmak üzere tek tek sondajlarımız başlıyor. Offshore Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalemizi inşallah bu yıl içerisinde hayata geçireceğiz. Güneşte depolamayla ilgili yeni bir sürecin uygulaması başlıyor. Sadece rüzgar türbini, güneş paneli değil depolama, batarya teknolojilerinde de Türkiye Ar-Ge anlamında ilerliyor. Ülkemizi enerji teknolojilerinin bölgesel olduğu kadar bir noktada küresel bir üs haline getirmek, ülkemizin enerji bağımlılığını minimuma indirmek için, daha kaliteli enerji sağlamak için gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceğiz.”

 “Enerji maliyetlerinin yüzde 20’ye yakın düşeceği öngörülüyor”

Teknoloji transferi ve teknoloji yetkinliğine dönük çalışmaları Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın ortaya koyduğu milli enerji politikası çerçevesinde yürütmeye çalıştıklarını anlatan TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, şunları kaydetti: “Bu dönemin, 21. yüzyılın nükleer teknolojisinin yapay zeka olduğu ifade ediliyor. Bir taraftan büyük verinin işlenmesi, nesnelerin interneti ve yapay zeka. Dijital teknolojilerin yaygın kullanılması, sensörler, akıllı dağıtım sistemleri, akıllı kullanımlar sayesinde enerji maliyetlerinin yüzde 20’ye yakın düşeceği öngörülüyor. Sadece elektrik sektöründe ise kısa dönemde 100 milyar doların üzerinde bir tasarruf ve yüzde 10’a yakın bir maliyet düşümü öngörülüyor. Hane halkı kullanımlarında yüzde 30’a yakın bir tasarruf öngörülüyor. Bu kapsamda da eğer bu tür teknolojilerin yani başta yapay zeka olmak üzere akıllı sistemlerin enerji sektörüne entegre edilmesi ve başarılması halinde önümüzdeki dönemde yüzde 50’ye kadar düşebileceği ancak başarılamaması halinde de yüzde 100 artabileceği öngörülüyor.”

“Sektör temsilcilerinden azami çaba göstermelerini bekliyoruz”

EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, yatırım rakamlarından daha önemli olan o yatırımların hizmet kalitesine ve müşteri memnuniyetine yansıması olduğuna değinerek şöyle devam etti: “EPDK olarak tüketicilerin bilinçlendirilmesine, sahip oldukları hakları en iyi şekilde öğrenmelerine büyük önem veriyoruz. 2017’de vatandaşlarımızdan yazılı başvuru yoluyla kurumumuza elektrik sektörüne ilişkin 50 binden fazla tüketici şikayeti iletilmesi dikkat çekici bir husustur. Buradan bir kez daha hatırlatmak isterim ki tüketici şikayetlerinin ilk muhatabı dağıtım şirketleri ve dolayısıyla çağrı merkezleridir. Zira serbest bir piyasada kamu ancak müşteri ile şirket arasında çözüm bulunamayan konularda devreye girmelidir. Bu sebeple çağrı merkezlerinde çalışan personelin vatandaşlarımızı en faydalı ve en hızlı şekilde bilgilendirmeleri sorunların çözümü için de en doğru şekilde yönlendirmeleri büyük önem taşımaktadır.”

Güçlü ve etkin iletişimin olmadığı yerde yeni sorunların ortaya çıkacağını belirten Yılmaz, “Bu sebeple çağrı merkezlerinde görev yapan her personel vatandaşlarımızla iletişiminde nezaketten taviz vermemeli. Karşısındaki insanın derdine derman olabilmek için sabırlı ve gayretli olmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Akıllı şebeke altyapısını hep birlikte kuracağız”

Tüketicinin memnun olmadığı bir piyasanın sağlıklı işlemeyeceğini vurgulayan Yılmaz, dağıtım şirketlerinin daha etkin hizmet vermesi için akıllı şebeke yapısı kurmalarını sağlayacak mevzuat düzenlemelerini yaptıklarını ifade ederek, şunları kaydetti: “Bitme noktasına gelen ve EPDK destekli bir proje olan Türkiye Akıllı Şebekeler 2023 Vizyon ve Strateji Belirleme Projesi’nin ülkemizin teknolojik altyapılarına yapılacak yatırımlar için aydınlatıcı bir rol üstlenmesini bekliyoruz. Yeni dönemde, teşvik esaslı tarife düzenlemeleri ile akıllı şebeke yatırımlarının yaygınlaştırılması için tüm elektrik dağıtım sektörünü motive edecek düzenlemeler yapacağız. Kayıp kaçak oranının asgari düzeye indirildiği, küçük ölçekli ve yenilenebilir kaynaklı üretimin desteklendiği bir dağıtım şebeke altyapısını inşallah önümüzdeki günlerde sektörümüzle birlikte kuracağız.”

“İkame edilemez bir toplumsal fayda üretiyoruz”

ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, “Hepimizin bildiği üzere, günlük yaşamın vazgeçilmezi olan, istinasız her hanede kullanılan, yokluğunda hayatın felce uğradığı ve kısa süreli kesintisine dahi tahammül edilemeyen bir hizmet sunuyoruz. Bu anlamda, ikame edilemez bir toplumsal fayda üretiyoruz. Ülkemizin sürdürülebilir kalkınması ve güvenliğinde stratejik öneme haiz enerji sektörünün dışa bağımlılığının azalmasında bir yol haritası vazifesi üstlenen Milli Enerji Politikamızın bizlere yüklediği sorumlulukları da yine aynı anlayışla sahipleniyoruz. Bu kapsamda kesintisiz elektrik hizmeti sunmak, vatandaş memnuniyetini dünya standartlarının üzerine taşımak, bölgesel ve iklimsel koşullar ne olursa olsun hizmetimizi aksatmadan sürdürmek amacıyla yatırımlarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz” diye konuştu.

Sektör olarak 2016-2020 yıllarını kapsayan 3. Tarife Dönemi için yaklaşık 20 milyar TL’lik bir yatırım taahhütler olduğunu söyleyen Çeçen, “2016 yılında bu rakamın 4,3 milyar, 2017’de ise 5,9 milyar TL’lik kısmını; toplamda yarısını; gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Toplam yatırımlarımız içinde Ar-Ge yatırımlarımız da 200 milyon TL’yi aşkın bir meblağa ulaştı” dedi.

“Teknoloji yatırımlarımıza 2 milyar TL kaynak ayırdık”

Önümüzdeki dönem için teknoloji yatırımlarına da 2 milyar TL’lik bir kaynak ayırdıklarını açıklayan Serhat Çeçen konuşmasını şöyle sürdürdü; “Bu kapsamda coğrafi bilgi sistemi, SCADA sistemi, güvenlik sistemleri, akıllı şebeke yatırımları ile sunduğumuz hizmetin hızını, verimliliğini, güvenliğini ve elbette nihai amaç olarak da müşteri memnuniyetini en üst mertebeye taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz. Tüm bu teknoloji ve Ar-Ge yatırımlarının, müşteri memnuniyetinin ön koşulu olan her an ulaşılabilir olma ve hızlı çözüm üretme konusunda elimizi güçlendireceğine inanıyoruz. “Bu noktada, bazı dikkate değer sektör rakamlarımızdan da kısaca söz etmek isterim:  Sektör olarak önceliğimiz, yaşı 30’u aşan şebeke alt yapımızı yenilemektir. Bunun için biraz önce de ifade ettiğim üzere sadece 2017 yılında 5,9 milyar TL yatırım gerçekleştirdik. Bu rakamın 4,7 milyar TL’si, yüzde 80’i, doğrudan şebeke yatırımıdır. Özelleştirme sonrasında her yıl dağıtım sektörü en fazla yeni yatırım yapılan sektörler arasında ilk sıralarda yer alıyor.”

“Toplam çağrı merkezi çalışan sayımızı 3 bin 200’e yükselttik”

“Türkiye çapında 1,1 milyon km hat, 154 bin EMVEA (MVA) trafo kapasitesi ile 34.6 milyon hane ve 7.9 milyon ticari noktaya hizmet sunuyoruz” diyen Çeçen, bunu yapabilmek için doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 100 bin kişi çalıştırdıklarını söyledi. Kesinti sayısı ve sürelerini azaltmak için son bir yıl içinde 3 bin 600 yeni arıza onarım ve bakım personeli işe aldıklarını da sözlerine ekledi.

“Kayıp kaçakla mücadelede önemli bir yol aldık”

Kayıp kaçak konusuna da değinen Çeçen şöyle konuştu; “Geçtiğimiz dönemde, ekonomimiz adına önemli bir maliyet kalemi olan kayıp kaçakla mücadelede önemli bir yol aldık. Özelleştirme öncesi ülke genelinde yüzde 20’lerde seyreden kayıp kaçak oranı günümüzde yüzde 13’ler seviyesine geriledi. Kayıp kaçağın çok yüksek olduğu Doğu ve Güneydoğu’daki bazı illerimiz dışındaki bölgelerimizde oranın OECD seviyelerine yani yüzde 8’lere kadar indiğini söylemekten memnuniyet duyuyorum. Bu mücadele de 2018 yılında özellikle ileri teknoloji yatırımları ve tüketicilere yönelik bilinçlendirme çalışmalarına ağırlık vererek, oranın yüksek olduğu bölgelerde sonuç almayı sürdüreceğimize inanıyorum.”

“ELDER’in mesleki eğitim merkezi’nin kuruluşunu tamamladık”

Çeçen, “Tüm elektrik dağıtım şirketlerinin üye olduğu çatı kuruluş ELDER olarak çalışmalarımızı, sunduğumuz hizmetin ülkemizin ve insanımızın yararına uygun şekilde yerine getirilmesi ve müşteri memnuniyetinin üst düzeye çıkarılması yönünde sürdürüyoruz. Sektör olarak sahip olduğumuz en değerli kaynağımız insandır. Bu bakış açısıyla, mesleki eğitim konusuna özel bir önem atfediyoruz. 2017 yılı içinde, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün meslek kodlaması doğrultusunda tespit edilen, Elektrik Dağıtım Sektörüne yönelik 10 meslek kapsamında ELDER’in Mesleki Eğitim Merkezi’nin kuruluşunu tamamladık. Böylece ELDER artık bu 10 mesleki kolda yetkili bir belgelendirme kuruluşu haline geldi. TÜRKAK tarafından akredite edilen ve Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından yetkilendirilen “Mesleki Yeterlilik Personel Belgelendirme Merkezi’ yani ‘ELDER MYM’, AB Destekli TUYEP kapsamında personel belgelendirme faaliyetlerine odaklanıyor. 2018 yılı içinde, tahsis edilecek bütçe doğrultusunda, yaklaşık 2.000 personeli belgelendirmeyi hedefliyoruz. Mesleki Yeterlilik Belgesi, aynı zamanda uluslararası dolaşım imkanı sunan “Europass Belgesi”ne sahip olmanın da yolunu açacak” diye konuştu.

“Hedefimiz, 2020’ye kadar tüm şebekeleri yenilemek”

Elektrik Dağıtım sektörü olarak, dijitalleşmeyi insanlara götürdükleri hizmetin sürdürülebilir kalitesinin garantisi olarak gördüklerini söyleyen Çeçen, “Bildiğiniz gibi dijitalleşmenin bel kemiğini büyük veri, yapay zeka, nesnelerin interneti gibi kavramlar oluşturuyor. Biz de kendi çalışma alanımızda bu kavramları her geçen gün daha fazla duyuyor ve kullanıyoruz. 2017 yılının Aralık ayında EPDK koordinatörlüğünde, ELDER ve Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği Derneği’nin iş birliğinde ‘3. Enerjide Ar-Ge Çalıştayı’nı gerçekleştirdik. Üniversite ve teknokentleri, elektrik ve doğalgaz dağıtım şirketleriyle buluşturan çalıştayda bir ilk olarak Ar-Ge Başarı Ödülleri de sahiplerine takdim edildi. Enerji sektörünün farklı alanlarını bir araya getiren faaliyeti devam ettireceğiz” şeklinde konuştu.

Ülkemizdeki şebekelerin yaş ortalamasının 30’un üzerinde olduğunu hatırlatan Çeçen şöyle konuştu; “Hedefimiz, 2020’ye kadar tüm şebekeleri yenilemek ve sonrasında da bu şebekeleri hızla akıllı şebekeye dönüştürmek. Bu bağlamda EPDK başkanlığında, ELDER’in koordinasyonunda 21 elektrik dağıtım şirketimizin katılımıyla yürüttüğümüz ‘Türkiye Akıllı Şebekeler 2023 Yol Haritası Projesi’nin ilk çıktılarını Nisan ayında kamuoyu ile paylaşmış bulunuyoruz. Yenilenebilir enerji formülleri ile enerjide dışa bağımlılığın ve karbon salınımının azalması yönünde ciddi katkılar sunacak bu yol haritası doğrultusunda verinin toplanması, analitiği ve aktarımına odaklanacağız.”

“Elektrik dağıtım sektörü çok önemli mesafeler kaydetti”

Elektrik dağıtım sektörünün özelleştirmeden bu yana çok önemli mesafeler kaydettiğini söyleyen Çeçen, “Özellikle şebeke yenilemeleri ile bağlantılı olarak zorunlu elektrik kesintileri ve benzeri konularda, zaman zaman müşteri memnuniyetini olumsuz etkileyen konularla da baş etmek mecburiyetinde kaldık. Her geçen yıl çıtayı biraz daha yukarı taşıma konusundaki kararlılık ve motivasyonumuzdan hiçbir şey kaybetmeden, sektör olarak önümüze koyduğumuz hedefler doğrultusunda ilerlediğimizi söyleyebilirim. Bakanlığımız vizyon ve strateji belirleme anlamında, EPDK piyasaların sağlıklı işlemesi ve elektriğin vatandaşlarımıza kesintisiz, kaliteli ve doğru maliyetle ulaştırılması kapsamında, TEİAŞ ve TEDAŞ gibi paydaşlarımız ise sahadaki faaliyetlerimizin daha verimli yürütülmesi ve hizmet kalitesinin artması anlamında bizlere destek oluyorlar.”

Çeçen, “Kısa bir süre sonra, 2019 yılında, EPDK ile 4. Tarife Dönemi hazırlık çalışmalarına başlayacağız. Bu çalışmalarda biz dağıtım şirketleri için, gerek Milli Enerji ve Maden Politikasının arz güvenliği, yerlileştirme ve öngörülebilir piyasa temel prensiplerine, gerekse kesintisiz, kaliteli ve doğru maliyetli dağıtım hizmeti hedeflerine ulaşmak esas olacaktır. Tüm çabamız, Milli Enerji ve Maden Politikası’nın çizdiği yolda enerjide dışa bağımsız, ekonomisi ve ulusal güvenliği güçlü bir Türkiye idealine katkıda bulunmak ve dünya standartlarında bir hizmetle, en doğusundan en batısına bu eşsiz coğrafyayı paylaşan 81 milyon vatandaşımıza kesintisiz elektriği ulaştırabilmektir” diyerek konuşmasını sonlandırdı.