‘2018’de enerji sektöründe liberalleşme hız kazanacak’

Enexion Enerji Danışmanlık Genel Müdürü Ceren Özdal, 2017’de piyasaların durumunu, 2018 beklentilerini, Enexion olarak müşterilerine sundukları fırsatları ve Enexion Global’in Türkiye’ye bakış açısını Gas&Power’a değerlendirdi.

Geçtiğimiz yılın piyasa durumunu değerlendiren Enexion Enerji Danışmanlık Genel Müdürü Ceren Özdal ile 2018 beklentilerini, Enexion’un yatırımlarını, Enexion olarak müşterilerine sundukları fırsatları ve Enexion Global’in Türkiye’ye bakış açısını konuştuk.

“SÖZLEŞMELER PİYASA FİYATLARI İLE SÜRDÜRÜLEMEZ OLDU”

2017 yılında fiyatların hareketli olduğunu, hem tedarikçilerin hem de tüketicilerin ciddi riskler ve ciddi kayıplar verdiği bir yılı geride bıraktığını ifade eden Enexion Enerji Danışmanlık Genel Müdürü Ceren Özdal, “Aralık 2016’da yaşanan doğalgaz krizi ile fiyatlarda artış olurken bu artış Ocak ayında da iletimdeki sıkıntılardan dolayı devam etti. Daha sonra bahar aylarında TETAŞ’ın piyasaya müdahalesi ve yenilenebilir kaynakların bahar mevsiminde beklenen performansı gösterememesi üzerine fiyatlarda beklenen düşme yaşanmadı. Barajlarda su seviyelerinin düşük kalması fiyatların yüksek seyretmesine sebebiyet verdi. Tedarikçiler müşteri sözleşmelerinde revizyonlara gittiler ya da müşterilerinin sözleşmelerinde iptaller gerçekleştirdiler. Çünkü mevcut sözleşmeler piyasa fiyatları ile sürdürülemez oldu” dedi.

“PİYASADAKİ HAREKETLİLİKTE ARTIŞ BEKLİYORUZ”

2018’deki belirsizliklerin piyasa oyuncularının pozisyon almasını zorlaştırdığını ifade eden Özdal, “1 Ocak 2018 günü, 2 senelik değerini koruyan ulusal tarifedeki yüzde 8,8’lik (enerji bedelinde yüzde 7,1) zamla piyasa fiyatları da yukarı yönlü hareket etmeye başladı. Bunun üzerinde, bir de Son Kaynak Tedarik Tarifesi ile ilgili söylentilerin de etkili olduğunu söyleyebiliriz. Ancak SKTT’nin yıllık tüketimi 50 milyon KWh ve üzeri olan tüketiciler için geçerli olması, piyasada beklenen artışın yavaşlamasına neden oldu. Mevcut durumda, SKTT ile açıklanan yüksek tüketici sınıfına girmeyen tüketiciler için tarifenin, piyasa fiyatları yanında uygun bir seçenek olması, müşterilere ciddi bir oyun hakkı tanımıyor. Ancak, BOTAŞ’ın bir ay içerisinde iki farklı zam yaparak doğalgaz santrallerine kısıtlama getirmesi ve komşu ülkelerdeki 2018 enerji fiyatlarının 200-220 TL/MWh civarında olması göz önüne alındığında, enerji sektöründe liberalleşmenin hız kazanacağını öngörüyoruz. Her ne kadar 2018’in devamında özellikle de ikinci çeyrekte ulusal tarifeye bir zam gelip gelmeyeceği belirsiz olsa da SKTT ile piyasadaki hareketlilikte artış olmasını bekliyoruz” diye konuştu.

“2017’DE YAKLAŞIK YÜZDE 15 BÜYÜDÜK”

Özdal konuşmasına şöyle devam etti, “Türkiye’de 2017 yılı büyümemiz yaklaşık yüzde 15 civarında oldu. Piyasanın şu an bir geçiş döneminde olduğunu düşünüyoruz. Zaten Enexion önümüzdeki dönem için Türkiye’ye giriş yapmış bir şirket. Enexion tamamen liberal olan enerji piyasalarında danışmanlık yapan bir şirket ve Türkiye Enerji Piyasalarında oluşacak gelişmelerle bizim de hizmet verdiğimiz projeleri Türkiye’de de birebir uygulayacağımızı düşünüyoruz.”

“ENEXION GLOBAL, TÜRKİYE’YE YATIRIM KONUSUNDA POZİTİF”

Enexion Global’in Türkiye’ye karşı gayet pozitif olduğunu, Türkiye’nin büyüme ve gelişme süreci ile ilgili bir sıkıntı olmayacağını düşündüklerini dile getiren Özdal, “Türkiye ile ilgili yatırımlarında bir geri çekilme olmayacağını bize bildirdiler. Enexion Global’in söylemlerinin dışında hareketlerinin de bu yönde olduğunu söyleyebilirim. Enexion’un yatırımları uzun dönemli çünkü Türkiye’yi kısa dönemli görmüyorlar. Enerji piyasasındaki gelişmelerin beklentilerinden biraz yavaş olduğunu fakat beklentilerinin de adım adım oluştuğunu dile getiriyorlar. Enexion olarak biz tamamen liberal piyasalarda elektrik, doğalgaz, karbon piyasalarına danışmanlık hizmeti veriyoruz. Türkiye’de de önümüzdeki dönemde elektrik kadar hızlı olmasa da adım adım doğalgaz piyasasında çalışmalar yürütülüyor. Burada da yavaş yavaş liberalleşme olacağını bekliyoruz. Tabi ne kadar olur bu bilinmez çünkü doğalgaz açısından dışa bağımlılık çok fazla” dedi.

 “MÜŞTERİLERİMİZE MALİYET AVANTAJI SAĞLIYORUZ”

Enexion’un piyasa ile ilgili enerji, tedarik ve fiyat risklerinin kontrolü ile risk yönetimi tarafında hizmet verdiğini sözlerine ekleyen Özdal, elektrikte perakende piyasalardan toptan piyasalara geçildiği zaman zaten enerji tedarikinde sanayi şirketleri için yaklaşık yüzde 10-12 bir maliyet avantajından bahsettiklerini belirtti. Özdal, “Bu da yıllık olarak ciddi bir getiri sağlıyor. Yurtdışında baktığımız zaman sanayi şirketleri enerji tedariklerini bu şekilde sağlıyorlar. Perakende piyasalardan enerji tedarikini küçük ticarethaneler veya meskenler yapıyor. Onun dışındaki sanayi şirketleri toptana yakın sözleşmelerle ya da toptan sözleşmelerle enerji tedarikini sağlıyorlar. Biz de bu sözleşmeleri şirketler için uyguluyoruz. Yani artık yeni sözleşmeler gündemde. Eski tedarikçi sözleşmelerinin yerine gelen ve şirketlerin enerji tedarikinin 12 aylık dönem içinde belli formüllere dayandırarak OTC piyasaları referans alarak onlara maliyet avantajlı sözleşmelerle şirketlere yeni bir kapı açıyoruz. Bizim yaptığımız aslında bir elektrik portföy yönetimi” diye konuştu.

“TEDARİKÇİLER İLE ORGANİK BİR BAĞIMIZ YOK”

“Bizim tedarikçiler ile stratejik bir ilişkimiz var ve çok sıkı çalışıyoruz çünkü bir taraftan da tedarikçiler ile sözleşmelerimizi görüşüyoruz. Fakat Enexion’un hiçbir tedarikçi ile organik bir bağı, çıkarı yok. Tedarikçilerle her süreçle ilgili çok sık görüşüyoruz. Her projemizde onlarla çalışıyoruz. Onlar da bu eski tip sözleşmelerden zarar görüyorlar. Yeni tip sözleşmeler piyasa riskini azaltan sözleşmeler, tabi onlar da bu sözleşmelere çok sıcak bakıyorlar” şeklinde konuştu.

“KOJENERASYON MALİYETİ AZALTAN BİR SİSTEM”

Özdal konuşmasını şöyle sürdürdü; “Siz şebekeden elektrik alıyorsanız zaten bir enerji fiyatı vardır. Bunun da üzerine YEKDEM ve vergiler gelir. Kojenerasyon ile birlikte sadece doğalgazda yakıp çevirme maliyetini ödüyorsunuz. Dolayısıyla YEKDEM, şebeke maliyetlerinin büyüyeceğini öngörüyorsanız, bunlardan tamamen kurtularak elektrik kesintilerini de devre dışı bırakıp arz güvenliği sağlamak açısından çok önemli bir sistem. Bu gibi avantajlardan dolayı şirkette ısıtma ve soğutma ihtiyaçları varsa kojenerasyon kullanılabiliyor. Burada şebekeyi ve piyasayı kullanmadığınız için bahsettiğimiz maliyet ve vergilerden muaf olunuyor. Makro olarak baktığınızda emisyonları da azaltıyor, kayıpların da önüne geçiyor.”

‘ALINAN ÖNLEMLER DOĞALGAZ KESİNTİSİNİ ENGELLEDİ’

2016 yılında imzalanan sözleşmelerin 2017 yılı piyasa koşullarında ve piyasa fiyatlarında sürdürülemediğinin altını çizen Özdal şöyle konuştu; “Bu sebeple birçok sanayi şirketi ve OSB’nin sözleşmesi revize oldu ya da iptal edildi. Bu da sanayiciyi negatif etkiledi. Sanayici elektrik fiyatlarının üzerinde bir maliyete maruz kaldı. Bunun dışında tarifelerin de devlet tarafından sübvanse edilmesi, daha doğrusu beklenen artışı yansıtamaması da tüketicilerin hemen hemen yüzde 77’sini tarifeye yöneltti. Perakende elektrik piyasası bir anlamda ciddi oranda daraldı. Bundan da direkt olarak perakendeciler ciddi zararlar ettiler. 2017 yılında son kaynak tarifesinin çıkacağı ile ilgili duyurular fiyatları yukarı çekti. 2017 Aralık ve 2018 Ocak fiyatları OTC piyasalarda devam etti. OTC (vadeli piyasa) piyasalarda Aralık ayı fiyatları yükselerek 190 TL/MWh, spot piyasa ortalaması ise 155 TL/MWh olarak gerçekleşti. Rüzgar kapasitesinin 1 Aralık-31 Aralık 2017 arasında artmasıyla fiyatlar aşağı yönlü hareket etti. Bir önceki ay bin 200 MW seviyesindeyken Aralık ayında 2 bin 400 MW seviyelerine çıktı. Bir yandan da EÜAŞ kendi içerisinde bir portföy düzenlemesi yaptı. Doğalgaz santralleri 3 bin-4 bin MW’larda hidrolar ise bin MW’larda gidiyordu. Hidrolar 4 bin MW, doğalgaz santralleri ise bin MW seviyelerine çekildi. Bunun en büyük nedenlerinden biri geçen sene yaşanan doğalgaz kesintilerine karşı önlem alma isteği oldu. BOTAŞ çok iyi hazırlık yapmış. Sadece boru gazı değil LNG ile de alım yapılıyordu. Bu önlemler hem doğalgaz kesintisini engellendi hem de kış sıcak geçti. Üzerine bir de rüzgar kapasitesi artış gösterdi. OTC’de de Aralık için ciddi işlem hacmi oldu. İnsanlar 2016 Aralık’ta 220 TL’yi yaşadıktan sonra bir kez daha spot piyasadan almak istemediler. OTC beklentisine baktığınızda bunu birçok kişi bekliyordu.”