“Hayatımız Maden 2” Çalıştayı gerçekleştirildi
Maden Jeologları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şentürk, madenlerin giderek derinleştiğini belirterek, “Kısa zamanda 120 metrelere inecek. Arama tekniklerini daha ucuza kim üretirse madencilikte lider o olacak. Türkiye yapsın, madenlerin tekeli ülkemiz olsun.” dedi.
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) tarafından, maden ve doğal taş sektörlerine yönelik daha fazla katma değerin Türkiye’de bırakılması, ihracatta sürdürülebilir küresel rekabet gücü artışının sağlanması, sektör sorunlarının ve çözüm önerilerinin değerlendirilmesi amacıyla Belek’te düzenlenen “Hayatımız Maden 2” Çalıştayı oturumlarla devam ediyor.
Ticaret Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının öncülüğünde düzenlenen çalıştayda, “Madenciliğin Diğer Sektörlere Etkisi”, “Türkiye’nin Dünya Madenciliğindeki Yeri”, “Türkiye’nin Maden Rezervleri, Rezervlerin Ne Kadar Kullanıldığı”, “Maden İthalat ve İhracat Rakamları”, “Dış Ticaret ve Cari Açık”, “Madencilik Dünyada Geleceği Nasıl Etkiler” başlıklı konular ele alındı.
Maden Jeologları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şentürk, burada yaptığı konuşmada, madencilik sektöründe hizmette, sondaj çalışmalarında, laboratuvarda ve fiziki alanda sektörlerin belirli olgunluğa geldiğini söyledi.
Ar-Ge çalışmalarıyla bunların desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Şentürk, “(Altın ne işe yarar) diye altın karşıtı olanlar var. Dünya maden aramasının yüzde 50’sini altına ayırıyor. Ülkemize yıllık 150 ton altın geliyor ve bunu birileri önemsizleştiriyor.” diye konuştu.
Madencilik alanına yapılan yatırımların önemine değinen Şentürk, şunları kaydetti:
“Madenler giderek derinleşiyor. Kısa zamanda 120 metrelere inecek. Arama tekniklerini daha ucuza kim üretirse madencilikte lider o olacak. Türkiye yapsın, madenlerin tekeli ülkemiz olsun. 1985 ve 2018 arasında, madenciliğin öyküsünü yazıyoruz. Olgun bir madencilik sektörü, uluslararası nitelikte yetişmiş insan kaynağı, çok sayıda maden keşfi, üretim planlaması ve yükselen ihracatımız var. Yerli yabancı meselesini bırakalım, önemli olan yerli madencilik, yerli insan kaynağı. Ne kadar kendi insan kaynağınla yapabiliyorsun? Yerli finansman önemli.”
“Anadolu’da madenciliğin 7 bin yıllık tarihi var”
Altın Madencileri Derneği Genel Koordinatörü Muhterem Köse ise madenciliğin Türkiye ekonomisindeki önemini anlattı.
“Türkiye’de inşaat sektörü iç pazarda yaklaşık 75 milyar dolarlık bir ekonomik büyüklüğe sahip. İnşaat sektöründe kullanılan malzemenin yüzde 85’i maden ve madenciliğe dayalı ürünlerdir.” diyen Köse, Türkiye’deki inşaat sektörünün gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 8’ini oluşturduğunu aktardı.
Muhterem Köse, madencilikte dışa bağımlılığın azalması gerektiğini de belirtti.
Yurt Madenciliği Geliştirme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Güven Önal da ülkedeki madenciliğin gelişmesinin sanayinin de gelişmesi anlamına geldiğini söyledi.
Anadolu madenciliğinin 7 bin yıllık tarihi olduğuna işaret eden Önal, Türkiye’nin mevcut maden rezervinin çok azını kullandığını, bunu artırmak gerektiğini vurguladı.
Maden Yüksek Mühendisi Doç. Dr. Suha Nizamoğlu da ülkelerin madencilik alanındaki tarihçelerini değerlendirerek, Türkiye’de bilinen maden rezervleri konusunda bilgi verdi.