ISTRADE 2017’nin 2’inci günü açılış konuşmalarıyla başladı

 Enerji Ticareti ve Tedariği Zirvesi ISTRADE 2017’nin 2’inci günü Özelleştirme İdaresi Başkanı Ahmet Aksu ve Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği (OME) Hidrokarbonlar Direktörü Dr. Sohbet Karbuz’un yaptığı açılış konuşmalarıyla başladı.

“KAYIP, KAÇAK ORANINDA İYİLEŞTİRMELER SAĞLANDI”

Enerji Ticareti ve Tedariği Zirvesi ISTRADE 2017 2’inci günü yoğun gündem ve katılımla devam ediyor.
ISTRADE 2017’nin 2’inci gün açılış konuşmasını gerçekleştiren Özelleştirme İdaresi Başkanı Ahmet Aksu, “Türkiye’de enerji sektörü Türkiye’nin büyümesine paralel olarak büyümesini arttıran dinamik bir sektör. 2001 yılındaki serbestleşme kararından sonra doğalgaz dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesinde önemli görevlerimiz oldu. Özelleştirme bir amaç değil, belirlenen hedeflere ulaşmak için bir araç olarak ortaya çıktı. Yaptığımız özelleştirmelere süresince hem EPDK hem de Enerji Bakanlığıyla koordineli çalıştık. Öncelikle elektrik dağıtım sektörünün özelleştirmesi üzerinde çalışma yaptık. Belli bir mevzuat çalışmasından sonra devlete ait 18 dağıtım bölgesinin özelleştirmesini yaptık. Kayıp, kaçak oranında iyileştirmeler sağlandı. 3,7 milyar TL olan yıllık yatırımların özel sektör tarafından yapılması sağlandı. 2008 yılında yapılan özelleştirmelerle birlikte yeni oyuncular sektöre girdi. Türkiye’nin değişik yerlerde insanların birbirlerinin tecrübelerinden faydalandığı bir yapının oluştuğunu görüyoruz. TEDAŞ kendi giderlerini karşılayamadığı için hazineden 4 milyar TL hazineden aktarılıyordu. Bu sektör gün geçtikçe daha iyiye gidecek. Çok alıcılı, çok satıcılı bir yapıya dönüştürdük. Burada birtakım sıkıntılar olabilir” dedi.

 

Enerji sektöründe özelleştirme açısından yol haritasına uygun bir şekilde hareket ettiklerini vurgulayan Aksu, “2013-2015 yılları arasında 7000 MW kapasiteli 6 termik 1000 MW civarında HES projesini özelleştirdik. Özel sektörün yaptığı iyileştirmelerle birlikte enerji fiyatlarının düşük seyretmesinde özelleştirmenin katkısını göz ardı etmememiz gerekiyor. Bizim yaptığımız özelleştirmeler ve özel sektör yatırımlarıyla birlikte 10 yılda elektrik üretim kapasitesi 2 katı aşacak şekilde hizmet vermeye devam ediyor” diye konuştu.

 

Özelleştirmelerin en temel amacının enerji sektöründeki sürdürülebilirliğin sağlanması olduğunu dile getiren Aksu şunları kaydetti; “Enerji üretimiyle ilgili yeni fırsatlar var. Yerli linyit kaynaklarının enerji sektörüne kazandırılarak, yeni bir özelleştirme modeli geliştirdik. Belli bir linyit santralini özel sektöre devretmeyi hedefliyoruz. İlk ihalemizi Çayırhan bölgesinde gerçekleştirdik. İşletme Hakkı devir sözleşmesini imzalayacağız. Diğer kömür sahalarının bu modelle özelleştirilmesine yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Önceliğimiz; yatırımcıların kendi işlerine odaklanacağı bir yapıyı devretmeyi amaçlıyoruz. Yeni kapasiteler kazandırmak amacıyla yaptığımız bu ihalelere devam edeceğiz”

 

BOTAŞ’ın Varlık Fonuna devredilmesinin daha fonksiyonel yönetilip, geliştirilmesine yönelik bir uygulama olduğunu ifade eden Aksu, “ Bugüne kadar yaptığımız özelleştirmeler KİT’lerin özelleştirilmesine yönelikti. Devletin ekonomideki varlığı çok büyük. Önceliğimiz; genel bütçe içerisinde kamuya ait olan mal ve hizmetleri model haline getirip, özelleştirmek ve buradan kamuya gelir elde etmek. Vatandaşların daha kaliteli ve modern hizmeti alamsını hedefliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

 

“LNG’DE KORKUNÇ DERECEDE BÜYÜK BİR KAPASİTE DEVREYE GİRECEK”

 

Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği (OME) Hidrokarbonlar Direktörü Dr. Sohbet Karbuz Sohbet Karbuz, “Yarını şu anda kimse göremiyor. Belirsizlik ortamında kim yatırım yapar. Doğalgaz üretiminin AB’de düşeceğini herkes biliyor. Talep belirsiz ama AB’nin gaz talebi 50 milyar metreküp civarında artacak. Üretim düşecek. 100 milyar metreküp net ithalat miktarı olacak. 200 milyar metreküp civarında ileride 2030 yılına kadar büyük bir belirsizlik var. İleride nerden gaz alacak. AB’nin 3 temel gaz ithal ettiği ülke var. Rusya, Norveç ve Cezayir bu ülkeler AB’nin ithalatının yüzde 90’ınını karşılıyor. Rusya’dan yapılan ithalat 2030 yılında geçen sene yapılan ithalata bağımlı olacak. Cezayir’in ihracatını arttırması mümkün değil. Hızlı şeklide büyüyen talebini karşılamak zorunda. Cezayir’in ihracatı da sınırlanmış olacak. 100 milyar metreküp net ithalat nereden gelecek. Bir şeyler bulunması lazım. 10 milyar metrekübü TANAP’tan gelecek. AB, LNG stratejisi çıkardı. LNG artacak. Geriye kalan 90 milyar metreküpte LNG büyük rol oynayacak. Türkiye burada köprü vazifesi görüyor. Doğu Akdeniz’de büyük potansiyel var. Doğu Akdeniz’de Teknik olarak çıkarılması mümkün doğalgaz miktarı bugün Rusya’nın sahip olduğu doğalgazın 3’te biri kadar” dedi.
LNG’nin AB için çok önemli olduğuna dikkati çeken Karbuz, “Rusya’ya bağımlılığı azaltamazsınız. AB’nin arz güvenliğine en büyük tehdit Fransa ve Almanya’dır. Fransa, İspanya ile arasındaki interkonneksiyon kapasitesini arttırmıyor. LNG kapasitesinin büyük çoğunluğu Portekiz ve İspanya’da. Tamamen entegre bir altyapı oluşturmanız gerekir. 230 milyarmetreküp LNG gazlaştırma kapasitesi var AB’nin. Geçen yılki kapasite kullanım oranı yüzde 25 AB’nin” diye konuştu.

 

AB’nin amacının arz çeşitlendirmesi olmadığını vurgulayan Karbuz şunları kaydetti; değil “Amaç, Rusya’dan gelen gazın fiyatını düşürüp, kontrat yapısını Avrupa’nın istediği şartlara getirmek. AB yapacağını yaptı. Anti-Trans Komisyonu kurdu. Zohr sahası Mısır’ın değil, bütün Akdeniz’in ve bölgenin kaderini değiştirdi. İsrail uluslararası bir ihale açtı. Upstream dediğimiz sektörün gözü burada. İhracat yapılabilecek bir altyapı yok. Mısır’da 2 LNG tesisi var. Her şey değişti. 2021 yılında Mısır LNG ithalatına başlayacak. İsrail Leviathan sahasını geliştiremedi. Kimse birbiriyle dayanışma içerisine girip bir şeyler yapmak istemiyor Doğu Akdeniz’de. AB, 2020 ve 2030 yıllarına doğru en az 3 kaynaklardan ithalat yapmak zorunda kalacak. Bütün ülke birbirine bağlı olacak. Lafta çeşitlilik değil önemli olan fiyat. LNG’de korkunç derecede büyük bir kapasite devreye girecek. 161 milyar metreküp LNG kapasitesi önümüzdeki 5 yıl içerisinde devreye girecek. Fiyat makasları kapandı. LNG’de kontrat süreleri değişti. Sürekli kontratlarda revizeler başladı, fiyat formülleri değişti. Hibrit fiyatlandırma gittikçe önem kazanıyor”

 

https://youtu.be/EwM2FZo5i_I