Türk enerji sektöründe şirket devralma ve birleşmeleri azaldı

Türkiye enerji piyasasında 2018’de gerçekleştirilen şirket birleşme ve satın alma işlemleri, bir önceki yıla kıyasla, hem sayı hem de hacim açısından düşüş gösterdi.

PwC Türkiye’den yapılan açıklamaya göre, enerji piyasasındaki birleşme ve satın alma işlemlerinin değerlendirildiği “Türkiye Enerji Sektöründeki Birleşme ve Satın Almalar 2018” raporu yayımlandı.

Bu yıl on birincisi hazırlanan raporda, 2018’deki birleşme ve satın alma işlemlerinin yanı sıra 2019’a ilişkin beklentilere de yer verildi.

Rapora göre, enerji piyasasında 2017’de 3,45 milyar dolar olan birleşme ve satın alma işlem değeri, 2018’de yüzde 56 azalarak 1,5 milyar dolara düşerken, işlem sayısı ise yüzde 30 azalarak 23’e geriledi.

Enerji sektöründeki toplam 23 işlemin 18’i elektrik üretim ve doğal gaz dağıtım, 5’i ise rafineri, LPG depolama, doğal gaz ithalatı ve taşıma ile LNG tedariki sektörlerinde gerçekleştirildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen PwC Türkiye Şirket Satın Alma ve Birleşme Hizmetleri Ortağı Engin Alioğlu, 2017’ye, Petrol Ofisi’nin Vitol’e 1,45 milyar dolar tutarındaki satışının damgasını vurduğunu ve 2013’ten beri aşağı yönlü seyir izleyen toplam işlem değerinin bu anlaşmanın etkisiyle tekrar yükselişe geçtiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:

“2018’de ise döviz kurundaki volatilite ve borçlanma maliyetlerindeki belirgin artış, şirket bilançoları ve piyasa dinamikleri üzerinde baskı oluştururken birleşme ve satın alma kararlarının da ertelenmesine neden oldu. YEKDEM’in sona ermesine az bir süre kalmasına rağmen 2018’de yenilenebilir enerji piyasasında dikkat çekici bir hareketlilik görülmedi. Petrol ve doğal gaz tarafında ise 2018’deki işlemler hem sayı hem de hacim bakımından sınırlı kaldı.”

PwC Türkiye’nin 2019 öngörülerini de aktaran Alioğlu, şöyle devam etti:

“Mevcut ekonomik şartlarda ülkemizde enerji talebi güçlü kalmaya devam ediyor. Türkiye enerji piyasası özellikle nitelikli iş gücüyle rakip piyasalardan ayrışıyor. 2019 yılı işlem hacmine ilişkin bir tahminde bulunmak her ne kadar zor olsa da hem yabancı hem de yerli yatırımcılar açısından siyasi istikrar, Türk lirasındaki toparlanma ve enerji piyasalarındaki serbestleşmenin artırılması gibi unsurlar belirleyici olacak. Ayrıca, 2018 yılında bir miktar gerileme olsa da elektrik dağıtım ve perakende ile doğal gaz dağıtım cephesindeki gelişmeler ile yenilenebilir enerji segmenti hacmin belirleyicisi olmaya devam edecek. Petrol ve doğal gaz anlaşmalarına ilişkin tahminde bulunmak daha da zor ancak bu segmentte SOCAR Türkiye yetkililerinin Türkiye’de yatırımlarını sürdüreceklerine dair açıklamaları pozitif yönde dikkat çekici olmakla birlikte, yatırımcıların ülkemize olan güveni açısından önemli bir göstergedir.”

AA

Akaryakıt sektöründe otomasyon sistemi mercek altına alındı