Enerji Bakanlığının 2019 yılı bütçe görüşmeleri tamamlandı

Bütçe görüşmelerinin 2. turunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Nükleer Düzenleme Kurumu, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsü, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü, Ticaret Bakanlığı, Rekabet Kurumu ile Helal Akreditasyon Kurumunun 2019 yılı bütçeleri ele alındı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Nükleer enerjinin onların korktuğu kadar önemli etkileri olmadığını belirttik ama herhâlde bu süreç ve tartışma devam edecek. Dünyada da nükleer teknolojiler başladığından bugüne aslında tartışılıyor ama bugün baktığımızda biraz önce konuşmacılarımız da ifade etti, Fransa’da yüzde 72 civarında enerjisini nükleer enerjiden elde ediyor. Ada memleketlerinde, Japonya da hakeza öyle, ABD’de var, Avrupa Birliğinin ortalaması yüzde 25 civarında. Demek ki nükleer enerjiden kolay kolay vazgeçmeyeceğiz. Özellikle sıfır emisyon üretmesi açısından baktığınızda temiz teknolojiler arasında sayılan bir enerji kaynağı. Biz bu süreçte biraz elli yıl arkadan geliyoruz baktığımızda ama inşallah elli yıl sonra da olsa bu teknolojiye ülke olarak kavuşmuş olacağız” ifadelerini kullandı.

Bakan Dönmez, “13 bin megavat. Birçok Avrupa ülkesinin mevcut kurulu gücünden daha fazla kurulu gücü inşa ettik ve bunların büyük bir kısmı, 8 bin megavatı da güneş ve rüzgâr olmak üzere yenilenebilir kaynaklardan oluşmaktadır. Attığımız bu adımlarla, elektrik üretimimizde yerlilik oranını yüzde 50’lere çıkarmış durumdayız. Yaptığımız planlamalar doğrultusunda, inşallah, bu yerli kaynaklardan elektrik üretim miktarımızı yüzde 60’ların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. An itibarıyla, kurulu gücümüz itibarıyla baktığımızda, elektrik kurulu gücünde, aslında yerli ve yenilenebilir kaynakların oranı yüzde 65 ancak kesintili kaynaklardan elektrik ürettiğimiz için, onun toplam üretimdeki payı nispi olarak daha düşük olmaktadır, buna da dikkat etmekte fayda var” dedi.

Dönmez, “Oradan yaklaşık 6 milyar metreküplük bir gaz akışı ülkemize sağlanacak, 10 milyar metreküp de ülkemizi kat ederek Yunanistan üzerinden Avrupa pazarlarına gidecek bir projeyi hayata geçirmiş olduk. Yine, Türk Akımı, son dönemde uluslararası ölçekte geçerli olan en büyük projelerden birisi. Geçtiğimiz ay, biliyorsunuz, bunun deniz kısmındaki işlerinin bitim törenini yapmış olduk, inşallah, 2019 yılı sonunda da Türk Akımı’nı işletmeye açmış olacağız. Keza depolama konusu sonu derece önemli. Özellikle doğal gaz kışın talebi yüksek bir ürün çünkü havalar soğuyunca ısınma talebi artıyor, onun için depolara ihtiyacınız var. Biz depolara yapmış olduğumuz yatırımla hem yüzer LNG depolarıyla hem de yer altı depolarıyla kapasiteyi 2-3 misli artırdık ve bugün itibarıyla sisteme 303 milyon metreküp doğal gaz verebilir hâle getirdik” şeklinde konuştu.

Bakan Dönmez, “Barbaros Hayrettin Paşa’yla yaptığımız sismik çalışmaları kesintisiz devam ettiriyoruz. Özellikle şu anda Akdeniz’de, Kıbrıs açıklarında bu aramalarına devam ediyor. Ama arama yetmiyor, bunu çıkartmak lazım, dolayısıyla sondaj yapmak gerekiyor ve sondaj gemimiz Fatih’i de aldık. Yaklaşık bir buçuk ay önce de ilk sondajı Antalya açıklarında başlattık. İnşallah orada üç dört ay içerisinde netice almayı planlıyoruz. Şimdi ikinci bir gemimiz daha geliyor, o da yola çıktı. Ocak sonu itibarıyla Akdeniz sularına girmiş olacak” diye konuştu.